MAZLUMDER’den “Ya Barış, Ya Barış” toplantısı

Stklar
Ali Öner, Emine Uçak Erdoğan, Erol Katırcıoğlu, Furkan Dzapş, Naci Sönmez, Nilüfer Uğur Dalay, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Roni Margulies, Ufuk Uras ve Zeynep Tanbay’ın katılımıyla, barışın sesini gür bi...
EMOJİLE

Ali Öner, Emine Uçak Erdoğan, Erol Katırcıoğlu, Furkan Dzapş, Naci Sönmez, Nilüfer Uğur Dalay, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Roni Margulies, Ufuk Uras ve Zeynep Tanbay’ın katılımıyla, barışın sesini gür bir şekilde çıkartmak, barışı geri dönülmez bir toplumsal kazanım haline getirmek için yapılan basın toplantısında ilk olarak ortak basın açıklaması metni Yıldız Önen tarafından okundu. Açıklamada, “Bizim umuda, barışa, demokrasiye, özgürlüğe, kardeşliğe, adalete, eşitliğe, vicdana, hakkaniyete ihtiyacımız var. 28 Şubat’ta Dolmabahçe’de okunan mektubun, o mektubun içerdiği demokrasi ve barış vurgusunun arkasındayız.” denildi.

Yazar Emine Uçak Erdoğan “Siyasette üslup önemli. Elbette rekabet olacak, ama seçim sürecindeki tartışmalara barış süreci kurban edilmemeli, barış süreci korunmalı.” dedi.

Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu temsilcisi Nilüfer Uğur Dalay ise huzura, barışa ve birbirimizle konuşmaya ihtiyacımız olduğunu ifade ederek “Usul usul, konuşa konuşa, zaman zaman bağırarak bu barışı kurmamız gerekiyor.” dedi.

23. dönem milletvekili Ufuk Uras “Barış bizim üst belirleyenimiz. Seçimlerdeki rekabet de kimin daha çok barışı savunduğu üzerinden olmalıdır, kavmiyetçilik üzerinden değil. Meclis seçimlere kadar yeni bir komisyon kuramayacağı için, PKK önkoşulsuz barış konferansını toplamalı, ertelememeli, somut adım atmalıdır.” dedi.

Barış sürecinde ne yapılması gerektiği konusunda dünyada kabul edilen yöntemler olduğuna dikkat çeken MAZLUMDER Eski Genel Başkanı ve Yazar Ömer Faruk Gergerlioğlu ise “Arabulucu, uzlaşma komisyonu, hakikatleri araştırma komisyonu gibi kurumsal yapıların süreci götürmesi gerekir. Çözüm süreci başkanlık tartışmalarına kurban edilmemelidir. Demokrasiden uzaklaşılan yöntemler, iç güvenlik paketleri süreci olumsuz etkiliyor.” dedi.

MAZLUMDER İstanbul Şube Başkan Yardımcısı Ali Öner “Barışa Söz Ver kampanyasını Küresel BAK ve MAZLUMDER olarak birlikte yürütüyoruz. Barışı hasretle bekliyoruz, önemsiyoruz. Bu süreçte en önemli husus, halkların barış sürecinin önemini kavraması, meydanları, salonları, gazetelerin köşelerini doldurmasıdır. Barış sürecinden dönülmemelidir. Seçim sürecinde siyasiler özenli davranmalı, barışı siyasi ranta çevirmeye çalışmamalıdır.” dedi.

YSGP Eş Sözcüsü Naci Sönmez konuşmasında şunları söyledi: “Barışa el vermeli, söz vermeli, inşa etmeliyiz. Şimdi yürüyen aslında çözüm sürecidir. Barış çok daha uzun bir sürede sonuçlanabilir. 100 yıldır binlerce insan öldü. Çözüm süreci, toplumların diyaloga geçmesi için bir başlangıçtır.”

Kafkasya Forumu aktivisti Furkan Dzapş “Süreç eksikliklerine rağmen devam ediyor. Ama halklar bu süreçte pasif, sanki iki egemen oturmuş anlaşmaya çalışıyor. Biz Kafkasyalılar biliyoruz ki, demokrasinin olgunlaşmadığı toplumlarda barış süreçleri olumlu sonuçlar vermiyor. Toplumlar, halklar barış sürecinde etkin yer almalı.” dedi.

DSİP MK üyesi Roni Margulies “Hükümet barış istiyor, ama devletin Kürtlere hediye ettiği bir barış olsun istiyor. Barış iki taraflı olur, yoksa kalıcı olmaz. Barış isteyenlerin etkili eylemler yapması, hükümeti, Meclisi buna zorlaması gerekiyor.” dedi.

İbrahim Betil “Çoğunluktan mı, çoğulculuktan mı yanayız. Kimlik ve inanç en önemli iki konu, herkes bunlara saygı göstermeli. Halk barıştan yana, hiç kimse savaş istemiyor. Siyasetçiler de halkın bu tercihine uygun davranmalı.” dedi.

Akademisyen, gazeteci Erol Katırcıoğlu “Bütün felaketlere rağmen iyi yoldayız” dedi.

Basın toplantısının sonunda moderatör sanatçı Zeynep Tanbay “Ben çözüm sürecini eskiden mehter takımının yürüyüşüne benzetirdim, iki ileri bir geri. Şimdi ise süreç iki geri bir ileri gidiyor, yani iyi gitmiyor. Sürecin tekrar mehter takımı ritmine dönmesi gerekir” dedi ve konuşmaları özetleyerek herkesi barışa söz vermeye davet etti.