“Yayınevlerinin temel sorunu dağıtımdır”

Kitap
Tuba OLGAÇ’ın röportajı.. Yayıncılık sektörü Türkiye’deki en sıkıntılı sektörlerden birisi… Yayınevleri hem çizgilerini koruyup, hem de piyasa şartlarında “satabilecek” eserler sunmay...
EMOJİLE

Tuba OLGAÇ’ın röportajı..

Yayıncılık sektörü Türkiye’deki en sıkıntılı sektörlerden birisi… Yayınevleri hem çizgilerini koruyup, hem de piyasa şartlarında “satabilecek” eserler sunmaya çalışıyorlar.

Dağıtım işlemi sistemli bir hale gelmediğinden mali açıdan güçlü olmayan yayınevleri kitaplarının dağıtımı konusunda büyük sıkıntı yaşıyor. İnsan Yayınları, Türkiye’de fikir ve düşünce dünyasına büyük katkı sağlayan yayınevlerinden biri. Yayıncılığın sorunlarını İnsan Yayınları Genel Yayın Yönetmeni İlhan Akıncı ile konuştuk. Akıncı’ya göre yayınevlerinin en büyük sorunu dağıtım… KDV düzenlemesi de yayıncıları olumsuz etkiliyor, yayıncılığın daha büyük desteğe ihtiyacı var.

Yayınevlerinin en temel sorunu nedir?

Birçok yayınevinin temel sorunu dağıtımdır. Yani basılan kitaplarının kitapevlerine dağıtımı ve okuyucuya ulaştırılması bizim gibi yayınevlerinin temel sorunudur.

KİTAPEVLERİNİN SAYISI ÇOK AZ

Başka bir sorun ise Türkiye’de kitapevleri sayısının çok az olması ve mevcut kitapevlerinin ağırlıklı olarak kırtasiyeye yönelmiş olmasıdır. Örneğin Anadolu’da bir çok kitapçı dükkanının büyük bölümü kırtasiyeye ayrılmıştır. Zaten zincir kitapevi mağazalarına baktıgımızda ( N-T ve DR) bu dururumu daha iyi anlayabilirz. Yani Temel sorunumuz kitabı okuyucuya ulaştırmaktır.

Kitapları seçerken hangi kriterlere göre değerlendiriyorsunuz?

Bizim İnsan yayınları olarak 8 kişiden oluşan bir kurulumuz var ve yayınevimize tavsiye edilen yada editörler tarafından hazırlanan projeler öncelilkli olarak bu kuruldan onay almak zorundadır.

Daha sonra baskı aşamasına geçmektedir. Ama yayınevlerinde sistemler şu şekil çalışır..Kitap yazmak isteyen yada yazmış yazarlar kitaplarını bir proje olarak yayınevlerine sunarlar proje kabul gördüğünde bir editör ile birlikte kitabı yayına hazırlamaya başlarlar ve sonucunda kitap basılır. Yada yurtdışından takip edilen yayınevleri yada yazarlar var ise o yayınevlerinden ve yazarlardan telif almak koşulu ile basımı yapılabilir.

Yayınevleri kendi yayın çizgisine uygun olan kitapları baskı için tercih ederler. İnsan yayınları olarak biz Fantastik kitaplar basmazken epsilon ve pegasus gibi yayınevleri de tasavvuf kitaplarına çok yönelmezler.

Farklı yayınevleri, kendi çizgilerinin çok dışındaki kitapları basabiliyor. İdeoloji yerini sermayeye mi bıraktı? Bu dönüşüm nasıl gerçekleşti?

Bu soruya cevap vermek çok zor ama yayınevlerinde hala ideolojik yaklaşımların daha baskın olduğunu söyleyebiliriz. Ama bu soruyu şöyle cevaplayabiliriz 80’li 90’lı yıllara kadar yayıncılık bir ideoloji için yapılırken artık para kazanmak içinde yapılıyor ve şu anki piyasada ideolojiyle hiç ilgilenmeyen yayınevi sayısı fazla…

BİR KİTABIN KAÇ SATABİLECEĞİNİ BİLMEK ZORUNDAYIZ

Yayınevleri, ekonomik koşullara nasıl direniyor?

Her yayınevi kitaplarını basmadan önce planlamasını yapmak zorundadır yani bir kitabı daha baskıya girmeden kaç satabileceğini bilmek zorundayız ki baskı adetimizi ona göre yapalım. Türkiyede ortalama baskı adetleri 3000 civarındayken satmasını düşünmediğimiz bir kitabı daha fazla basmak yanlış olur. Ama türkiyede kitap piyasası büyüyen bir pazar ve gün geçtikçe ekonomik koşullar daha da düzeliyor.

E-kitapların ortaya çıkması yayıncılığı nasıl etkiledi? Önümüzdeki on yılda, yayınevlerini neler bekliyor?

Yayın camiasında 2-3 yıldır sürekli konuşulan bir konu e-kitaplar ama 3 yılda çok fazla bir yol alamadı ve daha ne kadar zaman alacak onu bilemiyoruz. Amerika’da bile e-kitaplar yeni yeni popüler olmaya başlamışken bu konunun Türkiye’de daha çok erken olduğunu düşünüyorum. Zaten Türkiye’de e-kitap satışı yapan platformlar da satışlardan çok memnun olmadıklarını ifade ediyorlar. O yüzden daha yayın camiasına fazla bir etkisi olamamıştır.

KİTAPLAR HİÇBİR ZAMAN TARİH OLMAYACAKTIR

Ama ilerleyen zamanlarda ekitaplar dahada yayılacak ve kitap dediğimiz basılı kağıtlar e-kitaplar ile çok farklı boyutlara geçecektir. Örneğin e-kitapta bir roman okurken arka fonda romanla alakalı bir şarkı çalabilecek yada bir çocuk size seslenebilecek.

Önümüzdeki 10 yılda yayınevlerimizi neler bekliyor şuan kestirmek çok zor ama kitaplar hiçbir zaman tarih olmayacaktır. Ve her zaman kitapların basılı nüshaları olucaktır Nasıl ki matbaalar elyazması kitapları tarih yapamadıysa, e-kitaplar da basılı kitapları tarih yapmayacak hatta daha fazla kıymet kazandıracaktır.

Kitapta KDV’ler yüzde 18’den yüzde 8’e düşürüldü. Bu indirimin yayınevlerini rahatlattığı söylenebilir mi?

Bu durum yayınevleri için en sıkıntılı durumlardan biridir. Yayınevlerini rahatlatmak bir yana daha fazla sıkıntıya sokmuştur. Kitapların basılması için gereken emtiaları biz KDV 18 olarak alırken ( matbaa ve kağıt) satışımızı yüzde 8 ile yapmak bizlere yüzde 10 KDV alacağı olarak işleniyor ve bu farkı biz devletten alamıyoruz.

Hatta son zamanlarda dini kitaplarda KDV oranının yüzde 1 olarak belirlenmesi ile bu uçurum daha fazla açılmaya başladı. Yani du durum yayınevlerinin devletten alacaklı olmasına yol açtı ama devletten bu farkı tahsil etmenin yolunu göstermiyor…

SON 4 AYDA EN ÇOK SATAN KİTAP +18 İÇERİKLİ

Okuyucuların kitap okuma alışkanlıklarınde bir değişimden söz edilebilir mi?

Geçmişte insanlar öğrenmek ve bilgi edinmek için kitap okuyorlardı. Hatta kitaba ulaşmak çok zor iken dahi bir şekilde kitaba ulaşıyor ve onu sevda ile okuyor hatta arkadaşlarına hediye ediyor, okutuyordu. Ama günümüzde okuma kültürü çok değişti, artık insanlar sadece etrafındaki insanlar okuyor diye kendilerine birşey katmayacak sadece vakit geçirecek ve etrafına “ben kitap okuyorum” görüntüsü verebilmek için okuyorlar. Zaten son yıllarda çok satan kitapları incelediğimizde bu durumu anlıyoruz. Yurtdışından çevrilen ve bizim kültürümüze hiç uymayan kitapların okunduğu aşikar hatta bir örnekle konuyu özetleyeyim son 4 ayda en çok satan kitabın +18 bir kitap olduğunu düşününce bu durumun ne kadar vahim olduğunu görüyoruz.

Profil Yayınları’ndan Münir Üstün röportajı için tıklayın…

Hayy Yayınları’ndan Rauf Baysal röportajı için tıklayın…

HECE Yayınları’ndan Abdurrahim Karadeniz röportajı için tıklayın…

İZ Yayıncılık’tan Hamdi Akyol röportajı için yıklayın…

Yeditepe Yayınları’ndan Mustafa Karagüllüoğlu röportajı için tıklayın…

on5yirmi5.com