Türkiye’deki İslamcıların halleri

Yazarlar
Nevzat Çiçek timetürk.com’daki yazısında “İslamcılar” ve “Dönme İslamcıları” yazıyor.. Türkiye’de AK Parti iktidarı ile birlikte bir çok işadamı, yazar, çizer, sanatçı, idelojik dönme, STK temsilcisi,...
EMOJİLE

Nevzat Çiçek timetürk.com’daki yazısında “İslamcılar” ve “Dönme İslamcıları” yazıyor..

Türkiye’de AK Parti iktidarı ile birlikte bir çok işadamı, yazar, çizer, sanatçı, idelojik dönme, STK temsilcisi, akademisyenler, seküler yaşamın ikonları birden karşımıza İslamcı olarak çıktılar…Çünkü bu zamanda İslamcı demek AK Partili demekti ve mahalle değiştirildiği için AK Parti’de bir çok kapıyı açıyordu. Bunlara biz “Dönme İslamcılar” diyoruz

Mevlana’nın Pergel Metaforu gibi bir ayağı geçmişten itibaren yaşayışıyla, bedel ödemesiyle ve ilkelerinden tavizsiz şekilde yaşamını sürdürmeye çalışan “Hakiki İslamcılar” dönme İslamcılar tarafından geçmişte kalmakla, yeni Türkiye’yi okuyamamakla, çoğulculuğa inanmamakla suçlandı ve bunlar küstürüldü. Bu küstürme bunların AK Parti’den uzak tutulmasına yol açtı ve bunlar da daha çok içe kapanarak bir şeyler değiştirmeye çalıştılar.

Eski militan İslamcıların bir kısmı devletin sahibi olduklarına inandılar ve çürümüş, değiştirilmesi gereken yapıları değiştirmek yerine, zihniyetle uğraşmak yerine adam değiştirerek sisteme daha çok sahip çıkmaya başladılar. Bu İslamcılar ise nasıl olsa geçmişte yaptığımı bizim mahalledekiler konuşamaz, ne yaptıysak beraber yaptık, götürdüysek beraber götürdük mantığıyla yeni  “Kemalist İslamcı”  olarak karşımıza çıkartıldılar

 Kemalist İslamcılar kabuk değiştirerek öteki mahalleye yaranmak için hem eskiyi hem de mevcut durumu kötülemeye başladılar. Öyle ki, bu insanlar AK Parti’nin ilk dönemlerinde atandıkları bütün kamu kurumlarını çarçur etmekten, kul hakkı yemekten çekinmemişler ama AK Parti onları görevden alınca birden demokratik kültürü hatırlamışlar ve yapılanın yanlış olduğunu ifade etmeye başladılar. Kısacası bunların İslamcılığı “Koltuk İslamcılığı” olarak karşımıza çıkıyor. Cemaaatteki,iktidardaki,iş yaşamındaki veya STK’lardaki görevlerini kaybedince hakikati söylerler.

 Koltuk İslamcılığının en büyük özelliği   koltuk verilince,  iktidar kim olursa  otobüsü nerede durursa o durakta o otobüsü beklerler.  Koltuk İslamcılarından farklı olarak bazı İslamcılar ise uzun zamandır kendilerine değer verilmediğinden yakınmaya başladılar. Bunlara makamlar verilince bu İslamcılar kendilerine bir lider bulurlar, geçmişini ve geleceklerini onun üzerine yüklerler kendilerini eleştirenlere karşı şartların değiştiğini ve artık iktidar olduklarını bu nedenle geçmiş ve gelecek arasında bir tercih yapılması gerektiğini ifade ederler bunlar da ilkelerini kendileri belirlemez ve iktidar endeksli hayatlarını ortaya koyarlar bunlar da “İktidar İslamcılığı”yaparlar.İktidar İslamcılığı yapanlar iktidarın kendilerine açtığı alanı dindarların lehine kullanmaktan ziyade kendi kişisel çıkarları için kullanırlar

İslamcılık diyerek kavim milliyetçiliğini İslam’ın kendisi gibi gösterenler var ki, bunlar faşistliklerini kusmak için İslamcılığı maske olarak kullanırlar. Kardeşlik derken o kardeşliğin hukukundan ziyade et ve tırnak benzetmesini çok yaparlar ama nedense tırnak hep bir taraf olur ve uzayınca kesilmesi gerektiğini söylerler. Bunlar emperyalizme karşı gibi görünseler de aslında milliyetçilikleri ile emperyalizmin ileri karakolu gibiler bunlara da “Milliyetçi İslamcılar” denir ki, milliyetçilikleri inançlarının önündedir.

Bugün belki de karşımıza çıkan ve gençleri cezbeden ise İslamcılık yaptığını söyleyip namaz bile kılmayan İslamcılardır. Bunlar herkes tarafından geçmişleri ile bilinmezler, bir anda ortaya çıkarılırlar, gazete ve televizyonlardan indirilmezler ve genellikle çok kullanışlı olurlar. ” Beynamaz İslamcılar” olarak bildiğimiz bu İslamcıların arkalarında bıraktıkları ise kandırdıkları insanlardır

Sonuçta bugün İslam’a karşı bir İslam anlayışı gibi İslamcılara karşı da  dönme, Kemalist, koltuk, milliyetçi, İktidar  ve Beynamaz İslamcıların  saldırılarını görüyoruz. İslamcılık ölmez, ama İslamcıların bazılarının ilkesel olmayan duruşları ölmeye mahkum. Mazlumun kimliğini ayıran, haksızlığın kimden kime karşı geldiğine bakan, İZM’lerini her şeyin önüne koyanların inadına, hakikatli duruşlarından taviz vermeyen ve ilkeli duran İslamcıların zaferine gebedir…Şimdi biri size İslamcılığı maskeleyerek bir şey söylüyorsa siz İslamcılığından önce onun gerçekten İslamcı olup olmadığına İslamcı ise hangi kategoriye girdiğine bakın.