Bond’un Bir Ayağı 21. Yüzyılda

Kitap
James Bond romanı Carte Blanche’ı yazan romancı Jeffery Deaver, kitabın tanıtımını Londra’da yaptı. Bir MI6 tizizliğiyle planlanan organizasyonda, Amerikalı yazar, kitabın ilk kopyasını, L...
EMOJİLE

James Bond romanı Carte Blanche’ı yazan romancı Jeffery Deaver, kitabın tanıtımını Londra’da yaptı. Bir MI6 tizizliğiyle planlanan organizasyonda, Amerikalı yazar, kitabın ilk kopyasını, Londra’da St. Pancras İstasyonu’nun çatısından iplerle aşağı inen bir Royal Marines birliğinden aldı.

Günümüzde geçen Deaver’ın romanı, salı günü yayımlanacak ve James Bond maceralarının yazarı Ian Fleming’in doğum günüyle aynı tarihe denk getirilecek. Fleming, şayet yaşasaydı, 28 mayısta 103’üncü doğum gününü kutlayacaktı.

Fleming’in yeğeni aktris Lucy Fleming, düzenlenen programda, dayısının kahramanı James Bond’u Jeffery Deaver’ın 21’inci yüzyıla aktarma tarzından memnuniyet duyacağını söyledi. Deaver ise yaptığı açıklamada, Carte Blanche’ın taklit olmadığını, Ian Fleming’in ikonik karakterini aldığını, onu gençleştirdiğini ve zavallı çocuğun bu şekilde romanına girdiği söyledi.
 
Tanıtımda piyasa kuralları işledi

61 yaşındaki yazar, St. Pancras International’da düzenlenen organizasyona kaputunda 007 yazılı kırmızı bir Bentley’le geldi. Deaver’a 1960 model BSA motorsiklet üzerinde Chesca Miles isimli foto model de eşlik etti.

Jeffery Deaver, Bond mirasını devralan ilk yazar değil aslında. Sebastian Faulks ve John Gardner, Ian Fleming’in 1964’teki ölümünden sonra, resmî olarak onaylanan Bond romanları yazan romancılardan sadece ikisi. Fakat Deaver, ilk kez Fleming’in karakterini 2011 yılına taşıyan yazar oldu. Carte Blanche adlı romanda, Bond, Kraliyet Donanması’nın ihtiyat birliğinde çalışıyor ve gizli servise girmeden önce Afganistan’a gidiyor.

Romanın ilk bölümünde, Bond Sırbistan’daki bir hedefi dinlemek için cep telefonu uygulaması kullanıyor. “Filmlerde Bond biraz araç gereç merkezli oluyordu. Fleming, aslında ona nispeten daha az araç gereç veriyordu. Ben de o yolu takip ettim. Bu günlerde benim cep telefonum 1950’li yılların ortalarındaki en iyi bilgisayardan daha gelişmiş,” diyen Deaver, “Genç bir adamın çok yıllar önceki rüyaları ve isteklerinin dönüp dolaşıp aynı yere geleceğini kim düşünürdü ki” şeklinde konuştu.
 
Kitapları 20 milyondan fazla sattı

Yazar, James Bond romanını ilk okduğunda sekiz yaşındaymış. Kendini bir Bond bağımlısı olarak tanımlayan Deaver, ilk romanını 11 yaşında yazmış. Ama, bir Sovyet bombacısını kaçırmak için Sovyetler Birliği’ne sızan İngiliz ajanının hikâyesini anlattığı bu romanı yayımlanmamış. 28 romanı dünya çapında 20 milyondan fazla satan Deaver, 18 ay önce Bond’un mirasını sürdürmesi için kendisine yapılan teklifi kabul etmiş. Deaver, yayıncılık endüstrisinin James Bond, Dracula, Peter Pan ve Sherlock Holmes gibi ünlü karakterleri niçin geri getirmek istediğini ise şu şekilde açıklıyor: “Endüstri her zaman bunun piyasa güdümlü bir iş olduğunun farkındaydı. Ticaret kimsenin ağzına almak istemediği kirli bir sözcük, fakat bu bir ticaret. Da Vinci, Michelangelo, Mozart, Beethoven, para karşılığında yazdı, bu onlar için bir işti. Kitaplar da bundan farksız ve biz de okuyucuya istediği şeyleri vermeye dikkat etmeliyiz.” [BBC]