Hrant Dink Davasında Şok İddia!

Olaylar
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen 22. duruşma bugün gerçekleşti. Dink ailesi avukatları mütalaaya karşı savunmalarını verdiler. Duruşmada en dikkat çeken olaysa, Dink ailes...
EMOJİLE

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen 22. duruşma bugün gerçekleşti. Dink ailesi avukatları mütalaaya karşı savunmalarını verdiler.

Duruşmada en dikkat çeken olaysa, Dink ailesinin avukatlarının istihbarat ile ilgili iddiaları oldu. Avukatlar, "devlet kurumlarından ülkü ocaklarına, istihbarat teşkilatlarından yargılama makamlarına kadar süreçte rol alan tüm kişi ve kurumların aynı hedef doğrultusunda ortak hareket etmeleriydi. Bu da sürecin tek merkezden ve bir plan dahilinde yönetildiğini ortaya koyuyordu.” açıklamasında bulundu.

Söz konusu iddiaya göre, istihbarat birimleri Hrant Dink’in öldürüleceğinin bilgisine erişmiş olmalarına rağmen herhangi bir adım atmadılar. Bir adım atmak şöyle dursun, tüm bu makamlar ağız birliği etmişçesine beraber hareket ederek, olayı sadece genç bir tetikçi ve azmettiriye yıkma girişiminde bulundular.

Avukatlar, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün 17 Ocak 2006 tarihinde, İstanbul emniyetine Hrant Dink’in Yasin Hayal tarafından öldürüleceğini anlatan bir yazı gönderdiğini söylediler. 

Bu yazının ardından da Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Engin Dinç’in İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan’ı arayarak bizzat görüştüğünü ve konunun önemi hakkında bilgi verdiği belirtildi.

Sürecin tek merkezden yönetildiğini iddia eden avukatlar, tüm istihbarat teşkilatlarından yargılama makamlarına kadar herkesin aynı hedef doğrultusunda ortak hareket ettiğini ve Hrant Dink’in cinayetinin planlı bir şekilde yapıldığını öne sürdü. 

Dink Ailesinin Avukatları, güvenlik ve istihbarat birimlerinin, bilgi ve belgeleri sakladıklarını, değiştirdiklerini, yok ettiklerini, yalan beyanda bulunarak soruşturma makamlarını yanıltmaya çalıştıklarını söyledi.

Yine avukatlar, deliller üzerinde oynanmasının bu aşamadaki en belirgin ve sistematik olgu olduğunun altını çizdi.

Dink ailesini savunan avukatlar, "Bu eylemlerin her biri ciddi cezaları gerektiren suç oluşturmasına rağmen, güvenlik ve istihbarat görevlilerine bu suçlarla ilgili bir soruşturma açılmadı ya da eksik de olsa soruşturma savcılarınca başlatılan soruşturma girişimi başka makamlar tarafından kesin olarak sonuçsuz bırakıldı” açıklamasında bulundu.

Kovuşturma aşamasında gerçeğin ortaya çıkarılması yolunda önemli fırsatlar sunacak ve yargılamanın gidişatını etkileyecek olan taleplerinin reddedildiğini belirten avukatlar, “Kabul edilen talepler ise muhatap kurumlarca karşılanmadı, yazılan yazı içeriklerine tatmin edici cevaplar verilmedi. Bazen de gerçeğe aykırı beyanlarda bulunarak mahkemeyi yanlış yönlendirdiler.” diye konuştu.

Taleplerin reddedilmesinin davayı ana ekseninden kaydırdığını belirten avukatlar olayın sadece tetikçilerden oluşan ayağına kilitlendiğini belirtti.

Avukatların savunmalarının ilk bölümünü bitirmesinin ardından duruşma 26 Aralık 2011 tarihine ertelendi.

cihan – on5yirmi5