İstanbul 31. Tüyap Kitap Fuarı, 4 günde yaklaşık 250 bin okuru ağırladı. Bu yılki teması ‘Çocuk ve Gençlik Edebiyatı’ olan fuarın onur konuğu ise Türkiye’de çocuk edebiyatının gelişmesine önemli katkıları olan Gülten Dayıoğlu’ydu. Fuar süresince yoğun ilgiyle karşılaşan Dayıoğlu, çocuk edebiyatında yazarların ‘çocuk gerçekliği’nin farkında olması gerektiğini söyledi.
YANLIŞ KELİMENİN ETKİSİ MEZARA DEK SÜRER
Herkesin çocuk kitabı yazmayı kolay zannettiğini belirten Dayıoğlu şöyle konuştu: Öyle bir sorumluluk ki bu, yanlış bir şey yazıp çocuğun belleğine bir zararlı tohum ekerseniz, onun etkisini mezara kadar değiştiremezsiniz. Yıllarca kendimi eğitip geliştirerek günümüz çocuklarının ilgi alanlarına giren kitaplar yazmaya çabaladım. Doğrusu bu çabalarım da boşa gitmedi. Yazdığımı 6 kere okumadan yayınevine teslim etmem. Bir kelime bile beni tedirgin eder. Çünkü okurumun o sözcüğü yanlış haliyle belleğine aktarmanın vebalini taşımak bana zor gelir. Romanların tümü için nasıl hep tetikte olduğumu artık siz düşünün…’
Öykünün dili yaş düzeyine uygun olmalı
Dayıoğlu, çocukların öğütten hoşlanmadıklarını belirterek genç yazarlara şu tavsiyelerde bulundu: Öykünün sağlam cümlelerle ve yaş düzeyine uygun olarak kurgulanması gerek. Dil dağarcığı her çocukta aynı değildir. Çocuğun yaşı, algılama ve kavrama kapasitesi görmezden gelinmemek koşuluyla çocuk kitaplarında her konu işlenebilir.
İyi yazarlar çalakalem yazmaz
Nitelikli yazar sayısının günümüzdeki azlığına değinen Gülten Dayıoğlu, bunun normal olduğunu belirterek şunları kaydetti: Nitelikli kitap yazma amacındaki yazarlar sorumluluklarının bilincindedir. Çalakalem kitap yazamazlar. Buna ne vicdanları elverir ne de estetik kaygıları. Her çocuk romanı benim en az 1 yılımı alıyor…
YeniŞafak