O para 139 yıl sonra ortaya çıktı

Tarih
Para koleksiyoncularının yüzyılı aşkın süredir var olup olmadığını tartıştığı 1876 tarihli, resimli filigran kullanılan 50 kuruşluk Osmanlı Kaimesi, Almanya’da yaşayan bir ko...
EMOJİLE

Para koleksiyoncularının yüzyılı aşkın süredir var olup olmadığını tartıştığı 1876 tarihli, resimli filigran kullanılan 50 kuruşluk Osmanlı Kaimesi, Almanya’da yaşayan bir koleksiyoncunun  değer tespiti için gönderdiği paraların arasından çıktı.

Merkezi Londra’da bulunan uluslararası müzayede şirketi Spink’in danışmanlığını yapan nümismat (kağıt para koleksiyoncusu) Mehmet S. Tezçakın, adının saklı tutulmasını isteyen koleksiyoncunun, satmayı düşündüğü bazı Osmanlı kağıt paralarını değer tespiti yapması için kendisine gönderdiğini  anlattı.

AA muhabirine değerlendirmeler yapan aynı zamanda Tarihi Sultanahmet  Köftecisi’nin 3. kuşak sahibi de olan Tezçakın, 1876 tarihli 50 kuruşluk bir kaimeyi ışığa tutarak incelerken, filigran olarak resim kullanıldığını gördüğünü belirterek, şunları söyledi:

“O an duyduğum heyecanı anlatamam. Osmanlı döneminde resimli filigran kullanılan bir paranın basıldığı yüzyılı aşkın süredir söylenir ama bugüne kadar bu para hiç ortaya çıkmamıştı.  Dünyadaki  tüm nümismatlar, bu paranın peşindedir.  Dini inançlardan dolayı Osmanlı döneminde basılan kağıt paraların hiçbirinde resim bulunmaz. Az sayıda filigranlı para vardır, bunlar da düz çizgi şeklindedir.  Bu parayı ışığa tuttuğunuzda ise  filigran olarak hilal şeklindeki ay içinde  burnu ve kaşları II. Abdülhamid’e benzeyen bir resmin kullanıldığı görülüyor.”

Osmanlı Bankası’nda basılan kaimede, dönemin Maliye Nazırı Abdullah Galip Bey’in mührü ile 3 aylık padişahken tahttan indirilen V. Murad’ın tuğrasının bulunduğunu kaydeden Tezçakın, “Filigrandaki resmin tuğranın sahibi V. Murad’a değil de kendisinden sonra tahta çıkan II. Abdülhamid’e  benzemesi  efsane paranın bir diğer sırrı. Bu para istenilerek mi basıldı ya da V. Murad veya II. Abdülhamid’e karşı düzenlenmesi planlanan bir komplonun parçası mıydı bilemiyoruz. Bunları nümismatlar ve tarihçiler araştırmalı” diye konuştu.

Almanya’daki koleksiyoncudan aldığı izinle, bu tarihi olayı kamuoyuyla paylaştığının altını çizen Tezçakın, “Paha biçilmez bu ünik parça maalesef yakında yurtdışında satışa çıkarılacak. Bu paraya özellikle Amerikalı, Arap ve İsrailli koleksiyoncuların ilgi göstereceğinden eminim.  Türk finans tarihinin en değerli parçası olan bu kaime, mutlaka  Türkiye’ye getirilmeli ve para müzesinde sergilenmeli” dedi.