Bayram namazı Cuma namazı yerine geçer mi?

İslam
Yeni Şafak yazarı ve M.Ü. İlahiyat Fakültesinde İslam Hukuku Anabilim dalı başkanı Prof. Hayrettin Karaman, bugünkü yazısında bu sorulara cevap aradı. Özellikle de, IŞİD’in işgal ettiği Irak ve ...
EMOJİLE

Yeni Şafak yazarı ve M.Ü. İlahiyat Fakültesinde İslam Hukuku Anabilim dalı başkanı Prof. Hayrettin Karaman, bugünkü yazısında bu sorulara cevap aradı. Özellikle de, IŞİD’in işgal ettiği Irak ve Suriye kentlerinde, ‘bid’at olduğu gerekçesiyle yasakladığı’ Bayram namazının bid’at olup olmadığı üzerine geniş açıklamalara yer verdi.

Karaman, 2009’da da Bayram’ın cumaya denk geldiğini hatırlatarak, bu bayramda da cuma günü önce bayram namazının kılınacağı, sonra öğle vakti gelince de Cuma namazının kılınacağını belirtti.

İşte Karaman’ın o yazısı;

İki konunun tartışıldığına muttali oldum: 1. Bayram günü Cuma’ya rastlarsa bayram namazı Cuma namazının da yerine geçer mi? 2. Bayram namazı bid’at mıdır?

İkinci soruya daha da şaşırmış olmalısınız.

Ama şaşırmayın, bu IŞID veya Dayiş denilen ama her ikisi de “İslam Devleti” ifadesini içerdiği için kendisi gibi ismi de sakat olan oluşumun kırdığı yumurta kırkı geçtiği, İslam’a verdiği zarar ölçülemeyecek boyutlara ulaştığı için “Bayram namazı bid’attır” demesi ve hakim olduğu yerlerde bu namazı yasaklaması beni şaşırtmadı, ancak “Ne günlere kaldık Allah’ım, bu belayı da İslam’ın ve ümmetin başından defet” diye dua etmeye sevketti.

Bayram namazının meşru bir ibadet olduğunda ümmetin alimleri baştan beri ittifak etmişlerdir.

Tartışılan konu bu namazın hükmü (vacib mi, sünnet mi…) olduğu hususudur.

Hanefî mezhebine göre bayram namazı, şartlarını taşıyan müminlere vacibdir. Bilindiği gibi vacib, farz ile sünnet arasındaki bir hüküm derecesidir. Delili farz demeye yeterli olmayan ancak güçlü bulunan bayram namazı için Hanefîler böyle demişlerdir.
Şâfiî ve Malikîlere göre müekked sünnettir. Bu mezheblerde, Hanefî mezhebindeki gibi (o manada) “vacib” kavramı bulunmadığı için Hanefîlerin vacib ediklerine de müekked sünnet dedikleri oluyor. Bu bakımdan bu üç mezheb arasında temelde bir farklılık bulunmadığını söyleyebiliriz.

Hanbelî mezhebinde ise bayram namazı, cenaze namazı gibi farz-ı kifayedir.

Bağdâdî taifesinin birçok sözü ve fiili gibi bu konudaki hükmü de ümmetin uleması tarafından kabul görmemiştir ve görmeyecektir.

Bayram günü, müminlerin haftalık bayram günü sayılan Cuma’ya denk düştüğünde nasıl davranılacağı, hangisinin kılınacağı konusunda farklı rivayetlere ve delillerin değerlendirilmesine bağlı olarak birkaç görüş vardır. Kafaları yormamak için sözü uzatmadan bu konuyu da şöyle özetlemek mümkündür:

Zeyd b. Erkam ve Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği iki hadise dayanan bazı müctehidler: “Bayram namazı kılınınca Cuma muhayyer hale gelir, dileyen kılar, dilemeyen öğle namazını kılar” diyorlar.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ