Ramazan bayramında Noel baba operasyonu yaptık

Stklar
Mehmet Fırat, F Tipleri için yapılan ve Ramazan Bayramına denk gelen Noel Baba operasyonunda 3.000 askerle kendilerine müdahale edildiğini, bir arkadaşlarının şehit edilip, 12 arkadaşının yaralandığın...
EMOJİLE

Mehmet Fırat, F Tipleri için yapılan ve Ramazan Bayramına denk gelen Noel Baba operasyonunda 3.000 askerle kendilerine müdahale edildiğini, bir arkadaşlarının şehit edilip, 12 arkadaşının yaralandığını, kapalı alana 2300 adet gaz bombası atıldığını anlattı.

MAZLUMDER Cezaevi Komisyonu tarafından düzenlenen Cezaevi Söyleşilerinin 16.’sına, henüz 19 yaşındayken, 1990’lı yılların karanlığında Körfez Savaşı aleyhine düzenlenen Cuma Gösterisi sonrasında Irak Ajanı oldukları iddiasıyla yapılan operasyonla gözaltına alınıp tutuklanan Mehmet Fırat konuk oldu.

Programın açılışını yapan MAZLUMDER Cezaevi Komisyonu Başkanı Av. Kaya Kartal konuşmasında cezaevlerine ilişkin genel değerlendirmelerde bulundu.

Mehmet Fırat, operasyon sürecindeki hukuksuzluklar yanında 18 gün boyunca işkencelerle birlikte süren gözaltı sürecini ve cezaevi sürecini anlattıktan sonra özellikle 28 Şubat sürecinde karşılaştıkları muamelelere ve F tiplerine geçiş aşamasında karşılaştıkları ‘Noel Baba Operasyonu’na değindi.

Gayrettepe’de bulunan Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde 18 gün boyunca elektrik-askı-kaba dayak, kaburgalarının kırılması vb. fiziki ve onur kırıcı işkencelerle karşılaştığını ifade eden Fırat, o süreçte Taraf isimli bir dergi çıkarttığını ifade etti.

Bayrampaşa Cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildiğini söyleyen Fırat daha sonra 22 yaşında tutuklanarak Metris Cezaevi’ne konulduğunu ifade etti. İBDA-C üyeliği yanında 6 ayrı idam cezasıyla yargılandığını belirten Fırat, cezaevindeki ve yargılamalardaki hukuksuzluklar dolayısıyla 38 gün açlık grevi yaptıklarını, uzun uğraşlar sonucunda İslamcı tutsakların belirli haklar elde edebildiğini vurguladı.

Fırat konuşmasında ikinci tutukluluğunun hastanede yoğun bakımdayken gerçekleştiğini, bir yılı yatalak halde cezaevinde arkadaşlarının bakımına muhtaç bir şekilde geçirdiğini ifade etti.

28 Şubat sürecini cezaevinde karşılayan Mehmet Fırat, 28 Şubat’ın ertesi günü, tek suçları birahane camına taş atmak olan ve yaşları 18’den küçük 3 arkadaşlarının idam cezası aldığını, bunlardan Yakup Köse’nin 14 yaşında olduğunu belirtti.

28 Şubat sürecinde DGM’leri protesto ettiklerini ve yargılamaları tanımadıklarını ilan ettiklerini ifade eden Fırat, Bandırma cezaevinde iken kendilerine 3-4-5 Ocak 2000 tarihlerinde Ramazan bayramına denk gelen günlerde, 3.000 askerle Noel Baba adıyla operasyon yapıldığını ve Hasan Meriç isimli arkadaşlarının şehit edildiğini, 12 arkadaşının ağır yaralandığını, arkadaşlarının çoğunun vücudundan 4-5 kurşun çıkarıldığını, kapalı mekânda 2.300 adet gaz bombası kullanıldığını, zehirlenme dolayısıyla vücutlarında yaralar çıktığını, operasyonun bitirilmesi emri gelmesine rağmen “Ben ancak Genelkurmay Başkanından emir alırım” diyen subayın diretmesi neticesinde 6-7 saat daha süren operasyonda 7 arkadaşlarının daha hedef gözetilerek vurulduğunu söyledi.

Daha sonra buradan Eskişehir’e nakledildiklerini bir süre burada kaldıktan sonra Bolu F Tipi Cezaevi’ne götürüldüğünü anlatan Mehmet Fırat, bu cezaevine girerken de dayakla karşılandıklarını, F tipinde 3 iç çamaşır, 3 kazak, 3 pantolon, 1 ayakkabı ve 1 mont dışında bir elbiseye müsaade edilmediğini, tecride tabi tutulduklarını, Kasım ayında gece saat 11.00 sularında tahliye edildiğini ve 11 yıllık mahpusluktan sonra 35 yaşında dışarı çıkabildiğini belirtti.

Konuşmasına 28 Şubat karanlığında kendilerini fikirleriyle ayakta tutan ve halen Bolu F Tipi Cezaevinde bulunan Salih Mirzabeyoğlu’nun durumuyla ve kendisine yapılan Telegram işkencesi ile ilgili bilgiler vererek devam eden Mehmet Fırat, Mirzabeyoğlu’nun, “Müslümanlar dik durun, karşınızda leşler var!” şeklindeki nidasının kendilerini ayakta tuttuğunu vurguladı.

Program katılımcıların sorularının cevaplandırılması ile son buldu.