Ağrı Müftüsü İzani Turan, kurban kesen iki ailenin birbirine kurban eti göndermesinin ibadete hile karıştırmanın kapısını araladığını bildirdi.
Müftü Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurbanın, Allah’a yakın olmak için kesildiğini belirterek, kurban kesmenin tek gayesinin sadece Allah rızasını kazanmak olduğunu, kurbanın et, gösteriş ya da ticaret aracı olmaması gerektiğini söyledi.
Kurbanın, mali bir hükümlülük olduğunu ifade eden Turan, kurban kesmenin de Allah’ın verdiği nimetlere bir şükür simgesi, yardımlaşma ve dayanışma vesilesi olduğunu kaydetti.
– “Kurban Bayramı et depolama bayramı değildir”
Kurban etinin, 3’te birinin aile fertlerine, 3’te birinin fakir fukaraya ve 3’te birini de misafirlere ikram edilmesi gerektiğini belirten Turan, şöyle devam etti:
“Kurban etinin mümkün olduğunca çok az bir kısmını ev halkı için ayırmak lazım. Çünkü kurban kesme imkanına sahip olan biri kasaptan et alma imkanına da sahiptir. O yüzden kurban etlerini et almaya gücü yetmeyenleri bulup onlara dağıtmalıyız. Yoksa et depolamak için kurban kesmeyiz. Kurban bayramı, et depolama bayramı değildir. Kurban Bayramı, et bayramı değildir. Kurban, Allah’a yakınlık anlamındadır. Allah’ın verdiği nimetlere şükretmenin bir simgesidir. Kurban etlerinin büyük bir kısmının fakir fukaraya dağıtılması gerekirken günümüzde artık kurban etleri daha çok varlıklılar arasında dönüp dolaşan bir hal almış. Kurban kesen iki ailenin birbirine kurban eti göndermesi doğru değildir. Bu zımnen ibadete hile karıştırmanın kapısını aralamaktır.”
Turan, Kurban Bayramının paylaşma bayramı olduğunu belirterek, “Şimdi günümüzde şöyle bir uygulama var, kurban kesen biri kurbanını kurban kesen diğer aileye de gönderiyor, o ailede ona gönderiyor. Böylece zımnen ibadette bir hile yolunun kapısı aralanmış oluyor. Yani herkes yine kesmiş olduğu kadar ete sahip oluyor. Bu da kurban etinin zenginler arasında dönüp dolaşması anlamına geliyor. O zaman fakir fukaraya kim bakacak. Bu kurbanın hükmüne aykırıdır. Kurban, et yemeye hasret kalan, kurban kesecek gücü olmayanlara dağıtılmalıdır. Bu paylaşım, zenginler arasında değil, zenginlerin yoksullarla paylaşımı olmalıdır” şeklinde konuştu.
– “Kadınlar da kurban kesebilir”
Kurbanlık hayvanın kesimi sırasında kesme kurallarına dikkat etmek gerektiğini ifade eden Turan, “Kurbanı, kadın da erkek de kesebilir. Önemli olan kişinin ibadet yönüne inanmış olmasıdır. O şuurla kesmesidir. Besmeleyi çekerek, kurban kesme şuuruyla hareket ederek kesmelidir. Kesilen bir hayvanın üzerinden besmeleyi asla unutmamamız lazım. Kurban kesme şartlarını yerine getiren kadınlar da kurban kesebilir elbette” dedi.
– “Kredi kartı ile kurban alınabilir”
Kurbanın, taksitle alınmasının doğru olmadığını ifade eden Turan, kurbanın mali bir ibadet olduğunu anımsatarak, mali güce sahip olmayan vatandaşların borç veya taksitle kurban kesmelerinin doğru olmadığını söyledi.
Kurban kesmeye maddi imkanı olmayan vatandaşların kendilerini zor duruma sokmamaları gerektiğini vurgulayan Turan, şunları kaydetti:
“Allah verdiği imkanın karşılığını ister. Eğer bu imkanı bize vermemişse bunun bir karşılığı için de bizi mükellef kılmaz. Taksitle kurban kesilmez. Kredi kartı ile kurban almak caizdir bir problem yok. Rabbimiz, bize gücümüzün yetmeyeceği bir mükellefiyet yüklememiş. Kurbanın bedeli diye bir şey yoktur. Kurbanın kendisi vardır. Kurban, kurbanlık hayvanların olmasıyla kurbandır. Aksi takdirde para vererek, kurban yerine geçsin demek yanlıştır. Çünkü verilen bu para sadaka yerine geçer. Kurban sadece teferruattı ile belirlenen kurbanlık hayvanların kesimiyle olur. Parayla asla olmaz. Tabi vekaletten kurban vermek bunun dışındadır. Örneğin bir hayır kurumuna kurbanlık hayvan alımı için para verilebilir.”
AA