“Dindar neslin yetişme yeri okullar değil,ailedir”

Etkinlikler
Sakarya’da faaliyet gösteren Diriliş Saati Dergisi ve Erdemli Toplum Derneği’nin çatı kuruluşu olan İkra İlim ve Kültür Merkezi’nin iki haftada bir düzenlediği konferanslar serisinin bu haftaki konuğu...
EMOJİLE

Sakarya’da faaliyet gösteren Diriliş Saati Dergisi ve Erdemli Toplum Derneği’nin çatı kuruluşu olan İkra İlim ve Kültür Merkezi’nin iki haftada bir düzenlediği konferanslar serisinin bu haftaki konuğu Sosyolog-yazar Abdurrahman Arslan idi.

“Modern Dünyada Müslümanlar” başlığını taşıyan konferansta Arslan, Yeryüzünün tarih boyunca ilk defa bu derece kirlendiğini/kirletildiğini vurgulayarak “Bu derece kirli bir dünyada ancak ve ancak Müslümanlar söz söyleyebilir/söylemelidir” dedi.

Müslümanların bu kirli dünyadan en az kirle çıkabilmesinin, Allah’ın mesajının yerine getirilmesi anlamını taşıyacağını belirten Arslan “Maalesef modern dünyada Müslüman denilince aklımıza temiz Müslüman geliyor. Bu yanlıştır. Çünkü her birimiz az ya da çok kirlendik/kirletildik. Sakalımızın olması veya başımızda başörtüsü olması bu kirliliği kaldırmaz. Sakın böyle bir vehme kapılmayalım” dedi.

Kadının haklarının yenildiği postmodern gidişata karşı koyabilmek için Müslümanların evlerine/ailelerine dönmesi gerektiğinin altını çizen Abdurrahman Arslan “Unutmayalım ki Allah Rasulü ilk vahyi aldığında evine/ailesine dönmüştür” dedi.

“İslam’da özel ve kamusal alan diye bir ayrım yoktur. İslam ahlakı tektir, Müslüman evde neyse dışarıda da odur” diyen Arslan, Müslüman zihin kirletildiği için, bugün hayata Müslümanca bakamadığımızı; artık Müslümanca bakacak bir zihni nasıl inşa edeceğimizi konuşmamız gerektiğini ve bu zihnin ayıklayıcı olmasının şart olduğunu dile getirdi.

İslami analiz’e göre Sosyolog-yazar Abdurrahman Arslan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

*Sosyolog Müslümanların dertlerine Müslümanca bakmalıdır. Müslümanların dertlerine sosyolojinin veya psikolojinin kavramlarıyla çözüm aramaya kalkmak büyük bir yanlıştır.

*Kemalist modernleşmede değişimler çok şiddetli gerçekleşmiştir. Ancak postmodernizmde değişim yumuşaktır. Postmodernizm bireylerin sakalına, cübbesine, başörtüsüne takılmaz. Postmodernizm Müslümanları nitelik olarak değiştirmeyi hedefler, nicelik olarak değil.

*Bizler modern alanda gördüğümüz şeylerin dengini İslam’da arıyoruz. Bu şekilde yol alamayız.

*Müslümanların sığınabileceği yer cemaattir. Bizler hak ettiği şekilde cemaat olamadık. Cemaat olmayı önemseyip, cemaat şuurunu kuşanmalıyız.

*İslam ümmeti postmodernizme aile ve cemaatle karşı durabilir.

*Modernlik “inşallah” kelimesinin hayattan çıkarılmasıdır.

*Dindar nesil kreşlerde, üniversitelerde yetiştirilemez. Dindar neslin yetiştirileceği yer evin içidir/ailedir.

*Bizler aileden hareket ederek bir şeyler yapmalıyız. Hareket noktamız aile olmalıdır.