KUR’AN VE SÜNNET BİR BÜTÜNDÜR konulu 22 Mart 2019 Cuma Hutbesi Diyanet Türkiye Geneli

İslam
KUR’AN VE SÜNNET BİR BÜTÜNDÜR Aziz Müminler! Okuduğum   âyet-i   kerimede   Cenâb-ı   Hak   şöyle buyuruyor: “Kim Allah’a ve Peygambere itaa...
EMOJİLE

KUR’AN VE SÜNNET BİR BÜTÜNDÜR

Aziz Müminler!

Okuduğum   âyet-i   kerimede   Cenâb-ı   Hak   şöyle buyuruyor: “Kim Allah’a ve Peygambere itaat ederse, işte            onlar,   Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerle, sıddıklarla, şehitlerle ve iyikimselerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!”1  Okuduğum hadis-i şerifte ise Resûl-i Ekrem (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Sözün en güzeli Allah’ın  Kitabı’dır. Rehberliğin  en  güzeli  ise Muhammed’in rehberliğidir.”2

Muhterem Müslümanlar!

İnsanoğluna  karşı  çok  merhametli  olan  Rabbimiz, onu  dünya  hayatında  yalnız  ve  desteksiz  bırakmamıştır. Kullarına   doğru   yolu   göstermek   üzere   peygamberler göndermiş, hidayet rehberi kitaplar indirmiştir. İlk insan ve ilk  peygamber   Hz.   Âdem  ile   başlayan   peygamberlik vazifesi  hâtemü’l-enbiyâ  Muhammed  Mustafa  (s.a.s)  ile sona   ermiştir.   Hz.   Âdem   ile   başlayan   ilâhî   mesaj, Peygamberimize indirilen Kur’an-ı Kerim’le taçlanmıştır.

Kıymetli Müminler!

Kur’an-ı  Kerim,  Allah  tarafından  bütün  insanlığa gönderilen   son   ilâhî   hitaptır.   Cenâb-ı   Hakkın   sözü, kelâmıdır. Okunması ibadet olan Kitâp’tır. Hak ile bâtılı, doğru  ile  yanlışı,  helal  ile  haramı  birbirinden  ayıran Furkân’dır. Ruha ve bedene şifa, ahlâkî hastalıkları tedavi eden  devadır.  Dünya  ve  ahiret  mutluluğunun  yollarını gösteren   hüdâdır.   İnsana   yaratılış   gayesini   hatırlatan Zikir’dir.

Muhterem Müminler!

Sünnet, Sevgili Peygamberimizin hayat tarzı, sözleri, fiilleri  ve  onaylarıdır.  Kur’an,  bize  imanı  ve  yalnızca Allah’a kul olmayı emretmiş; sünnet, imanın hakikatlerini öğretmiştir. Kur’an, bize imanımızın gereği olan ibadetleri emretmiş;   sünnet,   bu   ibadetleri   nasıl   yapacağımızı göstermiştir. Kur’an, bize güzel ahlâkı emretmiş; sünnet ise erdemli bir hayata model olmuştur.

Değerli Müslümanlar!

Peygamber  Efendimiz  (s.a.s),  âlemlerin  Rabbinden aldığı   vahyi   insanlara   hem   tebliğ   etmiş   hem   de açıklamıştır.   Onun   güzide   yaşantısı,   Allah’ın   rızasına uygun yaşayan iyi bir Müslüman olmak için önümüzdeki en  güzel  örnektir.  Şu  geçici  dünyada  ve  kalıcı  ahiret yurdunda                huzura            ermek              istiyorsak,                    tek            çaremiz Peygamberimizin sünnetine uymak, onun gibi yaşamaya, onun     gibi     düşünmeye    ve     onun     gibi     davranmaya

çalışmaktır.  Kur’an-ı  Kerim’de  bu  durum  şöyle  ifade edilmiştir:  “Andolsun,  Allah’ın  Resûlünde  sizin  için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ıçok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır.”3

Kıymetli Müslümanlar!

Resûl-i Ekrem Efendimiz, O’na peygamberlik görevi veren  Rabbimizin  kontrolü  altında  yaşamış,  bir  insan olarak  kimi  zaman  en  küçük  bir  hata  işlediğinde  bile Rabbimiz    tarafından         hemen              uyarılmıştır. Kur’an’ın ifadesiyle  Peygamberimiz  (s.a.s)  asla  heva  ve  hevesine göre konuşmamış, vahye uymuştur.4  Ashâb-ı kirâm onun mübarek  sözlerini  ve  davranışlarını  büyük  bir  dikkatle izlemiş ve derin bir hassasiyetle genç kuşaklara aktarmıştır.

Kur’an ve sünnet ayrılmaz bir bütündür. Dinimizin esasını teşkil eden Kur’an’ı, Peygamberimizin sünnetinden ayrı  düşünmek  imkânsızdır.  Kur’an  ile  sünnet  arasına mesafe  koymak,  “Kur’an  bize  yeter”  diyerek  sünnetin dindeki yerini hafife almak, Peygamberimizden bize ulaşan sahih bilgi hakkında şüphe uyandırmak, iyi niyetten uzak büyük bir vebaldir. Zira Kur’an’a iman eden Müslüman toplumların             geleneği   sünnet   ile                         yoğrulmuş,                İslam medeniyetinin     temelleri     Kur’an     ve    sünnet     üzerine kurulmuştur. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s) Veda Hutbesi’nde şöyle    buyurmuştur: “Size      iki      şey bırakıyorum,      onlara      sımsıkı     sarıldığınız      sürece yolunuzu aslaşaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir”5

Aziz Müminler!

O halde Yüce Kitabımız Kur’an’a sımsıkı sarılalım ve onun emri üzerine Sevgili Peygamberimizin sünnetine uyalım.  Dinimizi  en  doğru  şekilde  öğrenme  ve  yaşama konusunda Kur’an’ın rehberliğinden ve sünnetin izinden ayrılmayalım. Kur’an ve sünneti birbirinden ayırarak din istismarına kapı aralayanlara, şöhret ve çıkar devşirmeye çalışanlara karşı uyanık olalım. Sünneti bugünlere taşıyan hadis  külliyatımızın  güvenilir  olmadığını  iddia  eden  bir zihniyete  asla        itibar                 etmeyelim.   Sahih    sünneti Peygamberimize ait olmayan sözler ve hurafelerle istismar edenlere karşı da uyanık olalım. Allah’ın Kitabı Kur’an’la, Peygamberimizin  nezih  sünnetiyle  hayatını  şekillendiren evlatlar yetiştirmek için gayret sarf edelim.

Aziz Müslümanlar!

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı öncülüğünde  cami  inşaatlarımız  devam  etmektedir.  Âli cenap milletimizin destekleriyle inşa edilen camilerimizde ezan-ı Muhammedi gök kubbede yankılanmakta, müminler omuz   omuza   saf   tutarak   birlik   ve   beraberliklerini kuvvetlendirmekte,   inanmış   gönüller   ilim   ve   irfanla buluşmaktadır.   Cuma   namazından   sonra   yurt   içinde özellikle   üniversitelerimizde   ve   yurt   dışında   muhtelif ülkelerde            yapımı              devam    eden                      camilerimiz              için yardımlarınıza      müracaat      edilecektir.      Bu      vesileyle geçmişten günümüze camilerimizin inşa ve ihyasına katkı sunan siz aziz cemaatimize teşekkür ediyor, yapacağınız yardımların dergâh-ı İlâhî’de kabul olmasını Rabbimizden niyaz ediyorum.

1 Nisâ, 4/69.

2 Nesâî, Îdeyn, 22.

3 Ahzâb, 33/21.

4 Necm, 53/3-4.

5 Muvatta’, Kader, 3.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü