‘Hayatı Kucaklayan Yazılar’a Dair

Etkinlikler
Hazırlayan: Selim Sebilci Sitemiz okurları için sizi tanıyabilir miyiz? 1984 yılında Malatya’da doğdum ve bu şehirde yaşamaya devam ediyorum. Endüstri meslek lisesi bilgisayar bölümünden mezun o...
EMOJİLE

Hazırlayan: Selim Sebilci

Sitemiz okurları için sizi tanıyabilir miyiz?
1984 yılında Malatya’da doğdum ve bu şehirde yaşamaya devam ediyorum. Endüstri meslek lisesi bilgisayar bölümünden mezun olduktan sonra İnönü Üniversitesi Akçadağ Meslek Yüksekokulu “Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama” bölümü önlisans programından 2005 yılında mezun oldum. 2004 ile 2007 yılları arasında bir kurs merkezinde temel bilgisayar dersleri verdim. Şu anda bir kamu kurumunda memur olarak görevime devam etmekteyim.

Kitabınızın ismi Hayatı Kucaklayan Yazılar. Nereden geliyor bu isim?
Kitabımın içeriği sosyal meselelerden oluşuyor. Duygularımızı kullanamama, iletişim, dili kullanımımızdaki hatalar vs. kırk bir denemeden oluşuyor. Şu buhranlı günlerde, çocuğun anne veya baba katili olduğu, küçüklerin büyüklere ahkam kestiği, okullarda bazı öğrencilerin terör estirdiği şu günlerde, hem sorunların tespiti hem de empati kurarak çözümü açısından önemsediğim bir isim oldu. Hayat, nefes aldığımız her yerde bizimle. Dolayısıyla her an yaptıklarımıza dikkat etmemiz lazım. Bunlardan hareketle hayatı tüm içtenliği ve samimiyetiyle kucaklamasına vesile olması temennisiyle bu ismi verdim.

İlk kitapların yayınlanması zor olur, derler. Sizin yayın macerası nasıl oldu?
Hakikaten zor oluyor. Yeni bir yazar olmanın dezavantajı ile yayınevleri çalışmak istemiyor. Bu bakımdan yayınevi bulmak zorlaşıyor. Öncelikle dergilerde, çeşitli sitelerde görünmek gerekiyor. Zamanla tanınmak ve okur kitlenizi oluşturmanız gerekiyor. Ben de Genç Gelişim, Temrin, Genç Öğrenci, Lamure gibi dergilerde yazdım. Ayrıca sanatalemi.net sitesinde de yazılarım yayımlanıyor. Benim kitabım, dergilerinde yazdığımdan dolayı Akis yayınlarından çıktı.

Dergilerle aranız nasıl? Hangi dergileri takip ediyorsunuz?
Dergiler, bir zihin jimnastiği yapmak açısından iyidir. Temrin, Dil ve Edebiyat, Türk Dili, Türk Edebiyatı, Hece, Hece Öykü gibi dergiler takip ettiklerimdir. Tabii her sayısını muntazaman takip edemesem de elimden geldikçe takip ediyorum.

Kitaba ilgiden memnun musunuz?
Bu sorunuzu genel olarak cevaplandırayım. Günümüzde çok sayıda eser basılsa da bu eserleri kitap kurdu dediğimiz kişiler dışında takip eden yok gibi… Ama her geçen gün daha iyiye gidiyor. Özellikle yeni nesil bu açıdan daha da bilinçli… Ama bu da yetmez. Çünkü toplum meselelerine duyarsız da birçok insan olabiliyor. Toplumumuzda yaşanan tatsız olaylarla ile kitap okumayı kıyasladığımızda kitaba ilginin boyutunu ölçmemiz daha kolay olacaktır. Çünkü kitap okumak, sadece bilgi haznemizi ve kelime haznemizi genişletmekle kalmıyor, aynı zamanda bize sabrı öğretiyor.

Sizde iz bırakan kitaplar hangileri?
Mutlaka okuduğum birçok kitaptan etkilendiğim olmuştur. Ama hayatımı bu kitap değiştirdi diyeceğim bir beşeri eseri olmadı. Yayın dünyası oldukça geniş, artık aldığımız kitapları çok iyi inceleyip öyle almak zorundayız. Bu bakımdan seçtiğim kitapların bana hep fayda sağladığını düşünürüm.

Genç yazarlara, yazmaya yeni başlayanlara neler önerirsiniz?
Ben de bahsettiğiniz genç yazarlar kervanının bir yolcusuyum. Öncelikle ustaları okumak lazım… Yazmak istediğimiz alanda hocaların, ustaların akademik ya da kültürel kitaplarını okumak lazım. Mesela hatırat kitaplarının bu manada ciddi bir katkısı vardır. Bazı ustaların hatıralarında bu zorlu mecrada nasıl sıkıntı çektiğini açıkça görebiliriz. Mesela merhum Ömer Lütfi Mete, Basılı Yakıt isimli eserinde bunu gayet nüktedan bir dille anlatmıştır. Hem bize örnek oluyor hem de başından geçen bu olayı mizahi bir biçimde okura sunuyor.

Önce hangi yazarlar okunmalı?
Bir önceki sorunun devamı niteliğinde oldu bu soru… Az evvel bahsettiğim gibi hangi alanda ilerlemek istiyorsak, o alandaki ustaları iyi tetkik etmeliyiz. Mesela sosyal meseleler üzerine, sosyoloji ağırlıklı yazılara odaklanmak istiyorsak, başta Cemil Meriç, Erol Güngör, Ziya Gökalp gibi şahsiyetlerin eserleri okunmalı. Daha birçok usta kalem var. Bunların listesini uzatmak mümkün… Bugün bu eserlerin neler olduğunu internet vasıtasıyla bulabilir ve kolaylıkla temin edebiliriz.

Şu sıralar nelerle ilgileniyorsunuz, neler yapıyorsunuz? Yeni kitap çalışması ya da projeler var mı?
Hatırat kitaplarını okuyorum. Ayrıca engelliler üzerine yazılmış eserleri okuyorum. Bu konuda Prof. Ali Seyyar’ın çok önemli eserleri var. Edebiyattan uzak gibi algılansa da insan sorunlarını ele alan her tür eser edebî nitelik sağlamaktadır nazarımda. Toplumumuzda unutula gelmiş bu konuya da bir nebze işaret etmek adına bu eserlerin okunmasının iyi olacağını düşünüyorum. Bir roman çalışmama odaklanacağım inşallah. Bu yol, yorucu ama bir o kadar da insanı manen mutlu eden bir yol…