Namaz günahları döker

İslam
Nihat Hatipoğlu’nun Sabah gazetesindeki yazısı… Peygamberimiz (sav) Mirac’a çıktığı gece, namaz emrini almıştır. En yüce mekânda, en yüce ibadet emrini alan Hz. Peygamber sahabesine ...
EMOJİLE

Nihat Hatipoğlu’nun Sabah gazetesindeki yazısı…

Peygamberimiz (sav) Mirac’a çıktığı gece, namaz emrini almıştır. En yüce mekânda, en yüce ibadet emrini alan Hz. Peygamber sahabesine beş vakit namazın nasıl kılınacağını bütün ayrıntılarıyla anlatmıştır.

Namaz en önemli ibadet sayılmıştır. Çünkü namaz, hiçbir ibadette olmayan birçok ayrıntıyı bir anda, bir arada bulunduruyor. Bunları kısaca şöyle sıralayabiliriz:

1 – Abdest: Namaz kılmak için öncelikle abdestli olmanız gerekir.

2 – Kâbe – Kıble: Namaz kılmak için Kâbe’ye yönelmeniz şart.

3 – Kur’an-ı Kerim: Namaz kılmak için Kur’an-ı Kerim’den bir şeyler okumanız gerekir.

4 – Örtünme: Namaz kılabilmek için setr-i avret dediğimiz vücudun belli yerlerini örtmek gerekir. Bu kadın ve erkek için farklıdır. Kadın için yüz, eller ve ayaklar hariç tüm vücut, erkekler için ise diz kapağı ile göbek arasıdır.

5 – Secde: İki rekatlık bir namazda dört kere secde edersiniz. Bir mümin için secde büyük bir ibadettir. Çünkü kulun Yüce Allah’a en yakın olduğu an secdedeki anıdır. Orada bütün perdeler aralanır. Kul, Rabbi ile baş başa kalır. Hadiste şöyle buyurulur; “Allah secde yerini ateşe haram kılmıştır.”

6 – Oruç: Namaz dolaylı olarak içinde minyatür bir oruç ibadetini de barındırır. Çünkü kişi namaz esnasında bir şey yiyip içemez. Sanki bir tür -bir an için- oruç tutar. Daha doğrusu ona orucu hatırlatır bu hal.

7 – Tefekkür hali: Namazda kalbi Yüce Allah’tan gayrisinden uzak tutmak lazım. Kalbi gayriden boşaltıp, sahibine tertemiz bırakmak lazım. Kişi bu hali namazda yaşar.

8 – Huzurda olma hali: Namazda kişi Rabbin huzurundadır. Huzura kabul edilmiştir. Derdini açar Rabbi’ne. Halini arz eder. Sıkıntısını dile getirir. Çünkü en yüce olan büyük zat lütfetmiş ve onu huzuruna almıştır.

“KEŞKE BİR DE GECE NAMAZI KILSA”

Abdullahİbn-i Ömer (ra) anlatıyor: Sahabeden biri rüya gördüğünde mutlaka onu Rasûl-i Ekrem’e anlatırdı. Buna imrenir ve içimden “Keşke ben de bir rüya görsem ve Resûlullah’a anlatsam.” derdim. Bir gün mescitte uyumuşken rüyamda, iki melek beni alıp doğruca cehenneme götürdü. Cehennem, kuyu duvarı gibi taşla örülmüştü. Gördüklerimden korkarak “Cehennemden Allah’a sığınırım” diye bağırdım. O sırada bir melek gelip “Korkma!” dedi. Elimde kalın ipek parçası gibi bir şey vardı. Onunla cennetin neresine işaret etsem, oraya doğru uçuyordum. Rüyamı eşi Hafsa ablama anlattım. O da O’na söyledi. Bunun üzerine Efendimiz “Abdullah ne iyi adam! Keşke bir de gece namazı kılsa!” buyurdu.

BÜYÜKLERİN DUALARI
Ma’ruf-u Kerhi’nin duası
Dinimiçin, dünyam için, beni ilgilendiren meselelerim için kerim olan Allah bana kafidir. Bana zulmedenden daha kuvvetli bulunan alim olan Allah bana yeter. Bana kötülükle yaklaşanın belini kırabilecek derecede şiddet ve kuvvete sahip olan Allah bana kafidir. Rahim olan Allah ölüm anında bana kafidir. Kabirde sorguya çekildiğim anda Allah bana kafidir. Hesap zamanında Kerim olan Allah bana kafidir. Mizanın yanında latif olan Allah bana kafidir. Sıratın yanında, kadir olan Allah bana kafidir. Allah bana kafidir. İlah ancak O’dur. O’na yaslanırım. O büyük arşın sahibidir.
BİR AYET
De ki: “Peygamber olarak gelen ilk insan ben değilim ki! Dünya hayatında benim ve sizin başınıza neler geleceğini bilemem. Ben sadece bana ne vahyediliyorsa ona uyarım. Çünkü ben açıkça uyaran bir elçiden başka bir şey değilim.”(Ahkaf, 9)

BİR HADİS
İmam, ‘amin’ dediği zaman siz de ‘amin’ deyiniz. Çünkü kimin ‘amin’ demesi, meleklerin ‘amin’ demesi vaktine denk gelirse, o kişinin geçmiş günahları bağışlanır. (Buhari, Ezan 111)

yazının devamını okumak için…