Yeraltından Notlar

Kitap
Başta Camus olmak üzere pek çok varoluşçu yazarın yolundan yürüdüğü, Kafka’nın Dönüşüm’üne ilham veren büyük yazar Dostoyevski… “Baylar, fazla bilinçli olmak bir hastalıktır. ...
EMOJİLE

Başta Camus olmak üzere pek çok varoluşçu yazarın yolundan yürüdüğü, Kafka’nın Dönüşüm’üne ilham veren büyük yazar Dostoyevski…

“Baylar, fazla bilinçli olmak bir hastalıktır. Gerçek, tam bir hastalıktır. Sıradan bir bilinç, insanın yaşamı için fazlasıyla yeterlidir. Yani şu şanssız on dokuzuncu yüzyılımızın gelişmiş insanına, gerekli olan bilincin yarısı, hatta dörtte biri bile yeterlidir…”

“Her roman aslında bir otobiyografidir” diyor André Malraux… Yeraltından Notlar’ı okurken bu sözlerin gerçek olmasını umuyorsunuz. “İki artı iki beş eder” ya da “Kırkından sonra yaşamak ahlaksızlıktır.”  diyen yazarın başkaldırısını, yaşadığı dönemde yüksek sesle söylediği günlük konuşmalarını hayal ediyorsunuz…

Kendini “hasta bir kişi” olarak tanımlayan başkarakterin elli sayfaya varan muhteşem monoloğu ile başlıyor Yeraltından Notlar… Dostoyevski bu eserinde bir anti-karakter yaratır ve kahraman tanımının karşıtı ne varsa, bu karakterde özellikle bir araya getirir. Hasta bir kişi, roman boyunca 19. yüzyıla umulmadık açılardan bakarak derinlemesine ve duru bir dille sorgular. Tüm anlatılanların içinde kaybolmuş birey zıtlıklarla dolu dünyanın yabancılaşmaya ve toplumun düşmanlığına ittiği küçücük bir kum tanesidir. Dostoyevski, Yeraltından Notlar’da, korkaklığın adını “ölçülü davranmak” olarak değiştirmeden, insanın kendini olduğu gibi kabullenmesiyle ilgili çarpıcı saptamalar yapıyor. Bir akşam yemeğinde buluşulan eski dostların talihsiz sözleriyle başlayan buhran, farkındalık yaratan bir toplum-ahlak sorgusuna dönüşüyor…

Yıllar sonra hâlâ bir solukta okunan bu sıradışı klasik, varlığını çözmek isteyen ve kendi yeraltı dünyasını keşfe hazır her okurun yol göstericisi.