En azından bunu takdir edin

Olaylar
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Bakanlıkta basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bayraktar, "Sağcısı, solcusu, siyasetçisi, siyaset dışı aktörle...
EMOJİLE

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Bakanlıkta basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bayraktar, "Sağcısı, solcusu, siyasetçisi, siyaset dışı aktörlerin, sektörlerin, ilgililerin, sosyologların bizi denetleyerek desteklemesi lazım ki Türkiye salaş yapılardan kurtulsun" dedi…

TOKİ’de 8,5 yıla yakın zaman başkanlık görevini yürüttüğünü hatırlatan Bayraktar, çok sayıda iş yapmalarına rağmen haklarında hiç soruşturma olmadığını belirtti.

Bayraktar, ‘Bu bir mucize bana göre. CHP’nin de MHP’nin de BDP’nin de AK Parti’nin de herkesin, en azından burasını takdir etmesi lazım. Kim kimin gözünün yaşına bakar. Öz kardeşiniz de olsa bir usulsüzlük, yolsuzluk yapsa ona soruşturma açmadan yapamazsınız’ dedi.

-Rant eleştirilerine yanıt-

Türkiye’nin, salaş, kaçak, mühendislik hizmeti almamış, estetiği bulunmayan binalarla kalkınmış ülke fotoğrafı veremeyeceğine dikkati çeken Bayraktar, bu yapı stokunun değişmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bayraktar, ’99 depreminde yaşanan travmayı Türkiye kaç kere kaldırır?’ diyerek, sözlerine şöyle devam etti:

‘Türkiye’nin artık bunları yaşamaması lazım. Biri çıkıp ‘bunu yapalım’ diyor iyi niyetle, samimiyetle. Bizim şöyle bir desteğe de ihtiyacımız var. Demeleri lazım ki ‘Bu çocuk, bu adam inşaatçı, inşaatlarda kürek sallamış. Amelelik yaptı, ustalık yaptı, çıraklık yaptı, duvar ördü, sıvacılık yaptı. Sanat okulu, meslek lisesi mezunuyum. Liseyi dışarıdan bitirdim. İnşaat mühendisiyim. İstanbul Yıldız mezunuyum. Master ve doktora yaptım. Mesleği biliyorum. 11 yaşından beri gayrimenkulle uğraşıyorum. 5 yıl icra takip memurluğu yaptım. Gayrimenkul ve imar hukuku benim branşlarım. Yoksa saf mühendislikle olmaz bu işler. O zaman sağcısı, solcusu, siyasetçisi, siyaset dışı aktörlerin, sektörlerin, ilgililerin, sosyologların bizi denetleyerek desteklemesi lazım ki Türkiye salaş yapılardan kurtulsun. Türkiye’nin şehirleri güzelleşsin, şehirlerinin marka özelliği artsın. Türkiye’yi enerjiyi savuran binalardan kurtarsın. Binalar konforlu olsun. Böyle bir gayret içine girdik, en azından niyetimiz bu. Yok kardeşim ‘Rantsal dönüşüm yapacaksınız’. Diyoruz ki: Zaten paramız yok. Ne rantı? Yok ki para. Olan parayı kiraya vereceğiz. Kiraya yetmez ki. Kira yardımı, taşınma yardımı yapacağız.’

Yeni Şafak