Gıdalarda helal haram ölçüleri (4)

İslam
Ölçü 12 Köpek dişi ile avlanan yırtıcı ve yabani hayvanların, pençesi ile avlanan yırtıcı kuşların etini yemek haramdır. Bunların haramlığı Kur’an-ı Kerim’le değil, Rasulüllah’ın söz...
EMOJİLE

Ölçü 12
Köpek dişi ile avlanan yırtıcı ve yabani hayvanların, pençesi ile avlanan yırtıcı kuşların etini yemek haramdır.
Bunların haramlığı Kur’an-ı Kerim’le değil, Rasulüllah’ın sözleri ile sabittir. Bu sebeple bazıları bunların haram değil de mekruh diye isimlenmeleri gerektiğini söylerler.
Bazı fakihler de bazı hayvanların Kâbe’nin Hareminde de dışarıda da öldürülmelerine müsaade edilmesinden hareketle onların etlerinin haramlığını anlamışlardır.
Leş kargası, atmaca, akrep, yılan ve fare bunlardandır.
Çekirge yemek haram değildir. Balık, suyun içinde kendiliğinden ölmüş olmadıkça helaldir.
Ölçü 13
Fısk ve Rics gıdaların haram olmasının sebeplerindendir.

Bir ayeti kerimede Allah domuz eti için rics, Allah’tan başkası adına kesilen hayvanın eti için ise fısk tabirini kullanmıştır (En’âm 6/145).
Rics; dinen, aklen, fıtraten pis sayılan şeylerdir. Eşyanın değil de daha çok fiillerin çirkin olanları için kullanılır. Fiil sözkonusu olunca buradaki fıtraten’i, ahlaken diye de anlayabiliriz. Domuz etine Allah risc dediğine göre, domuz eti yemedeki çirkinlik onun muhtemelen insanın fiillerine yani ahlakına yansıyan etkisi sebebiyledir. Bendeniz şöyle düşünmemizin çok anlamsız olmadığı kanaatindeyim: Domuzun yeme ile ve cinsellikle ilgili davranışları onun etini yiyen insanın ahlakına yansıyor olabilir. Bu sebeple domuz eti yememe konusunda çok dikkatli olan Yahudilerde aile mefhumu sağlamdır ve aile dağılmamıştır. Bu dikkati kaybetmiş olan Hıristiyanlarda ise aile ve mahremiyet büyük ölçüde parçalanmıştır. Elbette bu bir asıl sebep/illet olarak değil, eğer varsa bir hikmet olarak görülebilir.
Kur’an-ı Kerim’de içki, kumar ve fal oklarına da rics denmiştir (Mâide 5/90). Çünkü bunlar da dinen, aklen, ya da fıtraten çirkin fiillerdir. Yani Milli Piyango’nun ve Ganyan gibi uygulamalarının yaptığı, insanları ricse bulaştırmak, onlara böyle bir pislik yedirmektir.

Fısk, aslında kelime anlamı ile, asıl bulunması gereken mekânından çıkmadır. Din dilinde, Allah’a asi olup itaat dairesinden çıkma demektir. Allahtan başkası adına hayvan boğazlamak, şeri daireden çıkma demek olduğu için fısktır ve böyle boğazlanan bir hayvanın eti yenmez (Mâide 5/3). Allah’tan başkası adına kesilen her hayvan böyledir (En’âm 6/145). Bazı büyük insanların gelmeleri şerefine kesilen kurbanlar da böyledir. Yaptığı yeni bir ev, aldığı yeni bir araba için kesilip onlara kanının sürülmesi de bu cümleden sayılabilir. Şükür için kesilip dağıtılan hayvan ise tabii ki böyle değildir. Kısaca, bir şeyin şeri daireden çıkması onun fısk, dolayısıyla da habis olmasını sonuç verir. Allah adına kesmeyi kasten ve gerekli görmeyerek terk etmek de aslında Allah’tan başkası adına kesmektir. Çünkü bir hayvanın canını almak ancak onun yaratıcısı adına ve onun izniyle olursa caiz olabilir. Bu sebeple boğazlamada Allah adına, yani Besmele ile kesmekten ziyade, kestiğini Allah’tan başkası adına kesmemiş olmak önemlidir. Onun için İmam Şafiî’nin Besmele konusundaki görüşünün daha isabetli ve bugün için daha kurtarıcı olduğu kanaatindeyim. Biz Ehlikitab’ın kestiğini de işte bunun için yiyebiliriz. Oysa onlar Besmele ile boğazlamazlar, ama eğer gerçek Ehlikitap iseler Allah’tan başkası adına da kesmezler.

Ölçü 14
Hakkında nas bulunmayan şeylerin helallik ya da haramlığı, o şeyin tayyib ya da habis olmasıyla, bir diğer ifadeyle, yararı ya da zararı ile belirlenir.

Tayyib ve habisin ne olduğunu daha önce söyledik.
Buna göre zararı galip yiyecek ve içecekler haramdır, çünkü bunlar habistir. Sigarayı ve uyuşturucuları buna örnek verebiliriz. Yararı olmakla beraber, zarar da içeren gıdalar, zararları nispetinde mekruh olur. GDO’lu gıdaları da buna örnek verebiliriz. Ama günün birinde GDO’ların zararlarının daha fazla olduğu bilimle ispatlanırsa o zaman onların mekruh değil, haram olduğu da söylenebilir. Bendeniz şahsen GDO’ları tanımada tirendin bu yöne doğru ilerlediğini düşünüyorum. Burada bitkilerin ve canlıların genlerini değiştirmekle, genleri değişmiş ürünleri yemek arasında fark bulunduğuna da dikkat çekmemiz gerekir. Birincisi haramdır, çünkü Allah’ın yaratışını bozmadır. İkincisi ise böyle değildir.
Ayrıca zararı galip olduğu için haramdır denen gıdaların haramlığının da, nasla sabit olmadığı için, mesela bir domuz eti ya da içkinin haramlığı gibi ağır olmadığı da açıktır.