Bebek’te bir Mimar Kemalettin eseri: Bebek Camii

Ramazan Günlügü
Bebek Camii ya da asıl adıyla Hümayun-u Abad Camii, Bebek’de; Cevdet Paşa Caddesi üzerinde, Bebek Vapur İskelesi’nin hemen yanında bulunmaktadır. 1912 yılında Mimar Kemalettin tarafından, burada daha ...
EMOJİLE

Bebek Camii ya da asıl adıyla Hümayun-u Abad Camii, Bebek’de; Cevdet Paşa Caddesi üzerinde, Bebek Vapur İskelesi’nin hemen yanında bulunmaktadır. 1912 yılında Mimar Kemalettin tarafından, burada daha önceleri Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırılmış olan bir caminin yerine inşa edilmiştir.

1726’da Boğaziçi’nde, Sultan III. Ahmet’in ünlü Sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından, Bebek Köyü yazlık bir yerleşim yeri olarak düzenlenirken, Padişah için yapılan Hümayun-u Abad Kasrı yanına, bir de cami yaptırılır.

/

Bebek Camii hakkında Hadika’da şunlar yazar: “Fevkani bir camidir. Altında mektebi ve minaresinin altında çeşmesi vardır. Minareye çeşme haznesinden çıkılır. Çeşmenin üstünde 1138 tarihi vardır. Karşısındaki tek hamam (Bebek Hamamı) bu caminin vakfı olan yapılardandır. Cami-i Şerif’in yanında Hümayun-u Abad adında bir kasr vardır ki halk ağzında Bebek Köşkü denilir.”

Kagir mi ahşap mı olduğu hakkında kesin bir bilgi olmayan ancak gördüğü çeşitli onarımlarla 20. y.y. başlarına kadar gelebilmiş olan Bebek Camii, Evkaf Nazırı Mustafa Hayri Efendi tarafından yıktırılmış, 1912’de dönemin Vakıflar Baş Mimarı Mimar Kemalettin Bey’e bugünkü cami yaptırılmıştır.

Cami, alçak beton duvarlarla çevrili bir avlu içindedir. Avlu kapısından girince karşımıza çıkan çeşme üzerindeki küçük kitabede “Ve minel mâ-i külli şey’in Hay, sene 1138” yazar. I. Ulusal Mimarlık üslubunun bütün özelliklerini yansıtan,kare planlı, kesme kufeki taşından inşaa edilmiş olan Bebek Camii’nin,üç tanesi ön cepheye, ikisi yan cephelere bakan, payelerle taşınan beş sivri kemerli son cemaat yerinin, revakının üzeri üç kubbe ile örtülüdür. Bu bölüm son yıllarda kapalı bir mekan haline getirilmiştir. Caminin kitabesi, son cemaat yerinin orta kemeri üzerindedir.

Kemerli bir kapıdan girilen harim, duvara gömülü sekiz yarım paye ile desteklenen bir kubbe ile örtülüdür. Kubbe geçişlerinde çeyrek kubbeler kullanılmıştır. Dıştan kemer köşelerine, küçük birer ağırlık kulesi yerleştirilmiştir.

/

Caminin, ikisi son cemaat yerine bakan, ikisi mihrap duvarında, birer tanesi de yan duvarlarda olmak üzere altı tane büyük penceresi vardır. Bu büyük pencerelerin üstünde, ortadaki uzun, iki yandaki üst kısımları kemerli olan 16 pencere vardır. Cami bu şekilde altısı büyük, yirmi sekizi küçük olmak üzere toplam 34 pencere ile aydınlatılmıştır.

Yapının istalaktitli mermer mihrabı mukarnas kavsaralı olup, bitkisel motifli kalem işleri ile bezelidir. Minberi ile vaaz kürsüsü ahşaptır. Ahşap olan kadınlar mahfiline, ahşap parmaklıklarla sınırlanmış olan müezzin mahfilinin doğu tarafından, yine ahşap bir merdivenle çıkılır.

Son cemaat yerinin sağ tarafında, batı duvarına bitişik olan taş minaresi, yüksek kare kaideli ve çokgen gövdeli olup şerefesinin altı üç sıra mukarnaslıdır.

Caminin dış mimarisi oldukça yalındır. Yalnızca küçük palmet ve rozetlerle hareketlilik sağlanmıştır.