Tokat Reşadiyeli Mehmet Önder, İTÜ Matematik Mühendisliği’ni bitirdi, iş hayatına atıldı. Kar Grubu’nda Bilgi İşlem Müdürü oldu. 1996’da kendi şirketini kurarak ERP hizmeti vermeye başladı. Türk şirketlerine özel yazılımlar üreterek büyüdü. Şu anda 10 ülkede hizmet veren 500 müşterili, 150 çalışana sahip bir şirketin sahibi olarak bölgeye yayılıyor.
Son yıllarda hızlı büyüme kaydeden ‘Türk yazılım sektörü’nde 1996’dan beri faaliyet gösteren Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri Ticaret A.Ş. (Uyumsoft) 50’den fazla kendi ürünüyle 10 ülkede hizmet veriyor. 150 kişilik kadrosuyla şu anda Hintçe’den İspanyolcaya kadar 9 farklı dil de şirketlerin multikültürel yönetimlerini anlaştırabilen Uyumsoft’un kurucusu Mehmet Önder, 20 üründe yurt dışında bölgesel lisans verebildiklerini söylüyor. Mehmet Önder, kendi girişimcilik öyküsünü anlatmaya şöyle başlıyor:
Profesör olacaktım
Tokat-Reşadiyeliyim. 5 kardeşiz. Babamız İstanbul Süreyyapaşa’da sağlık memuruydu. Oradan da emekli oldu. Ben İstanbul’a 1969’da ilkokula başlamak için 7 yaşımda geldim. Maltepe Lisesi’ni bitirdim. Matematiğim çok iyi olduğu için İTÜ Matematik Mühendisliği bölümüne girdim. Köy çocuğu olarak kaldım. Halen de bir ayağım hep Tokat’ta Reşadiye’dedir. İTÜ’den sonra İstanbul Üniversitesi İşletme’de master da yaptım. Aslında İTÜ’ye girerken hedefim, akademik kariyer yapmak matematik profesörü olup orada kalmaktı. 4 yıl boyunca matematik mühendisinin ne yapacağını anlamadım. Bir hocam bana ‘mühendislerin çözemediği problemleri çözeceksiniz’ dedi. Bunun üzerine güçlendirilmiş bilgisyar eğitimi sistem analistliği eğitimi aldım. Hocam bana ‘akademisyen olmak için birincisi kafan çalışacak, ikincisi işi çok seveceksin, üçüncüsü de babanın parası olacak’ dedi Baktım ikisi olsa biri yok. Kapıdan çıktım ve birkaç dakika içinde akademisyenlik hayalimi bitirdim.
Kar Grubu’ndan patron çıktım
4 ay üniversiteye hazırlık hocalığı yaptım ardından bir bilgisayar firmasında 1 yıl çalıştım. Sonra Kar Şirketler Grubu’na girdim ve orada 10 yıl çalıştım. Bilgi İşlem Müdürü olarak 10’uncu yılın sonunda bana ‘Küçüleceğiz sen şirket kur bize dışardan hizmet ver’ dediler. Ben de ekibimle onların ofisinde kiracı olarak kendi şirketim Uyumsoft’u kurdum. Ben büyük ortak, ağabey, müdür, onlar küçük ortak bugüne kadar geldik.
Türkiye’de ERP pazarının çok hızlı gelişeceğini gördük ve bu pazara odaklandık. Kar Grubu’na ürettiğimiz kodları satn alıp sahaya çıktık. 1996’da tüm yazılımlarımızı Windows 95 tabanlı yaparak başladık. 1996’da edindiğimiz bütün müşteriler halen bizimle çalışıyor. Şu anda 500’e yakın şirkete hizmet veriyoruz. İlk 5 yıl ‘işimiz olsun para kazanalım’ diye bakıyorduk ama 2000’li yıllar başlayınca ‘Türkiye firması olmak zorundayız, başka neler üretelim’ dedik. Ar-Ge yapmaya başladık ve farklı programlar ürettik. 2001 krizi patladı. Ar-Ge’nin gücüyle hiç etkilenmeden çıktık. O zamanlar 20 kişiydik, şu anda 150 kişiyiz. Yazılım üretiyoruz. Kurumsal yazılımlar; üretim yönetimi, tedarik zinciri, insan kaynakları, performans yönetimi, internet üzerinden B2B, B2C yapılar, bütçe, maliyet sistemleri ve hepsini enteger eden yazılımlarımız 50’ye yakın modülümüzü var. Bir işletmenin yazılımın üretiyoruz, uygulamasını yapıyoruz. İşletmenin içine girip bütün süreçleri gözden geçiriyoruz. Sinir ağlarını oluşturuyoruz. Bizim çalışmalarımızla firmalar 1 yılın sonunda yüzde 35’e yakın kurumsal verimlilik sağlıyor.
Hintçe, İspanyolca, Kürtçe fark etmiyor Hindistan’daki fabrika Konya’dan yönetiliyor
UYUMSOFT Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Önder, şöyle konuşuyor: “10 ülkede ürün satıyoruz, hizmet veriyoruz. Yazılımlarımız 9 dili destekliyor. 15 dil daha ekleyebiliriz. İngilizce, Rusça, Arapça, Farsça, İspanyolca, Kürtçe fark etmiyor. Bir ofis İngiltere’de biri İran’da biri Hindistan’daysa her ofis her şeyi kendi anadilinde online görebiliyor. Konya’daki Hidromas, Hindistan’daki fabrikasını Konya’dan, Samsun’daki Sampaş, Kazakistan işletmesini Samsun’dan yönetiyor. Almanya’daki fabrikasını da buna dahil edeceğiz. Eskiden bunları küresel yazılımcılar yapabiliyordu, biz de çok kolay yapıyoruz. 100 bin dolarlık bazı ürünleri 20-30 bin liraya, milyon dolarlık projeleri 200 bin dolarlara indirdik. Rakipler de uyum sağlamak zorunda kaldı.”
Türk işletmelerine özgü yazılım şart
TÜRKİYE pazarında küresel yazılım devleriyle rekabet ettiklerini anlatan Mehmet Önder, bu rekabette en önemli avantajlarının fiyat ve Türk şirketlerinin özel yapılarını çok iyi bilmek olduğunu anlatıyor. Önder, şunları söylüyor: “Bir işletme yöneticisinde iPhone var; buradan nakit akımı, satışlar, siparişler, stok durumu, üretimi izlenebiliyor. Ya da bir internet kafeden. Bir yönetici kimseye soru sormadan her şeyi görebiliyor. Eskiden 5 işi zor yönetebilen şimdi 20’den fazla işi yönetebiliyor. Bir eleman kaç iş üretti, satışı ne oldu iadeleri ne kadar hepsi görülüyor. Bu kadar iş bitirmen lazımdı neden bitmemiş? Her şey şeffaf. ‘Bütün raporlarım çalışsın, istediklerimi göreyim’ de oluyor. Sistemlerin iş zekasını geliştiriyoruz. Tüm yazılımları biz üretiyoruz.”
Kamu işleri ciromuzda yüzde 30 paya sahip
UYUMSOFT Yönetim Burulu Başkanı Mehmet Önder, uzun yıllar kamu kuruluşlarına iş yapmaktan uzat durduklarını ancakson dönemlerde bazı projelere girdiklerini belirtiyor. Önder şöyle konuşuyor: “Şu anda ciromuzun yüzde 70’i özel sektörden. Kamu işlerine prestij kazanmak için giriyoruz. Mesela Türk Kızılayı’nın bütün bilişim sistemini kurduk. Kızılay’ın hizmetlerine katkımız oldu. Şimdi bizim Kızılay’ımız bu sistemi benzer uluslararası kuruluşlara pazarlıyor. Birlikte yürüyoruz. Devlet Demir Yolları’nın stok ve envanter yönetimini, TBMM’nin güvenlik giriş sistemi tüm yazılımlarını kurduk. TİKA’nın hizmetlerinin yönetilmesi için yazılım ürettik. Sanayi Bakanlığı’na ile esnaf ve Ar-Ge portallarını bitirdik. Başka projelere de devam ediyoruz. THY ile de projelerimiz var.”
İTO, Hindistan’da Türk Ürünleri Sergisi açıyor
İSTANBUL Ticaret Odası’nın (İTO) Hindistan’ın en önemli ticaret ve finans kenti Bombay’da düzenleyeceği 1. Türk Ürünleri Sergisi (Expo Turkey 2011 in India), Türk iş dünyasına küresel krizde en iyi performans gösteren ülkelerden biri olan Hindistan pazarında yeni kapı aralayacak. 16-19 Kasım 2011 tarihleri arasında Bombay Fuar Alanı’nda düzenlenecek 1. Türk Ürünleri Sergisi, tüm sektörlere açık olacak. Serginin açılışını Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile İTO Başkanı Murat Yalçıntaş yapacak. Türk Ürünleri Sergisi’nde; gıdadan mobilyaya, hediyelik eşyadan kimyasal ürünlere, kozmetikten plastik eşyaya, inşaat malzemelerinden makinaya tüm sektörlerden 85 firma ürünlerini tanıtma fırsatı bulacak.
Sırbistan daha çok Türk yatırımı istiyor
SIRBİSTAN Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Rasim Ljajic, Türkiye’nin, Romanya ve Bulgaristan’a yaptığı yatırımların 2 milyar Euro’yu aştığını belirterek, “Sırbistan’a Türk yatırımı ise sadece 50 milyon Euro. Bu durumun değişmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Türk işadamlarından da bu konuda destek istiyoruz” dedi. Rasim Ljajic, Türkiye ile ilişkilerin daha önce hiç bu kadar iyi olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmeler yaptıklarını hatırlatan ve Türkiye ile Sırbistan arasındaki diyaloğun çok olumlu noktalara geldiğini söyleyen Ljajic şöyle konuştu: “Türk işadamlarını Sırbistan’a yatırım yapmaya ve buradaki potansiyelden faydalanmaya davet ediyoruz. Umarım karşılıklı adımların arkası gelir. İki ülke arasında vizenin kaldırılması çok büyük bir adım oldu. Bundan faydalanarak, Türk ve Sırp şirketlerin ticaret, inşaat ve sanayide yeni ortaklıklar kurması daha kolay. Öncelikle dana eti ticareti konusunda Türkiye’yle bağlantılar kurabiliriz. Başbakan Erdoğan’la da bu konuda görüşmelerimiz oldu. Tekstil konusunda da yüksek potansiyelimiz var. Sırbistan’a yol ve enerji yatırımları da yapılacak.”
Eski Telsim genel müdürü 24 milyon lira cirolu ‘kahveci’ oldu
İTALYANLARIN ünlü kahve markası ‘Lavazza’nın Türkiye Distribütörü Best İthalat İhracat Pazarlama ve Ticaret A.Ş. (Best A.Ş.) CEO’su Sertaç Akyüzol, Best Coffee Shop’ların sayısının şu anda 19 olduğunu yıl sonunda 25’e ulaşacağını belirterek, “Bu yıl 24 milyon lira ciro bekliyoruz. Şu anda 19 şubemiz 158 kişilik istihdamımız var. Bu yıl 130 ton Lavazza çekirdek kahve, 250 ton Cafe Valente ve 4 milyon adetin üzerinde kapsül satmış olacağız” dedi. Lavazza’nın franchising vererek büyüyeceğini söyleyen ve yeni ortak alabileceklerini belirten Sertaç Akyüzol İTÜ Elektronik Mühendisliği mezunu olduğunu, 4 yıl Alcatel Teletaş’ta sonra da 10 yıl Telsim’de çalıştığını belirterek şunları söyledi: “1993’te Telsim’e geçtim. 2003’te de genel Müdürken malum nedenlerle istifa ettim. Konyalı Saat’in sahipleri ile dostluğumuzdan dolayı İhsan Bey’le (Nalçacı) ortak olup ‘kahve otomatları’ işine girdik. Saeco’nun distribütörlüğünü aldık. Paradan altı sıfır atılınca işimiz hızlı büyüdü. Çünkü 6 sıfır öncesi otomatlardan çok alışveriş yapılamıyordu. 2006’da Lavazza’dan kapsül sistemleri için distribütörlük aldık. Kapsül, çekirdek, filtre kahve distribtörü olduk. Kapsülde lavazza’nın kendi makineleri vardı onların da düstribütörü olduk. Çekirdek ve filtre her makinede kullanılabiliyor. Biz hem kahve hem makine hem de konsept satmış oluyoruz. 2007’de bayileşerek otel, restoran, kafe ve barlara yayıldık. 2009’da Lavazza Best Coffee Shop’ları açmaya başladık. Büyümeye devam ediyoruz.”
Hilton Mardin otelini açtı, sırada Şanlıurfa Ordu ve Bursa var
HILTON Worldwide, Hilton Garden Inn Mardin’i açarak, Türkiye’deki 19’uncu otelini açtı ve ülke genelinde 5 bin oda seviyesine ulaştı. Türkiye’de ilk oteli 1955’te İstanbul’da açan ve bu oteli Amerika kıtası dışındaki en eski Hilton olan Hilton Worldwide, Türkiye’deki yakın zamanda, Hilton Garden Inn İstanbul Golden Horn ve Hilton Garden Inn Şanlıurfa’yı da açmıştı. Önümüzdeki aylarda ise, Hilton Bursa, Hampton by Hilton Bursa ve Hampton by Hilton Ordu hizmete girecek. Hilton Worldwide Avrupa Bölge Başkanı Simon Vincent, Türkiye’nin Hilton Worldwide için olağanüstü cazibeli olduğunu belirtti ve “Bu yıl Türkiye’de yedi otel açtık. Birkaç yıl içinde, Türkiye portföyümüzü, yatırımları süren 10 otelimizle, ikiye katladık” dedi. Mardin, , UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesine alınan kentler arasında bulunuyor. Kırklar Kilisesi, Deyrulzafaran Manastırı ve 1385 yılında inşa edilen Zinciriye Medresesi kentin en önemli yapıları arasında. Mardin Havaalanı’na 17, şehir merkezine 4 kilometre uzaklıkta bununan Hilton Garden Inn Mardin Mezopotamya Ovası’na bakıyor. Otelde, Garden Sleep System yatak, Herman Miller tasarımı Mirra koltuğu ve ücretsiz yüksek hızda kablosuz internet da dahil, birçok özelliğin sunulduğu 162 oda bulunuyor.
Haber Türk