İyi ki Erdoğan konuşuyor!

Yazarlar
Haşmet babaoğlu Sabah gazetesindeki yazsında CNN’in meşhur Christiane Amanpour’unun Brezilaya Devlet Başkanına davranışını ve  Erdoğan’ın açık konuşmasını değerlendiriken, ...
EMOJİLE

Haşmet babaoğlu Sabah gazetesindeki yazsında CNN’in meşhur Christiane Amanpour’unun Brezilaya Devlet Başkanına davranışını ve  Erdoğan’ın açık konuşmasını değerlendiriken, “Allahtan ki Türkiye böyle açık sözlü ir lidere sahip” diyor ve ekliyor; “Çünkü otuz yıldır dünyayı sarıp sarmalayan ve sadece küresel güçlere yarayan “politik doğruculuk” yalanını hakiki doğruculukla çöpe atmanın herkesi sarsıp uyandıran bir yanı var.” İşte o yazı…

Daha hop ne oluyor, demeye kalmadan…

CNN’deki röportajın başlarında…

Christiane Amanpour ağzını doldura doldura Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff‘e şöyle diyor.

“Bunu söylemek kolay değil, sayın Başkan ama siz dünyanın en kötü başkanlarından  birisiniz.”

Heyecanla ekran başına geçmiş ben dahi o an yutkunup, içimden “yuh” diyorum; “bu ne küstahlık!” Rousseff’in gözlerinden kara bulutlar geçiyor.

Amanpour devam ederek popülariteniz yerlerde sürünüyor manasına gelen laflar ediyor ve yüzünde muazzam bir küçümseme ifadesiyle “ayakta kalabilecek misiniz?” diyor.

Rousseff’in çıtı çıkmıyor.

Bütün imaj yıkıcı salvoların ardından soğuk ve ciddi bir yüzle “direneceğim, bunlaraa pabuç bırakmayacağım” falan demiş ne fayda…

Amanpour röportajın başından sonuna “süper savcı Moro” gibi soruyor, Rousseff dert anlatmaya çalışıyor. Feci bir manzara.

***

Malum, küresel güçlerin Erdoğan’la hem açık hem dekapalı problemleri var.

O açık, yani hemen göze çarpan problemlerden biri de bu işte!

Demokratik ifade özgürlüğü kisvesi altında egemen dillerini ve üstenci edalarını Erdoğan’a yediremiyorlar.

Bu onları hasta ediyor!

Amanpour’u Erdoğan karşısında da gördük.

Fakat hatırlayın, daha geçenlerde…

Hırvatistan’dayken…

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz‘un kendisi hakkındaki bitmek bilmeyen (ve nedense bizim Dışişleri’nin sessiz kaldığı) yakışıksız sözlerine Erdoğan’ın verdiği cevabı hatırlıyor musunuz?
“Benimle görüşürken hiç böyle halleri yok, hep liderliğimin saygınlığından söz eder.”
Sonrası daha bomba tabii: “Ben bu tür tavırları Alman ekolününTürkiye’ye bir operasyonu olarak görüyorum.”
Bunu da geçip mesela hemen geçen güne, 30 Nisan’a dönelim…
PYD’nin terör örgütü olduğu ve müttefiklerimizden silah desteği aldığı konusunda Erdoğan’ın İlim Yayma Cemiyeti’ndeki konuşmasına hani…
Ne dedi Erdoğan?
“Bunlar NATO’da beraber olduğumuz ülkeler. Bana telefonda diyorlarki, bu konuşmaları medya yoluyla yapmayalım. Doğru, yapmayalım da, sen bu silah yardımlarını ne yoluyla yapıyorsun, onu anlat!”

yazının devamını okumak için…