Diyarbakır Surları UNESCO’ya giriyor!

Tarih
Cumhurbaşkanı Gül’ün Cumhurbaşkanlığı himayesine aldığı Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Diyarbakır Surları ve 700 hektarlık alanı kaplayan 8 bin yıllık Hevsel Bahçelerinin Birleşmiş Mill...
EMOJİLE

Cumhurbaşkanı Gül’ün Cumhurbaşkanlığı himayesine aldığı Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Diyarbakır Surları ve 700 hektarlık alanı kaplayan 8 bin yıllık Hevsel Bahçelerinin Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) Dünya Mirası Listesine girmesi için hazırlanan nihai dosya tamamlandı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan Alan Yönetim Birimi ile Diyarbakır Valiliğince, kentteki tüm kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin desteğiyle “Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı” ismiyle hazırlanan dosya Kültür ve Turizm Bakanlığı aracılığıyla UNESCO’ya sunuldu.

Diyarbakır’ın simgesi olan yaklaşık 5 bin 700 metre uzunluğunda, 12 metre yüksekliğinde, 4 metre genişliğinde üzerindeki yazıtları, burçları ve bezemeleriyle görkemli bir açık hava müzesi konumunda olan Diyarbakır Surlarının dünya mirası olması için adaylık süreci resmen başladı.

Diyarbakır Kalesi ve Surları Alan Başkanı Soyukaya, AA muhabirine, Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Kültürel Peyzajının UNESCO’ya aday olduğunu belirterek, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesince hazırlanan nihai dosyayı tamamlayarak Kültür ve Turizm Bakanlığına teslim ettiklerini söyledi.

Soyukaya, büyükşehirlerde kentsel sit alanlarında bu çalışmaları yasa gereği belediyelerin yürüttüğünü, bu nedenle Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Kültürel Peyzajının UNESCO’ya sunulması için sürecin Diyarbakır Büyükşehir Belediyesince yürütüldüğünü kaydetti.

Bu kapsamda bir birim oluşturularak konuyla ilgili yerli ve yabancı uzman ve danışmanlarla anlaşmalar yapıldığını anlatan Soyukaya, şöyle dedi:

“Danışmanlar ve bilim insanları ile kentteki tüm kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle Kültür ve Turizm Bakanlığının öncülüğünde bu çalışma yapıldı. İyi bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Alan yönetim planı henüz sonuçlanmadı. Bu aşamadan sonra alan yönetim planı, danışma kurulunda tartışılacak. Diyarbakır Valiliği başkanlığında bir heyetle çalışmaları tartışmaya açtık. Eşgüdüm ve denetleme kurulunda bu tartışmayı yürüteceğiz. Bu kurul tarafından alan yönetim planının onaylanması halinde planı dosyaya eklenmek üzere mart ayı sonun kadar UNESCO’ya ulaştıracağız.”

Soyukaya, şöyle konuştu:

“UNESCO’ya adaylığımızda iddialıyız. Diyarbakır kalesi gibi Mezopotamya’da, Akdeniz’de ve mevcut UNESCO Kültür Mirası içinde önemli bir değer ve dünya mirasına sahibiz. Aynı şekilde Hevsel Bahçelerine de sahibiz. Binlerce yıldır işlevini yitirmeden günümüze kadar ulaşmış bir kültürel peyzajdan söz ediyoruz. Çünkü Hevsel Bahçeleri sadece tarım değil, aynı zamanda kentle bütünleşmiş, kentin besin ihtiyacını yerine getirirken, somut olmayan kültürel mirasa da kaynaklık etmiş kültürel bir alandır. Kent doğduğu yerde 8 bin yıldır hiçbir şekilde ara vermeden yaşamını bugüne kadar getirmişse bunda Dicle Nehri ve Hevsel Bahçelerinin çok büyük önemi var. Bu nedenle iki tarihi mirasımızı UNESCO’ya sunduk.”

“Böylesi bir örnek hakikaten dünyada tek. Böyle tekil ve biricik bir örnek olan Hevsel ve Diyarbakır kalesini UNESCO’ya sunduğumuz için umutluyuz” ifadesini kullanan Soyukaya, bu konuda desteğin ve umudun çok önemli olduğunu vurguladı.

Soyukaya, Diyarbakır Valiliğinin, tüm kurum ve kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının ve Dicle Üniversitesindeki bilim insanları ile yabancı bilim insanlarının başından bu yana konuyu çok iyi sahiplendiğini ifade ederek, “Böylesi bir destekle kültürel mirasımızın adaylığına da güveniyoruz. Umarız olumlu sonuçlanır. Dünya kültür miras listesine girdikten sonra uluslararası bir tanıtım söz konusu olacak” diye konuştu.

Bu vesileyle bir alan yönetimi ve stratejik planının olacağını, bu stratejik planın kente bu alanı koruyabilme konusunda yol gösterici olacağını ifade eden Soyukaya, UNESCO’nun bunda bir araç olduğunu, sürecin olumlu sonuçlanması halinde onurlandırıcı bir etkisi olacağını, olumlu sonuçlanmasa dahi kentin alan yönetim planını bu birliktelikle hayata geçireceğini dile getirdi.

Soyukaya, şunları kaydetti:

“Diyarbakır bu önemli kültürel değeri korumak ve geleceğe taşımak için üzerine düşeni yapmak zorundadır. Bizim için asıl önemli olan bu. Mart ayına kadar Dünya Miras Merkezince dosya ve bu alana ilişkin çalışmalar olacağını düşünüyoruz. Süreç bu aşamadan sonra UNESCO uzmanları tarafından yerinde tetkik ve incelemelerle sürecek. Sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığıyla müzakereler başlayacaktır. 2015 yılında ise nihai kararın verileceğini düşünüyoruz.” 

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Murat Alökmen ise, Diyarbakır’ın dünya miras eseri olan Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçelerinin UNESCO’ya Dünya Mirasları Kalıcı Listesinde yer almasının çok önemli olduğunu söyledi.

Alökmen, Diyarbakır halkının bu değerin farkında olduğunu ancak ulusal ve uluslararası tanıtımda UNESCO gibi bir tescilin önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu, tarihi surlar ve Hevsel Bahçelerinin dünya çapında biliniyor olmasına vesile olacak” dedi.

Bundan sonra 1,5 yıllık bir takvimin sözkonusu olduğuna işaret eden Alökmen, şöyle dedi:

“Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçelerinin dünya miras listesine girmesini umut ediyoruz. Biraz daha iddialı konuşmak gerekirse bundan şüphemiz yok. Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçelerinin korunup geleceğe miras olarak bırakılması gerekir. UNESCO bunun bir ölçüde şahitliği olacak. UNESCO dünya miras listesinde yer almak turizme ekstra katkı değer sunacaktır. Dünya çapında bilinir olmak önemli. Bu çerçevede yürüteceğimiz çalışmalarda bu husus kolaylaştırıcı rol oynayacak. İnşallah 2015 yılı haziran ayında bu iki eserimiz dünya tarafından da tescillenecek. UNESCO zaten eserin marka değerini dünya çapında tescilleyen bir unsur.”