Çevrelerinden kopuk şekilde yaşayan otizmli çocuklar, kardeşleri sayesinde toplumsal hayata tutunabiliyor. Ağabeyiyle oyunlar oynayan otizmli Okan Aydın, şimdi sosyal yaşama karşı ilgi gösteriyor, tepkiler veriyor.
Sosyal çevreden kopuk bir şekilde yaşam süren otizmli çocukların toplumsal hayata dönebilmeleri için ikinci kardeş büyük bir önem taşıyor. Tohum Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı Eğitim Direktörü ve Okul Müdürü Doç. Dr. Binyamin Birkan, çocuğun sosyal hayata geri dönebilmesi için ikinci bir kardeşin önemine vurgu yaparak, "Otizmli çocuğun bir kardeşinin olması, çocuğun sosyal etkileşim fırsatını ortaya çıkaracaktır. Hayatı yakından paylaşabileceği bir yakın arkadaşı olur." şeklinde konuşuyor.
4 çocuk annesi Hatice Aydın otizmli küçük çocuğu Okan’ı hayata döndürenin ağabeyi Gürkan olduğunu ifade ediyor. Aydın, "Okan sanki başka bir mekândaydı, ağabeyi onu kendi içinden çekip gerçek hayata döndürdü." diyor. Okan’ı kendisine oyun arkadaşı olarak seçen abi Gürkan, Okan’ın çevreye olan ilgisinin oluşmasını sağlar. Hatice Hanım’ın bir şans olarak nitelendirdiği Gürkan, farkında olmadan Okan’ın tedavi sürecine en büyük katkıyı yapar. İkinci kardeşi hayatı paylaşacak bir unsur olarak nitelendiren Doç. Dr. Binyamin Birkan, ailelerin ikinci kardeşi otizmli çocuğun gelecekteki tüm sorumluluğunu alacak kişi olarak görmemesi gerektiğini de vurguluyor.
Doğuştan gelen, nörolojik bir sorun olan otizmde çocuklar çevrelerinde gelişen olaylar ve objelerle ilgilenmiyor. Genelde 3 yaşından itibaren anlaşılabilen otizmin en önemli belirtileri şöyle: Göz teması kurmama, ismi çağrıldığında dönüp bakmama, yanıp sönen objelere ilgi göstermeme. Erken yaşta tanı konulduğunda otizmli kişi, özel eğitim ile yüzde 50 iyileşebiliyor.
Zaman