Erdoğan ABD büyükelçisine sert çıktı

Olaylar
Ordu’ya gitmek üzere Samsun’a gelen Başbakan Erdoğan, Çarşamba Havalimanı’nda yaptığı açıklamada, “Dik duruyoruz, dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Uluslar arası boyutu olan, ulu...
EMOJİLE

Ordu’ya gitmek üzere Samsun’a gelen Başbakan Erdoğan, Çarşamba Havalimanı’nda yaptığı açıklamada, “Dik duruyoruz, dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Uluslar arası boyutu olan, ulusal boyutta da maalesef yerel taşeronları olan bir operasyondur. Bu operasyon, hükümete karşı atılmış bir adımdır ama bundan öte uluslar arası ve ulusal boyutu olan bir operasyondur. Biz bundan yılmayacağız. Çünkü onlar salt AK Parti’nin güçlenmesinden değil, aynı zamanda Türkiye’nin güçlenmesinden rahatsız oluyorlar. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede siz milli geliri arttırabilir misiniz? Bunlar bu iktidarla oldu” dedi. 

Haber7.com’da yer alan haberde Erdoğan, CHP’yi eleştirdi. “Ana muhalefetin genel müdürü çetelerden bahsediyor. Eğer çete arıyorsan sen onu kendi içinde ara. Genel müdürlük yaptığın dönemler dahil, Rahşan Affı ile kurtuldun. Bunların mazisi karanlık. Bu ülkeye bunlar zarardan başka ne yaptılar. CHP demek kirlilik demektir. CHP demek bu ülkeyi karanlıklara götürmek demektir. CHP demek, temel hak ve özgürlükleri yok etmek demektir” diye konuştu.

“ŞU TERBİYESİZLİĞE BAK”

Hukuka yansıyan olayın hukukta karşılık bulacağını anlatan Erdoğan, Bizim meselemiz; hukukçuların da hukuka saygılı hareket etmesi, güdümlü hareket etmesi değil. Güdümlü hareket ettikleri zaman da bizler tabii ki siyasiler olarak gerekeni yapacağız. Yasama organı niye var bu ülkede, yürütme organı niye var bu ülkede. Hepsinin anayasada nasıl çalışacağı bellidir. Hepsi eğer anayasadaki çalışma esaslarına göre çalışıyorsa problem yok. 

Buradan taviz veriliyor da, aykırı hareket ediliyorsa biz siyasetçiler olarak üzerimize düşeni her zaman yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Kalkıp da yargının bir mensubu, yürütmeye alışılmışın dışında, yasalara aykırı olarak emir, talimat veya baskı yapamaz. Siz kalkıp da bu insanlara karşı bu tür baskıları yapmak suretiyle eğer yargıyı yönlendirmeye çalışırsanız biz de tabii ki tedbirimizi alırız. Yürütmenin mensubu bile bir eve baskın yapacak. Baskın yaptığı evde şu terbiyesizliğe bak, bacak bacak üstüne atacak, eline tespih alacak, külhan beyi gibi bir de kendisine yemek ısmarlayacak, bu nasıl bir iş. Bunu yapan yürütme mensuplarını biz kalkıp seyir mi edeceğiz; gereği neyse onu da yapacağız. İster yürütme, ister yargı, ister partimizin mensubu gereği neyse onu yapacağız. AK Parti bozulmuş çarkları düzeltmeye geldi bu ülkede” ifadelerini kullandı.

“YARGI MENSUBU YASALARA AYKIRI BASKI YAPAMAZ”

Hukuka yansıyan olayın hukukta karşılığını bulacağını anlatan Başbakan, “Bizim meselemiz hukukun güdümlü hareket etmemesidir. Yargının bir mensubu yürütmeye alışılmışın dışında yasalara aykırı olarak baskı yapamaz” dedi. Erdoğan şunları kaydetti:

“Hukuka yansıyan olay hukukta karşılık bulursa, bizim meselemiz hukukun çalışmasıdır. Bizim meselemiz; hukukçuların da hukuka saygılı hareket etmesi, güdümlü hareket etmesi değil. Güdümlü hareket ettikleri zaman da bizler tabii ki siyasiler olarak gerekeni yapacağız. Yasama organı niye var bu ülkede, yürütme organı niye var bu ülkede. Hepsinin anayasada nasıl çalışacağı bellidir. Hepsi eğer anayasadaki çalışma esaslarına göre çalışıyorsa problem yok. Buradan taviz veriliyor da, aykırı hareket ediliyorsa biz siyasetçiler olarak üzerimize düşeni her zaman yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Kalkıp da yargının bir mensubu, yürütmeye alışılmışın dışında, yasalara aykırı olarak emir, talimat veya baskı yapamaz. Siz kalkıp da bu insanlara karşı bu tür baskıları yapmak suretiyle eğer yargıyı yönlendirmeye çalışırsanız biz de tabii ki tedbirimizi alırız. Yürütmenin mensubu bile bir eve baskın yapacak. Baskın yaptığı evde şu terbiyesizliğe bak, bacak bacak üstüne atacak, eline tespih alacak, külhan beyi gibi bir de kendisine yemek ısmarlayacak, bu nasıl bir iş. Bunu yapan yürütme mensuplarını biz kalkıp seyir mi edeceğiz. Gereği neyse onu da yapacağız. İster yürütme, ister yargı, ister partimizin mensubu gereği neyse onu yapacağız. AK Parti bozulmuş çarkları düzeltmeye geldi bu ülkede.”

– Sizden bir şey istiyorum: Bütçeyi gördünüz değil mi? Her türlü hakareti yapan muhalefet kaç kişiyle bu bütçeye hayır dedi. 117 kişiyle…Bunlar toplam 212 kişi. 318 oyla bütçesine sahip çıktı. Siz muhalefet olarak TBMM’de nasıl çalışılacağını bilmeyecek kadar zavallısınız. 

– Sizin eğer parlamentoda onurlu bir mücadeleniz varsa o koltukta yerinizi olacaksınız. Ben Başbakan’ım ben olmadığım zaman benim oyumu kullanacak olan var. CHP genel müdürü sen gelemediğin zaman senin yerine orada kimse yok. Muhalefet bitmiş bitmiş tükenmiş. Bunlar anca hakaret bol bol hakaret ederler. Bak ne dedim CHP genel başkanının adını ağzıma almayacağım dedim almıyorum. Adını ağzıma almayacağım. Bugün yine hakaret etti, o da yargıda. Kayseri belediye başkanımız genel müdürden aldığı tazminatlarla bol bol sucuk dağıtıyor. Onlar hakaret etmeye devam etsin.

Başbakan konuşmasına, ‘Beraber yürüdük biz bu yollarda’ şarkısının sözlerini okuyarak son verdi.