‘Anlarsın ya Baro’ Twitter’da da ‘Trend’ Oldu

Stklar
Kerim Gün’ün haberi  Dün tepkilerini dile getriden Twitter kullanıcıları "#AnlarsinyaBARO" etiketini içeren yüzbinlerce tweet atınca trends’e üçüncü sıradan girmeyi başardı....
EMOJİLE

Kerim Gün’ün haberi 

Dün tepkilerini dile getriden Twitter kullanıcıları "#AnlarsinyaBARO" etiketini içeren yüzbinlerce tweet atınca trends’e üçüncü sıradan girmeyi başardı.

İstanbul Barosu’nun önceki günkü yürüyüşü sırasında, İstiklal Caddesi’ndeki bir otelin camından "Anlarsın ya Baro" pankartı asan Genç Siviller üyesi iki kadının, baro üyelerince tartaklanmasına yönelik tepkiler sosyal ağ Twitter’a da büyüyerek devam etti.

"#AnlarsinyaBARO" etiketini (hashtag) içeren tweetlerle İstanbul Barosu’nu protesto etme girişimi başarıya ulaştı. Twitter’da büyük bir kabul gören protesto çağrıları üzerine binlerce kullanıcı, İstanbul Baro’suna tepkilerini yer yer imalı, yer yer hicivederek yer yer de alay ederek, eleştirilerini dile getirdiler.

"#AnlarsinyaBARO", Twitter’daki günün en çok kanuşulan konularını belirleyen ‘Twitter Trends’te üçüncü sıraya yerleşmeyi başardı.

Bİrinci sırada Twitter’ın kendi desteklediği ve bir nevi reklam olan "#gamechanger ve #HTC" dönüşümlü olarak yer alırken ikinci sırada hayatını kaybeden ünlü aktör Elizabeth Taylor yer aldı.

GİRİŞİM NASIL BAŞLADI?

Yaşanan yumruklama olayını içine sindiremeyen Taraf yazarı Emre Uslu, başlattığı kampanyada "#AnlarsinyaBARO" ifadesi içeren tweetlerle, İstanbul Barosu’nu protesto çağrısında bulundu.

Uslu, "Takipçilerden ilk defa bir ricada bulunacağım. Birazdan yazacağım tweeti, Twitter’de TRENDS listesine sokalım." sözleriyle, başlattığı kampanyaya destek istedi.

Emre Uslu’nun çağrısına destek veren gazeteci Fuat Uğur da, Radyo Turkuvaz’da yaptığı ‘Sosyal Alem’ programında aynı çağrıda bulundu. Uğur’un programında, İstanbul Barosu üyelerinin uyguladığı şiddete, dinleyiciler de tepki gösterdi.

ANLARSINYA BARO’NUN HİKAYESİ

Genç Siviller, neden ‘Anlarsın Ya Baro’ dediklerini, sitesinde yer verdiği şu kısa hikayeyle anlatmıştı: "Bir adamın çok sevdiği bir papağanı varmış.

Öyle ki her gün papağanı hava alsın diye kafesiyle beraber pencerede bırakırmış. Bir de Hasan varmış; saçlarını tarama özürlü.

Her gün caddeden geçerken bizim papağan Hasan’a : -Kel Hasan, Kel Hasan diye bağırır onu kızdırırmış.

Her gün Hasan bu durumla karşılaşırmış! Daha fazla dayanamayan Hasan papağanı mahkemeye vermiş: -Hakim bey her gün bu papağan bana Kel Hasan diye bağırıyor, lütfen bir şey yapın demiş. Hakim de Hasan’a hak vermiş ve bundan sonra bir daha Kel Hasan derse papağanın bütün tüyünü yolacağını söylemiş. Ertesi sabah yine bizim papağan pencerede ve hiç sesi çıkmıyor. Ne de olsa tüylerinin yolunma tehlikesi var. Neyse bizim Hasan mahkemenin verdiği kararın etkisiyle yoldan heybetli, yüzünde gülücükler açan, gururla ..vb.. geçiyormuş ağır ağır. Belki 30 saniyelik yolu tam 30 dk süreyle geçer olmuş. Tam yolun köşesinden sapacakken arkadan "Şşştt!" diye bir ses. Direk gözü papağana dönmüş: Papağan kafasını hafifçe eğerek demiş ki: -Şştt! Anlarsın ya!….."

Zaman