Genellikle şehrin en işlek mekanlarına yakın yerlere bazı kişilerce durak konulması ve buradan yolcu alabilmeleri için taksicilerden aidat adı altında çok yüksek ücretlerin alınması, taksi şoförlerini zorda bırakıyor.
Ayrıca “bir milyoncu” olarak tabir edilen bazı şahıslar da taksicilerin bazı bölgelerde yolcu alabilmeleri için kendilerine belli bir ücret ödemelerini talep ediyor.
Konuya ilişkin AA muhabirine konuşan Taksi Şoförleri Derneği (TŞOD) Başkanı Lütfü Kaya, İstanbul’daki taksi şoförlerinin oldukça zor durumda olduğunu belirterek, “Eskiden otoparlarda değnekçiler vardı. Şimdi ise değnekçiler duraklarda, taksicilere musallat oldu” dedi.
Şehirde değnekçiliğin had safhaya geldiğini gören İSPARK’ın, duruma el atarak sorunu çözdüğünü anlatan Kaya, şimdi de “taksici baronları”nın ortaya çıktığını söyledi.
Kaya, 10 yıldan beri durak başkanı olduğu için bir durağın giderinin ne kadar olduğunu bildiğini ifade ederek, bu giderleri karşılamak için durağına bağlı taksilerden aidat aldığını aktardı. Kaya, “Ancak, bizim aldığımız durak aidatı, taksi şöförlerini sıkıntıya sokan bir ücret değil. Yani şoför arkadaşlarımızdan insafsızca para istemiyoruz. Onların ekmeğini ellerinden almıyoruz. Emeklerine ortak olmuyoruz. Bir durağın giderleri elbette var. Nedir onlar? Elektrik, su, doğalgaz faturaları, çay-şeker ve telefonlara bakan personelin maaşıdır. Bunlara da ne gider herkes bilir” diye konuştu.
“Durak sahipleri, plaka sahiplerinden çok kazanıyor”
Taksi şoförlerinden, sabit durak giderlerinden çok fazla aidat alındığını vurgulayan Kaya, şu bilgileri verdi:
“Hesap belli, alınan para belli. Alınan paraya bakıldığında, durak sahipleri plaka sahiplerinden ve taksi şoförlerinden daha fazla kazanıyor. Bazı durakların 100 ile 200 arasında taksisi var. Haftalık 60-100 lira arasında ücret veriyorlar. Öyle durak sahibi var ki, ayda 50-60 bin liradan daha fazla kazanıyor. Bunlar baron olmuşlar taksi şoförlerinin başına. Bu rakamı ancak 10 taksi plaka sahibi kazanabilir. Bu şahısların çoğu taksici bile değil. Başkasının plakasını kiralayıp durak kurmuş. Ondan sonra taksi şoförlerini sömürüyor.”
Çoğu durak işletmecisinin taksicilik mesleğinden uzak olduğunu ileri süren Kaya, bu işin, profesyonelce yapılması gerektiğini söyledi.
Kaya, kendisinin 10 yıldır durak başkanı olduğunu, babasının da 60 yıl taksicilik yaptığını anlattı.
Mesleğin içinden gelmeyenlerin taksicileri sömürdüğünü savunan Kaya, “Bu iş, taksicilerin kanını içip de taksicinin sırtına binmekle olmaz. Mesela 150-200 lira alıyorlar, 130 araba var. Bu durakların araştırılması lazım. Çünkü bunlar artık bu şehirde taksicilere yaşam hakkı tanımıyor” dedi.
“Para vermeyen duraklardan yolcu alamıyor”
TŞOD Başkan Lütfü Kaya, taksi şoförlerinin durak logosuna sahip olarak müşterilerine güven vermek istediklerini ve bu nedenle duraklara bağlandıklarını belirtti.
Vatandaşın da logolu taksiye binmek istediğini aktaran Kaya, şöyle devam etti:
“Çünkü bir şey olsa taksiciye daha kolay ulaşabiliyor. Durak sahipleri de bundan faydalanıyor, para vermek istemeyeni de duraklardan atıyorlar. Bazıları şoförleri darp bile ediyor. Taksici baronları, 3-5 taksici ayarlayarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne başvuruyor, durağın onayını aldıktan sonra duraklarda fahiş fiyatlarda haftalık para topluyor. Bunların kazancı da yüksek meblağları buluyor. Özellikle yeni kurulan AVM’lerde, aynı şekilde 3-4 taksiciyi evraklarını alarak kandırıyor, belediyeye başvuruyor. Başvuru sonra da otomatikman durak sahibi oluyorlar. Daha sonra buralara gelen taksileri de kendilerine katıyorlar.”
AVM’lerin önünde duran araçların resmiyetinin olmadığını ifade eden Kaya, “Resmiyetleri olsa dahi ‘bahşiş’ adı altında zorla aldıkları paranın yasal hiçbir tarafı yok” diye konuştu.
“Durak baronları, taksicilerin imajına zarar veriyor”
Kaya, durak sahiplerinin, aldıkları fahiş aidatlarla taksi şoförlerini kötü yollara ittiğini dile getirerek, “Bazı AVM önlerinde, 140 lira artı 10 lira kahya parası alınıyor. Bazılarına da artık ‘meslektaşım’ demiyorum, onlara ‘hırsız’ diyorum. Cevahir’den Aksaray’a Arap turistleri 100 dolara götürüyorlar. Ondan sonra turist gidip, taksiciyi polise şikayet ediyor. Böylelikle bir kişinin yaptığı hata, bütün taksicilere mal oluyor. Bu bizim için kara bir yazıdır. Bunun sebebi de durak sahipleridir. Çünkü taksi şoförü evine ekmek götüremiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Taksiciler müşterilerini dolandırmak zorunda kalıyor”
Tepebaşı Taksi Durağı Başkanı Şefket Kobak da bazı durak başkanlarının kendilerine bağlı taksicilerden fahiş ücretler talep ettiğini doğrulayarak, kendisinin buna karşı olduğunu ve arkadaşlarından böyle taleplerde bulunmadıklarını söyledi.
Taksi durağı olabilmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesine başvuru yapıldığını hatırlatan Kobak, “Tepebaşı Taksi Durağı Başkanı olarak şunu istiyorum. Bir durak ruhsatı verildiği zaman, alan kişinin bunu gerçekten işletip işletmediğinin araştırılması ve denetlenmesi gerekir. Kişi aldığı durağı gerçekten işletmiyorsa, bir değnekçiye teslim etmişse devletimizin, emniyetimizin, büyükşehir belediyemizin ya da ilçe belediyemizin anında buna müdahale etmesini ve bu durağın ruhsatını iptal etmesini istiyoruz. Bu çok basit. Çözüm bu olmalı. Aksi takdirde durak sahiplerinin sıkıştırmasıyla taksiciler müşterilerini dolandırmak zorunda kalıyor” diye konuştu.
Bu nedenle İstanbul Taksiciler Esnaf Odası’na (İTEO) başvurduklarını belirten Kobak, İTEO’nun konuyu yetkililere taşıması için harekete geçmesi gerektiğini söyledi.
AA