Son kitabına yetişmedi, yetişemedi

Edebiyat
Henüz 49 yaşındaydı, yıllardır kanserle mücadele ediyordu, cuma günü okuması vardı, son kitabı bugün matbaadan gelecekti. Dün sabah kötü haber tez duyuldu: Ali Teoman hayatını kaybetmişti. Sibel Oral&...
EMOJİLE

Henüz 49 yaşındaydı, yıllardır kanserle mücadele ediyordu, cuma günü okuması vardı, son kitabı bugün matbaadan gelecekti. Dün sabah kötü haber tez duyuldu: Ali Teoman hayatını kaybetmişti.

Sibel Oral’ın haberi;

Takvimler 14 mart 1991 tarihini gösteriyordur ve Haldun Taner Öykü Ödülü açıklanmıştır. Ertesi gün Hürriyet gazetesindeki haberde şöyle yazar: “Hiçbir eseri henüz yayınlanmayan 30 yaşındaki sekreter Nurten Ay, Türk edebiyatının en büyük ödülünü ünlü yazar Adnan Özyalçıner’le paylaştı.” Kimdi bu Nurten Ay? Ödüle değer görülen Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’nı nasıl yazmıştı ve asıl önemli olan soru, neden daha sonra hiç bir yapıt yazmadığıyla ilgiliydi. Yıllar yıllar sonra Nurten Ay’ın kim olduğu ortaya çıktı. O kişi Ali Teoman’dı. Onca yıl bunu açıklamasının nedeni ise hastalığıydı; kanser… İşte yine o hastalık dün sabah Ali Teoman’ı aldı dünyadan… Oysa daha birkaç gün önce yeni öykü kitabının çok yakın bir zamanda yayımlanacağını duymuştum, adı da Taş Devri olacaktı. Nitekim ölüm haberinin hemen ardından çalıştığı yayınevi sosyal paylaşım sitesinde şöyle bir mesaj paylaştı: “Ali Teoman, son hikâye kitabı Taş Devri’nin bugün matbaadan gelmesini bekliyordu. Yetişemedi, yetişmedi.”

Çok basit iki kelimeydi “Yetişemedi, yetişmedi” ama çok feci can yakıyordu.
 
Öykünün görevi sorular sormaktır

Ali Teoman, 1962 yılında İstanbul’da doğmuş, İstanbul Alman Lisesi’nde okumuş, yüksek öğrenimini ise İTÜ Mimarlık Fakültesi, MSÜ Mimarlık Fakültesi ve Sorbonne Üniversitesi Plastik Sanatlar Fakültesi’nde tamamlamıştı. Uzun süre Paris’te yaşayan Teoman, 1993 yılında İstanbul’a döndükten sonra, yazmaya daha çok zaman ayırabilmek amacıyla mimarlığı bıraktı ve üniversitelerde İngilizce okutmanı olarak çalıştı. Tabii bu arada öyküler ve romanlar yazdı. Öykülerinin birinde “Öykünün görevi, soruları sormaktır, yanıtları bulmaya çalışmak değil” dedi… Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’nın ardından 1993 yılında kaleme aldığı İnsansız Konağın İkonu adlı öyküsü 1992 Milliyet Öykü Ödülü Yarışması’nda ikincilik ödülünü aldı. Milliyet Sanat, Kitap-lık, Varlık gibi dergilerde eleştiri yazıları yayımlandı ve Ways Of Leaving adlı öyküsüyle Descant dergisinin özel sayısında yer aldı.

İşte size bir hayat hikâyesi… Doğulan kent, okunan okullar, meslekler vs… Her şey herkesin yaşayacağı ve yaşadığı gibi… Hayat hikâyesi dediğin nedir bilinmez aslında ama bildiğimiz hayatın hep geçip gittiği, sonra da bittiğidir.

Bu hikâyede önemli olan da Ali Teoman’ın o geçip giden hayatta ve ondan geriye kalacak olan en muazzam şeyin edebiyattaki duruşu, ağırlığı ve hafif tebessümü olmasıdır… Artık aramızda olmayan Ali Teoman’ın Taş Devri adlı son öykü kitabı önümüzdeki günlerde YKY etiketiyle raflarda olacak… İştahla sayfalarını çevireceğiz yeniden ve yerinden… Ha, bu arada Nurten Ay olan Ali Teoman da aslında mahlas bir isimdir, gerçek adı Ali Tataroğlu’dur ama tüm bunların hiçbirinin hiç mi hiç önemi yoktur. Ve son bir şey daha: cuma günü okuması vardı Teoman’ın… O gün oraya gitmeyi planlayanların içinde ise bir buruk acı kaldı. Ali Teoman’ın cenazesi “işte o cuma” günü Bebek Camii’nde öğle namazından sonra toprağa verilecek… [Taraf]

Yapıtları:

Öykü

Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı (Nurten Ay adıyla 1991: Ali Teoman adıyla 2007)
İnsansız Konağın İkonu (1993)
Pervaneler (1998) (Yapı Kredi Yayınları)
Aşk Yaşama Çok Uçuk (2006)
Taş Devri (2011) (Yapı Kredi Yayınları)

Roman

Uykuda Çocuk Ölümleri (Konstantiniyye Üçlemesi I, 2002) (Yapı Kredi Yayınları)
Bir Garip Cindi Zümrüdüanka (2005)
Karadelik Güncesi (Konstantiniyye Üçlemesi II, 2007)
Eşikte (2008: Fransızcaya çevrildi: Actes Sud)

Anlatı

Café Esperanza (2010, Fransızca yayımlandı)

Günce

Gezgin Günce – Britanya Defterleri (2011)