Sümeyye Ezer/on5yirmi5.com/ÖZEL
Mavera Gençlik Hareketinin organize ettiği İslam Dünyası Günlerinde gündem Pakistan ve Muhammed İkbâl’di.
Büyük İslam düşünürü, şair ve filozof Muhammed İkbâl’den "Dünya Bizim" Başlıklı şiirini Cihat Karaman seslendirdi. Şiirin ardından Modertörlüğünü Fatma Nazlı Ulusoy’un yaptığı oturuma geçildi. İkbâl’in hayatını anlatarak söze başlayan sitemiz editörlerinden, araştırmacı-yazar Bülent Şahin Erdeğer ise İkbâl’in derdinin, amaçlarının ve düşünsel çabasının bugün bizler için ne anlam ifade ettiği sorusuna odaklandı.
Erdeğer, İkbâl’in İslam düşüncesine katkılarından en önemlisinin Bireyciliğe ve İnsan nefsinin tamamen öldürülmesi yaklaşımlarına karşı "Nefs Tezkiyesi"ni vurgulaması olduğunun altını çizdi.
Nefs Tezkiyesinin insanın kendi benliğini keşfetmesi olduğunu nefsin öldürülmesi, insanın hiçleştirilmesi gibi sufi anlayışların sapma olduğunu anlatan hatip, İkbâl’in de Tasavvuf’un bu yönünü eleştirdiğini belirtti.
Muhammed İkbal’in aynı zamanda gaybı tamamen reddeden rasyonalist akımlarla ve peygamberliğin son bulmadığını iddia ederek sapkın bir akım haline gelen Kadıyanilikle de Pakistan’da mücadele ettiğini sözlerine ekledi.
İkbâl’in düşüncesindeki ana kavramlardan birisinin de "İslam’ın yozlaştırılması" olduğunu anlatan Erdeğer, İslam’ın üç anlayış tarafından yozlaştırıldığını bu üç anlayışla mücadele edilmesi gerektiğini söyleyen İkbâl’in deyimiyle bu üç yaklaşım;
1- Mollacılık: Amaçtan yoksunlaşarak araçları amaçlaştıran mezhepçi taassup.
2- Suficilik: İnsan benliğini aşağılayarak karamsarlığa ve kaderciliğe sürükleyen ve bir afyona dönüşen mistisizm
3-Sultanlar: Despot yönetimlerle Müslümanları cahil bırakan ve Ümmeti sömürgecilere pazarlayan idareciler.
Bülent Şahin Erdeğer, İkbâl’in Ulusçu teoriye karşı Ümmet kimliğini savunduğunu, vatan kavramını özellikle eleştirdiğini anlattı. İkbâl’in ifadesiyle "İslam Milliyetçiliği" her türlü milliyetçiliği iptal eden bir anlayış barındırıyordu. Fillistin ve Doğu Türkistan sorunları konusunda daha 20’li 30’lu yıllardaki net tavrı da onun ümmetçi bakışını yansıtıyordu.
İkbâl’in felsefî ve edebi yönününe de değinen konuşmacı, sözlerini İkbal’in amacının Kur’an ve Sünnet merkezinde akılcı ve dengeli bir İslam toplumu olduğunu söylerek bitirdi.
Oturum soru-cevap bölümünün ardından sona erdi. on5yirmi5.com sizler için etkinlik dizisini takip etmeye devam edecek…
on5yirmi5.com