Gerçekten Üniversiteliler mi?

Olaylar
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde dün yapılacak Anayasa panelinin katılımcıları CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum ve AK Parti milletvekili Burhan Kuzu’yu protesto ve yumurt...
EMOJİLE

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde dün yapılacak Anayasa panelinin katılımcıları CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum ve AK Parti milletvekili Burhan Kuzu’yu protesto ve yumurtalı saldırılarıyla konuşturmayan Öğrenci Kolektifleri, gerçekten üniversite gençliğini mi temsil ediyor?

 

Başbakan Erdoğan dün, “Aynı yapının mensupları” diyerek olayların arkasında farklı bağlantıların olduğunu ima etti, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise bu bağlantılarla ilgili ellerinde belgeler olduğunu, bunların ortaya çıkacağını açıkladı.

 

EYLEMLERE İTÜ’YLE BAŞLADILAR

2006’da İstanbul Teknik Üniversitesi’nde kurulan Öğrenci Kolektifleri adını ilk olarak 2008’de duyurdu.

 

İTÜ’nün 2008 – 2009 eğitim-öğretim yılının açılış törenine katılan Başbakan Erdoğan beklemediği bir tepkiyle karşılaştı. Kendilerini Öğrenci Kolektifleri olarak adlandıran siyasal bir grup Başbakan’ı protesto etmeye başladı. Daha sonra güvenlik görevlileriyle göstericiler arasında çıkan arbedede 18 kişi gözaltına alındı.

 

TEKEL’DE DE VARLAR, IMF PROTESTOSUNDA DA

Öğrenci Kolektifleri daha sonra her yerde olmaya başladı. Ulaşım zammının engellenmesi için metrobüs duraklarında gösteri yaptılar, IMF’yi protesto için Taksim meydanında MOBESE direğine tırmandılar. Tekel işçileri Ankara’da grev yaparken de ordalardı. Hrant Dink’in cenazesinde de oradaydılar.

 

Kendilerini tanımlarken, “faşizme ve liberalizme karşı özgürlükçü” kavramını kullanan Öğrenci Kolektifleri’nin, bu sürede pek çok üniversitede örgütlendiği söyleniyor.

 

68’Lİ YILLAR ENDİŞESİ

Peki Öğrenci Kolektifleri ve yaptıkları eylemler, 80 askeri darbesinden sonra bastırılan üniversite gençliğinin siyasi dirilişi olarak algılanabilir mi?

 

Dün SBF’de yaşanan olaylardan sonra siyasilerin yaptığı açıklamalar, bu konuda endişe ve risklerin olduğunu ortaya koyuyor.

 

Hükümetten gelen açıklamalar bir yana dün Süheyl Batum’un grubu “faşizm yapmakla” suçlaması, bugün MHP lideri Bahçeli’nin “Protestoların yasal temelde yapılması gerektiğini” söylemesi ve “Olaylar 68’li yıllar endişesi yarattı” demesi, madalyonun öbür yüzünün de yakın zamanda görülebileceğini bize söylüyor…

 

Habertürk