Değerler eğitiminde uluslararası buluşma

Etkinlikler
Ülkemizde değerler eğitimi konusundaki arayışlara katkı sunmayı amaçlayan 2’nci Uluslararası Değerler ve Eğitimi Sempozyumu’nda farklı ülkelerdeki ahlak ve değerler eğitimi uygulamaları ta...
EMOJİLE

Ülkemizde değerler eğitimi konusundaki arayışlara katkı sunmayı amaçlayan 2’nci Uluslararası Değerler ve Eğitimi Sempozyumu’nda farklı ülkelerdeki ahlak ve değerler eğitimi uygulamaları tartışıldı. Yerli ve yabancı 100’e yakın akademisyenin katıldığı sempozyumda hoşgörü, saygı ve sorumluluk gibi değerlerin önemine vurgu yapıldı. Ensar Vakfı Değerler Eğitimi Merkezi tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile bu yıl 2’ncisi düzenlenen Uluslararası Değerler ve Eğitimi Sempozyumu’nun açılış programı dün Eyüp’teki Bahariye Mevlevihanesi’nde yapıldı. Sempozyuma İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız’ın yanı sıra yurtiçi ve yurtdışından 100’e yakın akademisyen katıldı. 16-18 Kasım tarihlerinde düzenlenen sempozyumun ilk gününde ‘Değerler Eğitiminde Ülke Deneyimleri’ ve ‘Değerler Eğitimi Üzerine Değerlendirmeler’ başlıkları ele alındı. Açılış konuşmasını yapan sempozyum başkanı Prof. Dr. Recep Kaymakcan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın son yıllarda değerler eğitimine yön verecek kararlar aldığını belirterek, "Değerler hangi durumda nasıl davranmamız gerektiğini bizlere söyleyen çoğu zaman bilgi, düşünce ve tutumlarımızdan daha fazla kalıcı etkiye sahip kabullerimiz ve inançlarımızdır. Okullarımızın varlığının nedenlerinden biri toplumun değerlerini yeni nesillere aktarma kaygısıdır" dedi.

"DEĞERLERİN ANLATILMASI YASAKTI"

Sempozyumda Amerika, Avustralya ve Almanya’daki değerler eğitimi uygulamaları anlatıldı. Avustralya’da değerler eğitiminin sistematik bir yaklaşımla eğitimi bütün süreçlerine dahil edildiği bir model olmasına öncülük eden Prof. Dr. Terry Lovat, "Önceden okullarda toplumsal değerlerin öğrencilere aktarılması yasaktı. Sadece bilimden bahsediliyordu. Ülkenin çok kültürlü yapıya kavuşmaya başlamasıyla farklı değerler görülmeye başladı. 1994’ten sonra okulların sadece akademik değil, şahsi ve sosyal gelişmeden de sorumlu olduğu söylenmeye başladı. Şuanda eğitim müfredatında değerler eğitimi var" dedi. Almanya’da din, ahlak ve değerler eğitimi konusunda önemli çalışmaları bulunan Prof. Dr. H. George Ziebertz ise, ülkesinde değerler eğitiminin anayasal bir zorunluluk olduğunu belirterek, din, ahlak gibi değerlerin okullarda ayrı bir ders olarak değil, diğer derslerin içinde öğrencilere aktarıldığını anlattı.

Sabah