Che Guevara’nın yol arkadaşının son yolculuğu

Etkinlikler
İkilinin sekiz ay süren yolculuğu ‘Motosiklet Günlükleri’ filmiyle beyazperdeye taşınmıştı. Şimdi Granado’nun külleri, isteğine uygun olarak Che ile motor üstünde geçtiği ülkelere se...
EMOJİLE

İkilinin sekiz ay süren yolculuğu ‘Motosiklet Günlükleri’ filmiyle beyazperdeye taşınmıştı. Şimdi Granado’nun külleri, isteğine uygun olarak Che ile motor üstünde geçtiği ülkelere serpilecek

Che Guevara’nın biyografisini yazan Jon Lee Anderson kitabında Alberto Granado’dan şöyle bahsediyordu:
“Ancak 1.60 boylarındaydı. Büyük bir burnu, geniş bir göğüs kafesi vardı. Bir futbolcunun bacaklarına sahipti. Espriliydi. Şarabı, güzel kızları, edebiyatı ve rugby’yi seviyordu.”

Arjantin doğumlu Alberto Granado, Ernesto Guevara’nın devrimci ‘Che’ye dönüşme sürecinin en önemli aktörlerinden biriydi. 1961 yılından bu yana yaşadığı Küba’da dün sabah doğal nedenlerle ölen Granado, Ernesto ile çok genç yaşlarda tanıştı. O sırada Guevara tıp kariyerinde ilerlemek isteyen bir öğrenci, kendisi de hevesli bir biyokimyacıydı.

İkisinin de hayatı 1951’in soğuk bir aralık akşamında değişti. Ernesto ve Alberto motosiklet üzerinde Güney Amerika’nın en ücra köşelerini keşfe çıkacak, Che’nin sonraki yıllarda ‘büyük Amerikamız’ diye söz edeceği dev kıtayı tanıyacaklardı

Yolculuk Aralık 1951’de Buenos Aires’ten başladı. Güney Amerika’nın birçok yerini dolaşan ikili, gittikleri yerlerde halkın yoksulluğuna şahit oluyor, ellerinden geldiğince tıbbi ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyordu.

Birkaç yıl önce bu yolculukla ilgili röportaj veren Granado, “İlk tanıştığımız andan itibaren çok iyi anlaştık. Politika ve dünyanın durumuyla ilgili ikimiz de aynı görüşleri paylaşıyorduk” diyordu.

Che ve Granado’nun yolculuğu

İkili yolcuklarına Buenos Aires’ten başlayıp Atlantik kıyısından Bahía Blanca, Choele Choel, Piedra del Águila, San Martín de los Andes ve Bariloche’yi geçti. Daha sonra Şili’ye, ardından da Santiago’ya gittiler. Burada La Poderosa I (Güçlü) adını verdikleri motorları bozulunca en değerli varlıklarını yolda bırakmak zorunda kaldılar.Granado 2005 yılında verdiği BBC röportajında , ‘La Poderosa’nın bozulduğu anı ‘korkunç’ diye anlatıyor: “Çok sevdiğiniz birine veda etmek gibiydi.” Motosiklet bozulunca iki arkadaş yollarına gemi, at ve kamyonlarla devam etti. Bazen otosopla, bazen yürüyerek Şili’nin, Bolivya’nın, Peru’nun köylerini, şehirlerini dolaştılar. Lima’da doktor Hugo Pesce ile tanışmaları hayatlarında başka bir dönüm noktası oldu. Cüzzam tedavisi uzmanı ve Peru Komünist Partisi lideri Pesce sayesinde Amazon nehrinin kıyısındaki San Pablo’ya gittiler, cüzzamlı hastaların tedavi edildiği kamplarda vakit geçirdiler. Pesce’nin onlara sağladığı bir salın üzerinde Kolombiya sınırındaki Leticia’ya doğru nehri aştılar. Burada bir süre futbol antrenörlüğü yapan ikili, sonrasında Bogota’ya ardından da Karakas’a geçti. Granado bu noktada cüzzamlılara yardım etmek üzere kalmaya karar verdi. Che ise tıp eğitimini bitirmek üzere Miami’ye ardından Buenos Aires’e döndü. Daha sonra 1959’da Batista’yı devirmek üzere Fidel ve Raul Castro’ya katıldı.

Che Guevara bu yolculuktan sonra seyahati boyunca not tuttuğu motosiklet günlüğüne şu satırları yazdı: “Bu deftere not alan adam Arjantin topraklarına adım atar atmaz öldü. Ben artık eski ben değilim. ‘Büyük Amerikamız’daki bu yolculuk beni hiç tahmin edemeyeceğim şekillerde değiştirdi.”

Alberto Granado, Che ile olan sıra dışı dostluğunun öyküsünü, 2005 yılında BBC’nin çektiği bir belgeselde anlattı. Bu efsanevi seyahat her ikisini de kökten değiştirmekle kalmamış, aralarında ömür boyu sürecek sıkı bir dostluğun temellerini de atmıştı. Granado, altı sene önce Küba’da BBC’ye verdiği demeçte, ölümünden neredeyse 40 yıl sonra hâlâ bir şeyler danışmak için dönüp Che’ye baktığını söyledi: “O beni asla unutmadı, ben de onu. Çok güçlü bir kişiliği vardı, onu unutmak, özellikle de benim unutmam mümkün değil.”

İki arkadaş 1942 yılında tanıştı.Granado, daha o zamandan Che’nin önemli bir insan olabileceğini sezdiğini söylüyor belgeselde: “En çok takdir ettiğim özelliği dürüstlüğü ve negatif şeyleri pozitife dönüştürme kabiliyetiydi.”

İkili her ne kadar çok yakın dost olsa da Granado, Che’yi anlatırken, onun ‘kolay’ bir arkadaş olmadığından da bahsediyor: “Che ödün vermeyen birisiydi. Onun görüşünü paylaşmaz ve ona inanmazsanız anlaşması kolay değildi.”

Granado röportajında, seyahatin ‘yoksulluk’ ve ‘zenginlik’ konusunda bilinçlendirdiğinden, ‘eşitsizlik’ konusunda gözlerinin açılmasını sağladığından da bahsediyor: “En önemlisi, yanlış ve adaletsiz olan şeylere karşı ortak bir hassasiyetimiz olduğunu keşfetmemiz oldu. San Pablo’da cüzzam hastalarıyla geçirdiğimiz hafta, Che’nin halkın doktoru olacağını anlamıştım.”

Karakas’ta birbirlerinden ayrılan ikilinin yolları, Küba Devrimi’nin ardından Che’nin 1959’da Alberto’yu Küba’ya davet etmesiyle tekrar kesişti. Granado, ‘her zaman hayalini kurduğu’ bir ülkede yeni bir yaşam kurmanın kolay olduğunu düşündü. Neden böyle hissettiğiniyse şu sözlerle anlatıyor: “Küba insanların durmadan tüketmek yerine, kendilerini bilimsel ya da sanatsal bir bakış açısıyla geliştirmek istedikleri bir yer.”

Küba Devrimi’nin ardından Granado ve Che kendi yollarına gitti. Granado, Che’nin ‘devrim yolunu seçtiğini’ söylüyor, BBC demecinde. Che’nin, fotoğrafı kupalardan tişörtlere her yerde kullanılan bir figür olması konusu açılınca ise “Söyledikleri ve düşündükleri her zaman çok kıymetliydi. Bu yüzden onun imajını kullanıyorlar” diye konuşuyor ve ekliyor: “Seyahatimiz, Küba Devrimi ve Che beni şimdiki ben yapan şeyler. Bir konuda şüphem olduğu zaman, kendi kendime ‘Ernesto ne derdi?’ diye soruyorum.”

Granado’nun vasiyetine uygun olarak cenazesi, krematoryumda yakılmak üzere Havana’ya getirildi. Tozları da Arjantin, Küba ve Venezuela’ya serpilecek.

Motosiklet Günlükleri

Hem Alberto, hem de Che yol boyunca bir günlük tuttu. Che’nin ‘Motosiklet Günlükleri’ isimli kitabı, 1992 yılında yayımlandı. Granado’nun kitabı, ilk olarak 1978’de Küba’da İspanyolca olarak basıldı. Sonraki dönemlerde her iki kitap da İspanyolca, İtalyanca ve Fransızca’ya çevrildi. Walter Selles’in 2004’te yönetmenliğini yaptığı ünlü film, ‘Motosiklet Günlükleri’ bu iki kitap temel alınarak hazırlandı.

Bu filmde Granado’yu Che Guevara’nın akrabası olan Rodrigo de la Serna ve Guevara’yı da Gael Garcia Bernal canlandırdı. Film aynı yıl en iyi orijinal şarkı Oscar’ının da sahibi oldu.

Santiago Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin kurucularından biyokimyacı Granado, ‘Motosiklet Günlükleri’ filmi çekilirken, sette danışmanlık da yaptı. 2010 Şubat’ında, ‘El Che Confía En Mí’ (Che Bana Güvendi) adlı yeni bir İspanyolca kitabın Abril yayınevinden çıkacağı haberini vermişti. Rosa María Fernández Sofía’nın kaleme aldığı kitabın, Granado ile yapılan bir dizi söyleşiden oluşacağı duyurulmuştu. [Radikal]