Hamilelikteki aşırı kilo, hastalık olarak dönüyor

Bilimsel Çalışmalar
Buyru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gebelikte kadın vücudunda birçok değişiklik meydana geldiğini, kilo artışının gebeliğin doğal süreci olduğunu belirtti. Gebeliğin ilk aylarında az, hatta bazen...
EMOJİLE

Buyru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gebelikte kadın vücudunda birçok değişiklik meydana geldiğini, kilo artışının gebeliğin doğal süreci olduğunu belirtti. Gebeliğin ilk aylarında az, hatta bazen hiç ağırlık artışı olmazken, gebelik ilerledikçe kilo alımı arttığını belirten Buyru, normal kiloya sahip kadınların hamilelik süresince 11 kilo almaları gerektiğini kaydetti.

Prof. Dr. Buyru, gebeliğin başından itibaren sonuna kadar alınacak toplam ağırlığın 8-11 kilogram arasında değiştiğini ifade ederek, ”Gebeliği üç aylık üç periyoda ayırırsak; gebeliğin ilk üç ayında toplam 1, ikinci ve üçüncü üç aylık periyotlarda da 5’er kilo almak idealdir. Bu da toplam 11 kilo eder. Bu genel yaklaşım, vücut kitle indeksi normal gebeler için geçerlidir” dedi.
    
Faruk Buyru, aşırı zayıf kadınların 12 kilodan daha fazla almalarının sakıncalı olmadığını belirtti.
Şişman ve aşırı şişman kadınların da diyet yaparak bebeğin gelişim durumuna göre daha az kilo almaları gerektiğini vurgulayan Buyru, ”Bu gebelerin gebeliklerini 7-9 kilo alarak tamamlamaları mantıklıdır, aksi halde gebelik ve doğumda sorun yaşama olasılığı artmaktadır. Aşırı kilolu kadınlara, katı diyetlerle hiç kilo alınmadan veya kilo verilerek gebeliğin tamamlamalarını tavsiye etmemekteyiz. Bu doğacak bebeğe zarar verebilir” ifadelerini kullandı.
    
Buyru, hamilelikte aşırı kilo alan kadınlarını bebeklerinin tehlikede olabileceğine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:

”Aşırı kilo alan gebelerde gebeliğe bağlı şeker hastalığı (gestasyonel diabet), gebelik zehirlenmesi (preeklampsi) ve bebek ölüm oranları artmaktadır. Gebeliklerinde aşırı kilo almış kadınların normal ya da sezaryen doğumları daha zor ve problemli olabilmektedir. Özellikle karın bölgesi yağ dokusu fazla olanların sezaryen sonrası yara yeri iltihabi geçirme olasılığı artmaktadır. Beslenme yetersizliği mevcut olduğu durumlarda da gebeliğin, düşük, erken doğum ve ölü doğum ile sonuçlanma ihtimali artabilmektedir.”
    
Prof. Dr. Buyru, yanlış inanışlar ve bunun sonucunda edinilen alışkanlıklar nedeniyle gebeliklerde hatalı beslenmeye sıklıkla karşılaşıldığını ifade ederek, şöyle devam etti.

 ”Gebelik döneminde bebeğin gelişmeyeceği ve aç kalınacağına inanarak yapılacak aşırı beslenmenin, size gereksiz ağırlık artışı olarak geri döneceği bilinmelidir. Aşerme gebeliğin uyum döneminde bazı psikolojik ve hormonal nedenlere bağlı olarak görülebilen farklı yiyecek türlerine duyulan istektir. Aşerme sonucunda istenilen yiyeceğin yenmesinin zararı olmadığı gibi sanılanın aksine bir yararı da yoktur. Hatta bazı yörelerde yanlış inanışlara yol açarak istenilen yiyeceğin yenmemesi durumunda bebekte sakatlık ve cildinde lekeler olacağı söylenmektedir.”
    
AA