Kenan Işık’tan Şiir Kitabı

Edebiyat
Tiyatro sanatçısı Kenan Işık’ın seçtiği şiirler, Çöl adıyla Turkuvaz Kitap tarafından yayımlandı. Işık’ın derlediği seçkide, Yunus Emre’den Mevlana’ya, Ahmed Arif’ten N&a...
EMOJİLE

Tiyatro sanatçısı Kenan Işık’ın seçtiği şiirler, Çöl adıyla Turkuvaz Kitap tarafından yayımlandı. Işık’ın derlediği seçkide, Yunus Emre’den Mevlana’ya, Ahmed Arif’ten Nâzım Hikmet’e, William Shakespeare’den Vyaçeslav İvanov’a uzanan 71 şairin 107 şiiri bulunuyor. Seçkiye bir de CD eşlik ediyor. Kenan Işık’ın sesinden 12 şiirin yer aldığı CD’ye Funda Arar, Zara, İzel ve İstanbul Devlet Opera ve Bale Korosu vokalleriyle renk katmış.

Biz de Kenan Işık’la şiirle olan ilişkisinden Çöl ’e, seçkiyi hazırlarken uyguladığı kriterlere ve yaşadıkları zorluklara geniş bir yelpazede söyleştik…

Kitaba gelmeden önce şiirle ilişkinizden başlamak istiyorum. Nasıl başladınız şiir okumaya?

İlkokul ikinci sınıftaydım. Müsamereler olurdu. 10 kasımlarda, bayramlarda. O zaman başladım şiir okumaya, o gün bugündür devam ediyorum. Çok değişik yerlerde şiir okudum. Ortaokula giderken öğretmenim beni çağırırdı, “Gel şiir oku da, şunlar nasıl şiir okunur görsün” derdi. Tiyatro da şiirin yanında olan bir şey. Galiba bu biraz verili bir şey. Yani genetiğinizde olan bir şey.

Derleme şiir kitabı projesi nasıl oluştu peki?

Turkuvaz’ın yönetmeni İlknur Hanım vardı. Onun fikriydi. İkna etti beni, ben de “Olabilir” dedim. Çünkü zor bir şey bu. Şiir, o kadar göreceli ki kişiden kişiye, kültürden kültüre, birikimden birikime değişen bir şey. “Bu, iyi bir şey olmayacak; şiir çok özel bir şey, yazanla okuyan arasında çok özel bir alan” diye düşünüp çok uygun olmayacağına karar verdim ilk önce. Bir de şiir çok gündemde olan ama alıcısı olmayan bir sanat alanı. Benim de sanatın göbeğinde olduğunu düşündüğüm bir alan, sanatın asıl kaynağı bana şiirmiş gibi geliyor. İnsanı değişik yerlere çeken, hayal gücünü zenginleştiren, hayata bakışını değiştiren; çünkü sarsıntı yaratan bir şey.

Sanat, genelde de öyledir; bir roman okuduğunuz zaman ya da bir tiyatro oyunu izlediğinizde etkilenirsiniz, bir sarsıntı yaşarsınız. Şiirde de böyle ikili bir ilişki vardır. Şiirle okuyan arasında. Böyle bir tereddütüm oldu, fakat kabul ettim. Sonunda, proje aldı başını başka yerlere gitti. Amiyane tabirle ‘business’ dedikleri, günümüzde sanatı da kuşatmış olan bu anlayış da işin içine girdi. Ama pek fazla ödün vermek de istemedim. Tamam, popüler şiirler, herkesin bildiği şiirler, ama kitabın içine pek bilinmeyen şiirleri de koydum.

haber 365