Karakoç’u sevmek için 8 neden

Kitap
Fikirleri, şiirleri ve düşünce dünyasına kattıklarıyla ufuk açıcı bir konuma sahip olan Sezai Karakoç’un 80. doğum günüydü dün. Şahin Torun, Karakoç’u sevmek için nedenleri sıraladı.  ...
EMOJİLE

Fikirleri, şiirleri ve düşünce dünyasına kattıklarıyla ufuk açıcı bir konuma sahip olan Sezai Karakoç’un 80. doğum günüydü dün. Şahin Torun, Karakoç’u sevmek için nedenleri sıraladı.
 

DİRİLİŞ FİKRİYATININ BABASI SEZAİ KARAKOÇ 80 YAŞINDA

1- ‘Çok büyük, en azından medeniyet kadar büyük bir kaygısı olduğu için… Kaygısını paylaşamadığımız, yalnızlığında ve sessizliğinde bile büyük bilgiler öğrendiğimiz, kır saçlı bir büyük dev olduğu için severiz Sezai Karakoç’u…’ Akademisyen ve yazar Şahin Torun, böyle tanımlıyor edebiyatımızın zirve isimlerinden biri olan Sezai Karakoç’u. Torun, usta şairin 80. doğum gününü kutlamak üzere dunyabizim.com’da bir yazı kaleme aldı ve Karakoç’u sevmek için nedenleri sıraladı. İşte o yazıdan tadımlık notlar:

2- Bizden biri, Diyarbakırlı, Doğulu bir bilge olduğu için severiz Sezai Karakoç’u. Doğunun da, batının da, kuzeyin de, güneyin de her şeyden önce ve kesinlikle Allah’ın olduğunu bilerek ve söyleyerek kendi yerini belirlediği için, kendi şiirini kendi sedasından çok aksisedasından kurup çıkardığı için severiz onu.

3- Derin derin susarak onca şey söylediği için severiz Sezai Karakoç’u. Hepimizi esir alan bir zaman içinde, hem zamanın içinde hem de bizden farklı olarak ötesinde durabildiği için, hiç birimizin beceremediği biçimde sustuğu, susabildiği için severiz. Aşkı hep sözden önde, sözden ileri bildiği için severiz.

4- ‘Abdullah’ olduğu için severiz Karakoç’u. ‘Ümmet-i Muhammed’den olduğu için severiz. Hep bir kıyam halinde olduğu için, hep bir uyarı üzere durduğu için, bizi ahiret ile uyardığı için, hayatı hediye olarak gördüğü için severiz.

5- Bize hep bir tevekkülü hatırlattığı için…

6- Yerini yurdunu asla belirleyemeyeceğimiz bir meteor gibi yanıp tutuşarak can evimize düşmek istediği için severiz.

7- Hızırla Kırk Saat (1967), Taha’nın Kitabı (1968), Gül Muştusu (1969) gibi bizi göç ettiğimiz halsizlik yurdundan alıp diri iklimlere çağırdığı o güzelim şiirleri yazdığı için…

8- Hiç çığırmadan, hepimizi bir hürriyete çağırdığı için severiz Sezai Karakoç’u. Bir hürriyet âşığı olduğu için, hep yeniden bir Diriliş’e çağırdığı için, istesek de istemesek de bir gün muhakkak dirileceğimizi ve ancak o gün hür olabileceğimizi söyleyen bir sese sahip olduğu için severiz.

Star Gazete