Hacı adayları kutsal topraklarda

İslam
Dünyanın dört bir yanından yüzbinlerce Müslüman, bu yılki hac farizasını ifa etmek üzere kutsal topraklara akın ediyor. Hac günlerine daha iki hafta olmasına rağmen özellikle Mekke’deki yoğunluk şimdi...
EMOJİLE

Dünyanın dört bir yanından yüzbinlerce Müslüman, bu yılki hac farizasını ifa etmek üzere kutsal topraklara akın ediyor.

Hac günlerine daha iki hafta olmasına rağmen özellikle Mekke’deki yoğunluk şimdiden dikkati çekiyor. Genişletme çalışmalarının devam ettiği Kabe’de tavaf alanı günün her saati dolu.

İlk hac kafilesinin 12 Eylül’de yola çıktığı Türkiye’den de hacılar Mekke ve Medine’ye gelmeye devam ediyor.

Kutsal topraklara kafileler halinde gelen hacı adayları, kalacakları mekanlara yerleştikten sonra öncelikle Kabe’yi ziyaret ediyor. Beyaz ihramlarıyla büyük bir çoşku içerisinde “Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke la şerike leke lebbeyk (Buyur Allahım, emrindemiyim, senin eşin ve benzerin yoktur Allahım)” diye  Harem-i Şerif’e koşan hacı adaylarının en çok dikkat ettikleri hususlardan biri ilk dua.

Kabe ilk görüldüğü anda yapılan duanın kabul olduğuna inanıldığından, çoğu hacı adayı heyecanla Kabe’ye varıyor ve göz yaşları içerisinde dua ediyor. Duadan sonra umreye niyet eden hacı adayları, Hacer-ül Esved’i selamlayarak tavafa başlıyor.

Hacer-ül Esved’in, Hazreti İbrahim tarafından Kabe’nin köşesine yerleştirildiğine inanılıyor. Taşın adının Hacerü’l Esved (siyah taş) değil Hacerü’l-Esad (saadet taşı) olduğu, taşın Cennet’ten indiği, ilk zamanlar bembeyaz olduğu ancak günahkarların elleriyle yavaş yavaş karardığı ifade ediliyor.

Dört büyük halifenin ikincisi olan Hazreti Ömer’in, Hacer’ül Esved için “Biliyorum ki sen faydası ve zararı olmayan basit bir taşsın. Allah Resulü’nün seni öptüğünü görmeseydim seni öpmezdim” dediği rivayet ediliyor.

Hacı adaylarının Hacer’ül Esved’i öpmek istemesi ve tavafa buradan başlanması nedeniyle bu köşede yoğunluk yaşanıyor.

Kabe’yi dualar eşliğinde tavaf ettikten sonra 2 rekat tavaf namazı kılan hacı adayları, Mescid-i Haram ve sa’y alanındaki Zemzem suyundan da kana kana içiyor.

Allah’ın, Hazreti Hacer’e ve oğlu Hazreti İsmail’e ihsan ettiği büyük suyun adı olan Zemzem, halen Kabe’nin 20 metre kadar doğusundaki Makam-ı İbrahim’e yakın bir yerde bulunan tavaf alanının altındaki kuyudan çıkıyor. Hazreti Muhammed’in, “Zemzem, ne niyetle içilirse o yararı sağlar” dediği rivayet ediliyor.

Allah’ın sembolleri

Tavafını bitiren hacı adayları, Safa ve Merve tepeleri arasında sa’y yapıyor. Kuran-ı Kerim’de ifade edildiği üzere “Allah’ın sembolleri-alametleri olan” bu iki tepe, aynı zamanda bir arayış anlamına geliyor.

Burada yapılan sa’yin aslı, Hazreti İbrahim’in eşi Hazreti Hacer’in henüz süt emen oğlu İsmail için su ararken bu iki tepe arasında koşması hadisesine dayanıyor. Dolayısıyla Safa ve Merve arasındaki sa’y, Allah’ın rahmetinin en büyük tecellilerinden “anne şefkati”nin de bir göstergesi olarak kabul ediliyor.

Sa’yin tamamlanmasından sonra umre yapan ve temettü haccına niyet eden hacı adayları, tıraş olarak ihramdan çıkıyor ve hac günlerine kadar ibadetlerini günlük kıyafetleriyle yapıyor. Sa’yden sonra tıraş olmak, kendi varlığının bir parçasını sembolik olarak kurban etmek manasını taşıyor.

Umre ibadetini bitiren ve ihramdan çıkan hacı adayları arta kalan zamanlarını ibadet ederek, Kur’an-ı Kerim okuyarak, tavaf yaparak ve Mekke’deki kutsal mekanları ziyaret ederek geçiriyor. Hacı adayları, Mekke’de, aralarında Cebel-i Rahme, Cebel-i Nur, Sevr ve Hıra dağlarının da yer aldığı kutsal mekanları ziyaret ediyor.

Büyük heyecan ve coşku içinde hacı olmayı bekleyen milyonlarca Müslüman, arefe gününe kadar günlerini Kabe’de ibadet ve tavafla geçirecek.

Kabe’deki genişletme çalışmaları

Hac kontenjanlarının düşürülmesine de neden olan Kabe’deki genişletme çalışmalarının devam etmesi nedeniyle daha önce tavaf yapılan üst katlarda bu yıl tavaf yapılamıyor. Dolayısıyla bütün hacı adayları umre ve nafile tavaflarını Kabe’nin bulunduğu alandan yapıyor. Yukarı katlardan tavaf yapılamaması da şimdiden yoğunluğa neden oluyor.

Genişletme çalışmaları kapsamında Kabe’nin etrafına yapılan tavaf halkası ise yaşlı ve engelli hacı adaylarına tahsis edilmiş durumda.

Bu arada, Suudi Arabistan yetkilileri bu yıl, hac için gelenlerin kontrollerini daha sıkı tutuyor. Kaçak hacı adaylarına karşı mücadele başlatan yetkililer, sık sık kontrol noktalarında aramalar yapıyor.

Kabe etrafındaki çalışmalar nedeniyle tavaf alanındaki yoğunluğu aza indirmek isteyen Suudi Arabistan yönetimi, daha önce ülkelere verilen hac kontenjanlarını yüzde 20 düşürmüştü.

Bu yıl hac yapmak için kutsal topraklara yaklaşık 3 milyon Müslüman’ın gelmesi bekleniyor.

12 Eylül’den bu yana 9 Türk hacı adayı hayatını kaybetti

Türkiye’den ilk hac kafilesinin yola çıktığı 12 Eylül’den bu yana Mekke ve Medine’de dokuz Türk hacı adayı yaşamını yitirdi.

Kutsal topraklarda hayatını kaybeden hacı adaylarının isimleri ise şöyle:

– Fatma Atan, 52, Adana

– Lütfi Serttaş, 73, Ankara

– Gülsüm Aysal, 52, Ansızca

– İbrahim Öztürk, 55, Altınözü

– Yusuf Altay, 73, Ankara

– Niyazi Pehlivan, 67, Üsküp

– Ziynet Candan, 81, Antalya

– Hubuyar Yılmaz, 59, İstanbul

– Mustafa Dinçer, 62, İzmir

AA