Almanların Nobel Şaşkınlığı…

Edebiyat
Alman basını Herta Müller’in Nobel Edebiyat Ödülü’ne hak kazanmasını bugün manşetten verdi. Frankfurter Allgemeine gazetesi, ‘Mürekkeple gölgeleri kovmak’ başlıklı haberinde, M...
EMOJİLE

Alman basını Herta Müller’in Nobel Edebiyat Ödülü’ne hak kazanmasını bugün manşetten verdi.

Frankfurter Allgemeine gazetesi, ‘Mürekkeple gölgeleri kovmak’ başlıklı haberinde, Müller’in ödül almasının gerçek bir sürpriz ve sansasyon oldugunu yazıyor. Akademinin bu kararının daha çok edebi olduğu ama siyasi bir sinyal de içerdigine dikkat çeken gazete, ”Daha aydınlatıcı bir seçim olamazdı” diyor.

‘SÜRPRİZ BİR KARAR’

Süddeutsche Zeitung da Nobel Edebiyat Ödülü‘nün Herta Müller’e verilmesini sürpriz bir karar olarak yorumluyor. Akademinin bu ödülü verirken, edebiyattan çok dünya kavramını dikkate aldığını ifade eden gazete, bunun bir ilk olduğunu yazıyor.

Gazete Romanya’da doğan Müller’in, komünist diktatörlüğün, kovuşturma ve sürgünle geçen bir hayatın acılarını simgeledigini vurguluyor. Gazete, Müller’in sözlerini başlığa taşımış: ”En çok, açlık durmadan yer”

‘BİR DİL MUCİZESİ’

Frankfurter Rundschau ise Müller’i başlığı ile tanımlıyor; ‘Bir dil mucizesi’. Gazete Nobel komitesinin kararını, akıllıca, cesur, zevkli, siyasi olarak hassas ve mutluluk verici bir karar olarak değerlendiriyor.

Komitenin ödülü gerekçelendirirken kullandığı ‘şiirin yoğunluğu ve nesrin açıklığını kullanarak yurtsuzların dünyasını betimleme yeteneği’ sözlerine dikkat çeken Frankfurter Rundschau, bununla Romanya‘daki rejimin yazarın hayatını nasıl cehenneme çevirdiğinin anlatıldığını ifade ediyor. Gazete, Müller‘in gizli servisle çalismayı reddettikten sonra nasıl eziyete ugradığını anlatıyor ve ekliyor: Müller, eserlerinde bugünü de değerlendiriyor.

‘GÖÇÜN YAZARI’

Die Tageszeitung TAZ gazetesi de konu ile ilgili habere, ‘Göçün yazari’ başlığını atmış. Son 10 yıl içinde Nobel Edebiyat Ödülü’nün 3. kez Alman diline verildiğini hatırlatan gazete, bunu Alman edebiyatının ‘fazla satmayan, sıkıcı bir edebiyat’ yaftasından kurtulmuş olduğunun göstergesi olarak degerlendiriyor.

TAZ, Müller‘i Alman bir yazar olarak nitelendirmemek gerektiğini savunuyor ve yazarın, daha çok yurtsuz olarak nitelendirilebilecek hayatından kesitler veriyor.

‘KORKUNÇ MİRAS’

Die Welt gazetesi de Müller‘in geçmişinde sadece komünizm değil faşizmin de var olduğunu vurguluyor. Müller’in babasının bir Nazi subayı olduğunu hatırlatan gazete, komitenin bunu saklamadığı, aksine yazarın bu korkunç mirasını yazı yazması için motivasyon olarak gördüğünü belirtiyor.