Soğuk Havada Orta Kulak İltihabına Dikkat

Bilimsel Çalışmalar
Memorial Antalya Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanı Op.Dr. Şakir Bilge Çelik, soğuk havanın etkisiyle sık rastlanan orta kulak iltihabının, baş dönmeleri, kulak zarında hasar hatta yüz felcine k...
EMOJİLE

Memorial Antalya Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanı Op.Dr. Şakir Bilge Çelik, soğuk havanın etkisiyle sık rastlanan orta kulak iltihabının, baş dönmeleri, kulak zarında hasar hatta yüz felcine kadar ciddi sonuçlara neden olduğunu bildirdi.  
 
Memorial Antalya Hastanesi KBB uzmanı Op.Dr. Şakir Bilge Çelik, orta kulak iltihabı ve tedavisi hakkında bilgi verdi. 

Yüksek ateş, işitme problemleri ve kulak akıntısı ile gelebilen orta kulak iltihabının özellikle bu aylarda soğuk havanın etkisi ile sık rastlandığını belirten Çelik, tekrarlayan orta kulak iltihaplarının inatçı baş dönmeleri, kulak zarında hasar hatta yüz felcine kadar ciddi sonuçlara neden olabildiğini ifade etti.  
 
Orta kulağın, kulak zarı ve iç kulak duvarı arasında kalan ve işitmede iletimi sağlayan bölüm olduğunu anlatan KBB uzmanı Op. Dr. Şakir Bilge Çelik, şöyle konuştu: "Bu boşluğun enfeksiyonuna orta kulak iltihabı denilmektedir. Orta kulak iltihapları ani başlangıçlı (akut) veya uzun süreçli olabilmektedir. Ani başlangıçlı tabloda klinik şiddetli olup; yüksek ateş, şiddetli ağrı, geçici işitme azalması veya kulakta dolgunluk hissi, kulak zarında delinme olmuşsa akıntı izlenebilmektedir. Uzun süreçli (kronik) olanlar ise genellikle ani başlangıçlı orta kulak iltihabının komplikasyonu olarak ortaya çıkmaktadır. Geniş bir klinik yelpaze sergilemekle birlikte; en sık izleneni ‘efüzyonlu otitis media (orta kulakta sıvı oluşumu)’dır. Bu tabloda ağrı ve ateş görülmez ancak; işitme azlığı, kulakta dolgunluk ve tıkanıklık hissi başlıca şikayetlerdir."
 
ÇOCUKLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR  
 
Çelik, orta kulak iltihaplarının sıklıkla akut olarak izlenmekle birlikte; bunu ‘efüzyonlu otitis media’nın takip ettiğini söyledi.

Her ikisinin de en sık olarak çocuk yaş grubunda izlendiğini anlatan Çelik, sözlerine şöyle devam etti: "Orta kulaktan hava, sıvı ve mikrobiyal alışveriş genzimize açılan ‘östaki tüpü’ vasıtasıyla olur. Çocuklarda bu organ erişkinlere göre daha yatay yerleşimli olduğundan orta kulağa mikrobiyal geçiş daha kolay, aksi yönde transport ise daha zor olmaktadır. Ayrıca, çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları, alerjik tablolar erişkinlere göre daha sık izlenmektedir. Yine geniz eti büyüklüğü çocuklara has bir durumdur. Tüm bu sebeplerle çocuklarda, orta kulak iltihabı daha sıktır." 

MEVSİMSEL GEÇİŞLER ÖNEMLİ  
 
Sonbahar ve kış aylarının orta kulak iltihabı geçirme risk ve sıklığının arttığı bir mevsim olduğunu kaydeden KBB uzmanı Op. Dr. Şakir Bilge Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu aylarda; nezle, grip, sinüzit, farenjit ve bademcik iltihapları daha sık olmaktadır. Tüm bu enfeksiyonlar hem östaki tüpünün çalışmasını bozarak, hem de mikrobiyal transportu artırmak yoluyla klinik tabloya neden olabilmektedir. Yine toplu yaşama geçiş ve özellikle çocuklarda kreş ve okul döneminin başlaması bu mevsimlerin önemini artırmaktadır."

Tedavi edilmeyen orta kulak iltihaplarının ciddi sorunlara yol açtığını belirten Çelik, şunları söyledi: "kulak zarında çökme veya yapışmalar, kulak zarı delinmeleri, işitmeyi sağlayan kemikçik zincirde erimeler, kalıcı işitme kayıpları, sürekli iltihabi akıntılar, kolesteatom oluşumu (iltihap sonucu oluşan ve kemik yapılarda erozyon yapabilen doku), yüz felci, denge bozukluğu ve baş dönmeleri, menenjit, beyin absesi gelişimi sayılabilmektedir. Tedavide ilaç kullanımının yanı sıra düzenli takip de bu tip komplikasyonların gelişimini önlemede önem arz etmektedir."  
 
SIK GEÇİRİLEN ORTA KULAK İLTİHAPLARINI ÖNEMSEYİN  
 
KBB uzmanı Op. Dr. Şakir Bilge Çelik, yılda 3-4’den fazla olan veya 3 ay zarfında tüm tedavilere rağmen iyileşmeyen orta kulak iltihaplarında altta yatan sebepleri belirlemek ve bertaraf etmek gerektiğini söyledi.
 
Geniz eti, alerjik nezle, kronik sinüzit, sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmenin en sık sebepler olduğunu anlatan Çelik, şöyle konuştu:

"Erişkin hasta grubunda ise başlangıç dönemde ya da ilk kez olsa bile, altta mutlaka geniz kanserinin olup olmadığının anlaşılması gerekmektedir. Sık geçirilen veya iyileşmeyen orta kulak iltihaplarında ilaç tedavisinden ziyade cerrahi müdahaleler önerilir. Bunlar arasında; kulak zarına mikroskobik küçük kesiyle drenaj (miringotomi), kulak zarına tüp konulması, geniz eti operasyonu sayılabilir. Hastalığın seyri ve cerrahın tercihine göre tedavi şekillendirilmekle birlikte, komplikasyon oluşumunu önlemede çok önemlidir. Başlangıç dönemde tedavinin gecikmesi durumunda ise kliniğin tipi ve seyri ağırlaşmakta, tedavide işitmeden çok hastanın yaşamını sorunsuz idame etmesini hedefleyen ağır cerrahi gerekebilmektedir. Korunmada, üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunma önlemleri (sık el yıkama, havlu gibi ortak eşyaları kullanmama, hasta kişilerle temasın önlenmesi, klimadan uzak durmak, düzgün beslenmek, grip salgınlarında toplu ortamlardan uzak durmak, grip aşısı olmak, tedavide gecikmemek), alerji, kronik sinüzit gibi süregelen rahatsızlıkların tedavisi, sigara (çocuklarda pasif içicilik önemli) ve hava kirliliğinden uzak durmak ve reflünün tedavisi önemlidir."

Star