Haber: ZUHAL ERKEK
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007’de uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürlmüştü. Bu olayın ardından tam 5 yıl geçti. Olayın sanığı olan Ogün Samast İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mehkemesi Ogün Samast hakkında hükmünü açıkladı. Samast’ı, "Hrant Dink’i tasarlayarak öldürmek" ve "ruhsatsız silah taşımak" suçlarından 22 yıl 10 ay hapis cezasına mahkum etti.
Davanın sonuçlanmasının ardından Dink’in yakın arkadaşlarından olan Etyen Mahçupyan davada verilen kararı değerlendirdi. Cezanın beklenen şekilde geldiğini, bu dava sonucunun diğer mahkemelerede örnek olması gerektiğini ifade etti.
Hrant Dink Davasının Sonucu Diğer Davalara Örnek Olacaktır
Mahkeme Dink cinayetinde Ogün Samast ile ilgili kararını açıkladı. 22 yıl 10 ay hapis verildi. Cezayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ceza beklenen şekilde geldi. Hafifletici bir bakışın olmaması bekleniyordu artık. Mahkemenin Ogün Samast ile ile ilgili verdiği bu kararın diğer mahkemelere örnek teşkil edeceği kanısındayım. Bu kararın çok da şaşırtıcı olmadığını düşünüyorum.
Bu Cinayetin Esas Sorumluları Samast’ı Azmettirenlerdir
Ogün Samast’ın değilde, bu işi organize edenlerin, azmettirenlerin cezalandırlıması gerektiğini savunanlar var. Bu konu ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Ogün Samast’ın bu cinayeti işlemeye giderken bu kişiyi tanımadığını biliyoruz. Ogün Samast’ın Hrant Dink ve olaylar hakkında hiç bir bilgisi olmadan öldürdüğünü biliyoruz. Bu olayda aslında esas sorumluluk Ogün Samast ile birlikte cinayeti azmettirenlerde sorumlu tutulmalıdır. Ogün Samast’ın yargılanmasıyla kalınmamalıdır. Yargının bu konu üzerine de gidip açığa çıkarmasını bekliyoruz. Ogün Samast ile ilgili bu kararın alınması diğer kişilerinde yargılanma yollarının açıldığını düşünüyorum.
Hükümet Bu Tür Cinayetlerde Çözüm İstediğini Belli Etmeli
Hükümetten bu tür cinayetlerle ilgili beklentileriniz neler?
Yargı hiçbir zaman konjöktürden bağımsız davranmaz. Siyasi konjöktürde hükümetin siyasi idaresiyle doğrudan bağlantılıdır. Eğer hükümet bu noktada siyasi idaresini, siyasi görüşünü, sorunların çözümlerini istediğini gösterebilirse o zaman mahkemenin adalete daha rahat ulaşabileceğini zannediyorum.
İleri Demokrasi için Hiçbir Kesim Dışlanmamalı
Türkiye’de demokrasi adına çok önemli adımlar atılıyor. Demokrasilerde bir adım daha ileri gitmek gerekir. Bu adımları atmak için neler yapılabilir?
Demokrasilerde genelde ileri kavramının ne anlama geldiği çok belirli değildir.Türkiye’de ifade özgürlüğü ve konuşmaya yönelik alanların açılması, her şeyin konuşulur hale gelmesi çok önemli. Meclisteki konuşmaların hukuka, anayasa hukukuna, toplumsal yapıya bir tür müdahale olacağını da biliyoruz. O müdahelenin demokratik olması, toplumsal kesimlerin ihtiyaçlarını karşılaması gerekir. Türkiye’nin şuanda önde durduğu ışık bu bence. Her hangi bir kesimi dışlamadan, her kesimden insanı dinleyerek çalışmalarını sürdürürsü Türkiye ciddi bir evreye geçecektir.
on5yirmi5.com