İstanbul Tüyap, bundan 30 yıl önce 1982 yılının kasım ayında 28 yayınevinin katıldığı ilk kitap fuarından bugüne milyonlarca okuru, yazarı, yayıncıyı, şairi, editörü, araştırmacıyı, çevirmeni akademisyeni ve yayıncılık sektörünün tüm renklerini ağırlamanın mutluluğunu yaşıyor. İstanbul Kitap Fuarı, otuzuncu yılında “uluslararası” yurt içi ihtisas fuarı olmayı hak ederek kapılarını açmaya hazırlanıyor.
30. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, 12-15 Kasım tarihleri arasında açık kalacak “Uluslararası Salon” bünyesinde 30’un üzerinde ülkeden yayınevi, telif ajansı ve ulusal katılıma ev sahipliği yapacak. Dört gün süresince uluslararası salon kapsamında sektörel ve profesyonel 35 etkinlik gerçekleştirilecektir.
Onur Yazarı Ferit Edgü
Kitap Fuarları Danışma Kurulu tarafından alınan kararla yazar Sayın Ferit Edgü 30. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı “Onur Yazarı” olarak belirlenmiştir. Fuar süresince Ferit Edgü’nün eserleri ve yazın hayatı üzerine söyleşi, panel gibi çeşitli etkinlikler düzenlenecek; çalışmalarından ve yaşamından kesitlerden oluşan özel bir sergi kitapseverlerle buluşacaktır.
Bu sene Kitap Fuarı’nın teması ise, İstanbul Kitap Fuarı Danışma Kurulu tarafından “Umut: Düş mü? Gerçek mi?” olarak belirlendi. İstanbul Kitap Fuarı, 30. yılında umuda çağrı yaparak bu tema çerçevesinde yurt dışından çok değerli yazarları konuk etmeye hazırlanıyor.
Fuar Saatleri Değişti
30. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı hafta içi günlerde öğrenci ve okulların fuarı daha rahat ziyaret edebilmeleri için kapılarını bir saat erken açacak. Kitap fuarı, hafta içi 10.00-19.00 saatleri arasında, hafta sonu ise geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 11.00-20.00 saatlerinde ziyaret edilebilir. İstanbul Kitap Fuarı, kapanış günü olan 20 Kasım 2011 Pazar akşamı ise 19.00’da sona erecektir.
Yurt içi ve yurt dışından 600’e yakın yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla düzenlenecek 30. İstanbul Kitap Fuarı, 21. İstanbul Sanat Fuarı-Artist 2011 ile eş zamanlı gerçekleştirilecektir.
MHP’den Eskişehir milletvekili seçilen Prof. Dr. Ruhsar Demirel, "Kanla, irfanla kurduk bu milleti. Dolayısıyla biz nigahbanız, bekçiyiz, sahibiz. Kimsenin endişesi olmasın. Bizim azımız çoktur. Önemli olan iktidar değil muktedir olmaktır. Biz her zaman muktedirdik. Bu memleketi vatan bilen, bu milleti kendi milleti bilen herkes için konuşacağız." dedi.
38 yıl aradan sonra Eskişehir’den TBMM’ye giden 2 kadın milletvekilinden biri olan MHP’li Demirel, partisinin il binasında düzenlediği teşekkür toplantısında konuştu. MHP Merkez Yönetim Kurulu üyesiyken Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin direktifleriyle memleketi Eskişehir’den milletvekili adayı gösterilen Demirel, seçim sürecinde çalışmalarına destek veren parti teşkilatı üyelerine teşekkür etti. Demirel, "Herkes çalıştı, elinden geleni yaptı. Vatandaşa bizim için göz kulak oldu. Dil oldular anlattılar, ayak oldular gittiler. Eskişehir bu kadar ses verdi. Biz o sesi aldık ve bundan sonraki süreçte gereğini yapacağız." diye konuştu.
CAHİL CÜHELA YAKIŞTIRMASI
"Sözümüz yine söz. Biz Eskişehirlinin sesi olacağız." diyen Demirel, bundan sonra da anlatmaya devam edeceklerini belirterek, şöyle dedi: "Biz neyi anlatacağız? Bu güne kadar garip – gurebayı, cahil – cühelayı çevireceğiz ve anlatacağız. Bu güne kadar fakir – fukara anlatanlara, cahil – cühelayı tekrardan anlatacağız. Çünkü bu kısmı hiç anlatılmadı. Hep fakir – fukara, garip – gureba. Demek ki, bir de cahil cühelalık durumumuz var."
BİZ HARBİYE MARŞI’NI DERS ALDIK
Harbiye Marşı’nı ders aldıklarını vurgulayan Prof. Dr. Ruhsar Demirel, söz konusu marştan dizeler okudu. Demirel, şöyle konuştu: "Çünkü biz Harbiye Marşı’nı ders aldık. Kanla, irfanla kurduk bu milleti. Dolayısıyla biz nigahbanız, bekçiyiz, sahibiz. Kimsenin endişesi olmasın. Bizim azımız çoktur. Önemli olan iktidar değil muktedir olmaktır. Biz her zaman muktedirdik, Türk insanı her zaman muktedirdir. Bu memleketi vatan bilen, bu milleti kendi milleti bilen herkes için konuşuruz. Herkesin hakkı için, eşitliği için biz kendimizde söz hakkı buluruz."
FAKİR- FUKARA EDEBİYATINDAN İLİM İRFANA GEÇMEK LAZIM
Milletin kendisine milletvekilliğini emanet ettiğini hatırlatan Demirel, "O vekalet kutsaldır. Dolayısıyla millet adına, memleket adına, işsizlerimiz adına, kadınlarımız adına, gençlerimiz adına, yaşlılarımız adına, esnafımız için, 4-C’lilerimiz için, çiftçilerimiz için, emeklilerimiz için, muhtarlarımız için hepsi için seçimden önce de konuştuk, seçimden sonra da konuşacağız. Demek ki derdimize doğru anlatamadık. O sebeple biraz daha yüksek sesle, belki biraz daha çok, bizim gördüklerimizi onlara da göstermek için tekrar tekrar, bıkmadan usanmadan, garip – gurebanın, fakir – fukaranın sorununu cahil cühelaya da anlatmak bizim görevimizdir." ifadesini kullandı.
AK Parti’nin bu kadar oy alabileceğini tahmin etmediklerini ifade eden Demirel, "AK Parti’nin bu kadar oy alacağını kimse tahmin etmiyordu. O sebeple söyledim. Fakir- fukara edebiyatından biraz ilim -irfana geçmek lazım." dedi.
CİHAN