Obezite psikiyatrik bir bozukluk mudur?

Bilimsel Çalışmalar
Diyet yapmak her ne kadar kilo kontrolünün olmazsa olmaz parçası gibi gözükse de diyetlerin zaman içerisinde tıkınırcasına yeme ataklarına sebep olduğu ve tıkınırcasına yeme atakları olan kişilerde di...
EMOJİLE

Diyet yapmak her ne kadar kilo kontrolünün olmazsa olmaz parçası gibi gözükse de diyetlerin zaman içerisinde tıkınırcasına yeme ataklarına sebep olduğu ve tıkınırcasına yeme atakları olan kişilerde diyet düşüncesinin bu atakları arttırdığı araştırmalarla kanıtlanmıştır. Akşam’da yer alan habere göre; “Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu”nun tanısı şöyle konulabilir: 

– Çoğu insanın yediğinden çok daha fazla miktarlarda yiyeceği kısa bir süre içerisinde yemek (ortalama 2 saat) 

– Yeme atağı boyunca kendini kontrol edememe, kontrolden çıkmışlık, hissi 

– Aşırı yeme atakları aşağıda sayılan özelliklerden üç ya da daha fazlasını içerir: 

1- Normalden çok daha hızlı yemek 

2- Rahatsızlık verecek derecede şişene kadar yemek 

3- Fiziksel bir açlık hissedilmemesine rağmen büyük miktarlarda yemek 

4- Çok yemiş olmaktan utandığı için yalnız yemek 

5- Yedikten sonra kendine kızmak 

– Aşırı yeme atakları üç ay süreyle haftada en az bir kez olur. 

Kişi tedaviye isteyerek katılmalı 

Obezite tedavisi süreklilik ve bireylerin tedaviye aktif katılımını gerektirir. Ancak birçok kişi de yeterli motivasyon olmaması nedeniyle tedaviye başlamamakta ya da başladıkları tedaviyi sürdürememektedirler. Öncelikle altta bir psikiyatrik hastalık var mı değerlendirilmelidir. Tedavide cerrahi yöntem uygulananlarda bu değerlendirme yapılıyorken diğer yöntemlerde bu eksik kalmaktadır. İlginç bir veri olarak mide küçültme ameliyatları yapılan olguların uzun süre izlemlerinde alkol ve madde kullanımlarında bir artış gözlenmiştir.  

Tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavisinde en etkin olan yöntem bilişsel davranışçı terapidir. Kademeli olarak kişinin yeme davranışını değiştirmesi, kilo ve beden imajını odak noktası yapmasından uzaklaştırması hedef alınır. 

Obezitenin değerlendirme ve tedavisinde psikiyatrik yönün eksik bırakılmamasının önemli olduğu söylenebilir. Diğer davranışlarda olduğu gibi yeme davranışının düzenleyici organı beyindir. O zaman bu davranışa yönelik anormallikleri anlama ve tedavide psikiyatrik yön eksik bırakılmamalıdır.