Modern Hacivat ve Karagöz

Tiyatro
  İstanbul Modern, İrlanda Modern Sanat Müzesi ve Benaki Müzesi işbirliğiyle oluşturulan, önce Dublin’de sergilenen “Gölgeye Övgü”, yedi ayrı ülkeden sekiz çağdaş sanatçının ve ...
EMOJİLE

 
İstanbul Modern, İrlanda Modern Sanat Müzesi ve Benaki Müzesi işbirliğiyle oluşturulan, önce Dublin’de sergilenen “Gölgeye Övgü”, yedi ayrı ülkeden sekiz çağdaş sanatçının ve iki usta sinemacının eserlerini bir araya getiriyor. Sergi, gölge tiyatrosunun çağdaş sanatı nasıl etkilediğini ortaya koyuyor.

Serginin basın toplantısı dün İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Paolo Colombo ve serginin sponsoru UBS AG Türkiye Merkezi’nin Genel Müdürü Serra Abbasoğlu’nun katılımlarıyla yapıldı.
Eczacıbaşı, gölge tiyatrosunun Türkiye ve Yunanistan’daki geçmişine değinerek “Gölgeye Övgü”yle ilgili şunları söyledi:
“Sadece geleneksel sanat izleyicisine değil, ailelere, çocuklara, animasyon ve gölge tiyatrosunun tarihiyle ilgilenenlere seslenen, geniş çaplı bir sergi. Sergiye paralel olarak düzenlenen etkinlikler ve gösteriler, geçmişten günümüze ulaşan önemli bir kültür mirasımız olan Karagöz’ün yeniden gündeme getirilmesini sağlayacak.”

‘Karagöz Türkiye’de doğdu’

Serginin temelinde Türk ve Yunan gölge tiyatrosu gelenekleri, özellikle de Karagöz karakterinin yattığını vurgulayan Colombo ise şöyle konuştu:

“Bu sergideki eserler de gölge tiyatrosu dünyasıyla kurdukları yakın ilişki nedeniyle seçildi. Çağdaş sanatçıların işlerine baktığımda da gölge tiyatrosundan esinlendiklerini gördüm. Sergi gerçekten yüksek değerde, güçlü yapıtları içeriyor. Gölge tiyatrosunun tarihine ışık tutacak.”

Colombo, serginin Karagöz üzerine olmadığını, metafor olarak Karagöz’ü kullandığını vurguladı:
“Karagöz, hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da olmasına rağmen, tarihe baktığımızda onun 16. yüzyılda Türkiye’de doğduğunu görüyoruz. Yunanistan’da ise ilk olarak 1863’te ortaya çıkmış. Burada Karagöz’ün ulusallığı değil, ‘güç’ karşısında söyledikleri çok önemli bizim için. Karagöz’e teşekkür ediyorum.”

İstanbul’dan sonra Atina

Sergide, William Kentridge’in operadan esinlendiği illüstrasyonları, Jockum Nordström’un çizim ve kolajları, Kara Walker’ın resimleri, siluet enstalasyonları ve videoları, Katariina Lillqvist’in Gümüş Ayı ödüllü kukla animasyonu, filmleri, el işi kuklaları, Andrew Vickery’nin bağımsız tiyatrosu, Haluk Akakçe’nin video çalışması, Nathalie Djurberg’in kil animasyon tekniğiyle gerçekleştirdiği videoları ve Christiana Soulou’nun insan hallerini yansıttığı çizimleri izleyiciyle buluşuyor.

Ayrıca sergide, sinema tarihinin iki ustasının da gölge tiyatrosundan esinle yarattıkları eserlerini görmek mümkün: 1920’lerde ilk siluet filmlerini yaratan, esin kaynağı Karagöz olan, Almanya’nın öncü sinemacısı Lotte Reiniger’ın en ünlü filmleri ile 20. yy.’ın tanınmış sinemacılarından Ladislas Starewitch’in çalışmaları…

Halk masallarından, yalın çağdaş anlatımlara kadar pek çok öyküyü ele alan “Gölgeye Övgü”, dans opera ve müzik içeren gölge oyunları, siluetler, çizimler, elyazmaları ve filmler dahil olmak üzere 100’den fazla yapıt sunuyor.
Sergi, 22 Ocak – 6 Mayıs arasında İstanbul Modern’de izlenecek. Ardından 23 Mayıs’ta Atina’daki Benaki Müzesi’ne tanışacak.