‘Cuntacılık İç Tehdit Olsun’

Olaylar
Hukukçular, birçok kanlı eylemi barındıran Balyoz darbe planının peşini bırakmıyor. Dün İstanbul ve Mersin Barosu’na kayıtlı avukatlar darbe planı hakkında suç duyurusunda bulundu. Cunta faaliye...
EMOJİLE

Hukukçular, birçok kanlı eylemi barındıran Balyoz darbe planının peşini bırakmıyor. Dün İstanbul ve Mersin Barosu’na kayıtlı avukatlar darbe planı hakkında suç duyurusunda bulundu. Cunta faaliyetlerinin iç tehdit kapsamına alınması gerektiğini vurgulayan avukatlar, "Milletin iradesini yok sayıp Balyoz’u vuramazsınız. Millet var" ifadelerini kullandı.

Camilerin bombalanması ve kendi uçağımızın düşürülmesi gibi birçok kanlı eylemi barındıran Balyoz darbe planı hakkında İstanbul ve Mersin’deki avukatlar da suç duyurusunda bulundu. Hukuk ve Demokrasi Platformu üyesi İstanbul Barosu‘na kayıtlı 50 avukat ve Mersin Barosu’na kayıtlı 40 avukat Balyoz darbe planını yargıya taşıdı. "Ülkemiz ciddi bir tehlike ile karşı karşıyadır. Bu tehlike hepimizin geleceğini tehdit etmektedir." diyen İstanbul Barosu‘na üye avukatlar, planı hazırladığı iddia edilenlerin bir an önce yargılanmasını istedi. Darbe planlarının Türkiye’yi kaos ortamına sürüklemek için yapıldığını belirten avukatlar, Türkiye’de acilen yeni bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Mersin’deki avukatlar da halkın tercihinin antidemokratik yollardan bertaraf edilmeye çalışılmasını kınadıklarını vurguladı. Türkiye’nin en kanlı darbe planı olarak tarihe geçen Balyoz’u hazırlayanlar hakkında geçtiğimiz günlerde Ankara’da 500 avukat, Diyarbakır’da da 40 sivil toplum kuruluşu suç duyurusunda bulunmuştu.

Kartal Adliyesi önünde toplanan İstanbul Barosu’na kayıtlı yaklaşık 50 avukat, cübbelerini giyerek basın açıklaması yaptı. Grup adına açıklama yapan avukat Gökhan Bozkurt, millete karşı pervasızca hazırlanan darbe ve eylem planları ile ülkenin bir kaos ortamına sürüklenmek istendiğinin açıkça görüldüğünü söyledi. Demokrasi ve hukuk dışı eylemlerle Türkiye’nin geriye götürülmek istendiğini dile getiren Bozkurt, "Demokratik düzeni ortadan kaldırmaya ve milletimizin iradesini yok saymaya yönelik bu tür çağ dışı hareketler tasvip edilemez. Bizler ‘Balyoz’u vuramazsınız. Millet var’ demeye geldik." şeklinde konuştu.

Yeni anayasaya ihtiyaç var

Yeni anayasanın gerekliliğine de dikkat çeken Bozkurt şöyle konuştu: "Bu tür menfur eylemlere dur demek için sivil demokratik bir anayasa ve kalıcı bir yargı reformuna şiddetle ihtiyaç vardır. Ülkemizin bir an önce darbelerden ve köhne darbe zihniyeti taşıyanlardan kurtulması gerekmektedir."

Bu arada suç duyurusundan önce Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Türk Silahlı Kuvvetleri‘ne (TSK) çağrıda bulunan avukatlar, Meclis’te oluşturulacak araştırma komisyonları ile millet iradesine yönelik yapılmak istenen darbe planlarının üzerine gidilmesini istedi. Avukatlar, Silahlı Kuvvetler için de, "Bünyesinde yuvalanmaya çalışan cuntacı yapılanmaları bir an önce tespit edip yargıya teslim edeceğine güvenimiz tamdır." dedi. Suç duyurusunun içeriğini açıklayan Bozkurt "Örgüt kurmak, rant sağlamak, askeri itaatsizliğe sevk, halk arasında korku ve panik yaratmak için tehdit ve suç işlemek, halkı kin ve düşmanlığa tahrik, ibadethanelere zarar verme ve kişisel verilerin kaydedilmesi" şeklinde konuştu. Basın açıklamasının ardından tüm avukatların ortak imzaladığı şikâyet dilekçesi, cumhuriyet savcılığına teslim edildi.

Karanlık zihniyetin farkındayız

Mersin Barosu’na kayıtlı 40 avukat da Balyoz darbe planı için cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu. Avukatlar yaptıkları açıklamada gelişmiş demokrasilerde telaffuz dahi edilmeyen kavramların Türkiye’de planlar halinde bulunmasına tahammüllerinin olmadığına dikkat çekerek, halkın tercihini antidemokratik yollardan bertaraf edilmeye çalışılmasını kınadıklarını kaydetti.

Avukatlar, suç duyurusu öncesi Mersin Gazeteciler Cemiyeti‘nde basın toplantısı düzenledi. Avukatlar adına açıklama yapan Murat Değerli, planın bir kurgu olmadığınıa ve planda yazılan eylemlerin birçok suç kapsamına girdiğine dikkat çekti. EMASYA Protokolü‘nün yürürlükten kaldırılmış olmasının sevindirici olduğuna dikkat çeken Değerli, cunta faaliyetlerinin de iç tehdit kapsamına alınması gerektiğini vurgulayarak, "Bu millet bunu hak etmemektedir. Halkın demokratik tercihlerinin antidemokratik yollarla bertaraf edilmeye çalışılmasını şiddetle kınıyoruz. Bu ülkenin tarihinde sultanları azlettiren, türlü entrikalarla hükümetler devirip hükümetler kurduran ve halen faaliyette bulunan karanlık ve habis bir zihniyetin farkındayız. Bu zihniyetle aziz milletimizin genç hukukçuları olarak sonuna kadar mücadele edeceğimizin ve bu dirayetin de damarlarımızdaki asil kanda mevcut olduğunun bilinmesini isteriz." dedi. Değerli, basın açıklamasını Napolyon’un ‘Kılıç ile her şeyi yapabilirsiniz, ancak üzerine oturamazsınız.’ şeklindeki sözü ile tamamladı.