Askeri okulda guguk kuşu taktiğiyle kadrolaşma

Olaylar
Ergenekon ve Balyoz operasyonları sonrası boşalan Kara Harp Okulu’ndaki kadrolara kendilerine yakın isimleri atayan paralel yapı, ayak bağı olarak gördükleri isimleri kurumdan atmak için sistematik iş...
EMOJİLE

Ergenekon ve Balyoz operasyonları sonrası boşalan Kara Harp Okulu’ndaki kadrolara kendilerine yakın isimleri atayan paralel yapı, ayak bağı olarak gördükleri isimleri kurumdan atmak için sistematik işkence yolunu tuttu. Gördüğü baskılar neticesinde 2010 yılında Kara Harp Okulu’ndan ayrılmak zorunda kalan Ç.G, hakkını aramak için yargı yoluna başvurdu. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nden ret kararı alan Ç.G, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. AİHM’den gelecek kararı bekleyen Ç.G, kendisi gibi askeriyeden atılan ya da ayrılmak zorunda bırakılan öğrencilerle kurduğu Eski Askeri Öğrenciler Derneği üyeleriyle bu yapının incelenmesini, haklarının iade edilmesini istiyor.

AİHM’de bekleyen dosyalar

Ç. G şunları anlattı: “Facebook hesabım kırılmış ve orada yazdıklarımdan ötürü 7 gün oda hapsi cezası almıştım. Komutanlarım benden yaptığım görüşmelere ilişkin savunma istedi. Savunmamı yaptıktan sonra ceza verdiler ve disiplin notum 28 puan düştü. Daha sonra gördüğüm baskılara dayanamayarak okuldan ayrıldım. Ayrıldıktan sonra bu konuda sivil savcılığa suç duyurusunda bulundum. Görevsizlik vererek, askeri savcılığa gönderdi. Askeri savcılık ‘Soruşturma emri verilmemiştir’ diyerek bana yazı yazdı. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne(AYİM) itiraz ettik. Kararın yürütmesinin durdurulmasını istedik. AYİM yürütmeyi durdurmadı. Tekrar itiraz ettik. Sonuç değişmedi. Ben de 2012 yılının Haziran ayında AHİM’e gittim. Sıralı komutanlarımdan davacı oldum. Benim gibi AİHM’de dosyası olan 10 arkadaşım var.”

O kişiler terfi ediyor

“ESASDER diye bir dernek kurduk. Milletvekilleriyle görüşmeye çalışıyor ve bu yapının araştırılmasını istiyoruz. Bir çoğumuz ağır tazminat davalarına mahkum edildik. Bazı arkadaşlarımız Harp Okululunda okumasına rağmen er olartak askerlik yapmak durumunda kaldı. Biz hayata yenik başladık. Bize bunu yapan subayların bir şekilde terfi ettiğini, şu anda çoğunu kurmay akademisinde kurmay olduğunu ve birçoğunun ödüllendirildiğini gördük. O kişiler hakkında bir sürü suç duyurusunda bulunduk ama bunların bu şekilde terfi etmeleri çok manidar. Başbakan’ın işaret ettiği paralel yapıyla bağlantısı olduğunu düşünüyoruz. Harp okullarında internet adresleri ve mail adresleri takip ediliyor. Bunu daha farklı kadrolara zemin açmak için yapıyorlar. 2008 yılından sonra askeri okullardan ayrılan öğrenci sayısında bir artış var.” 

Paralel benzerlik

Guguk göçmen bir kuştur. Yumurtlama mevsiminde dişi guguk kuşu, uygun gördüğü bir yuvayı uzun süre uzaktan dikkatle kontrol eder. Yuvanın hakiki sahibi olan anaç kuş uzaklaşır uzaklaşmaz, gözetlediği yerden hızla yuvaya gelir ve bir yumurtasını ev sahibi kuşun yumurtaları arasına bırakır. Fark edilmemesi için de yuva sahibi kuşun yumurtalarından birisini gagasıyla yuvadan atar. Ziyaret ettiği her yuvaya, sadece bir yumurta bırakır. Her yuvaya bir yumurta bırakmasının hikmeti, guguk kuşu yumurtasının diğer yumurtalardan daha önce açılmasıdır.

Yumurtaları atıyor

Yumurtadan yeni çıkmış bir guguk kuşu yavrusu henüz gözleri bile açılmadan sanki öğretilmiş gibi, asıl ev sahibi kuşun yumurtalarını; sırtını ve kanatlarını kullanarak yuvadan atar. İlginci, Guguk kuşu hangi kuşun yuvasına yumurta bırakacaksa, kendi yumurtasını, o kuşun yumurtasının renk ve desenine benzeterek yumurtlar (takiyye).

Bağırarak yardım

Öz anne-babası olmayan yavru guguk kuşu, yuvanın anne kuşu, yem ile yuvaya geldiği zaman, boynunu yiyeceğe doğru uzatarak, kanatlarını aşırı derecede titretir, ağzını geniş bir şekilde açar ve devamlı öter. Guguk kuşu, bu aşırı ötüşü ile sadece yuvadaki anne-babadan değil, yakın çevredeki diğer anne-baba kuşlardan da yiyecek alabilir (Himmet). Bu sayede asıl yuva sahibinin yavrularından daha iri ve güçlü hale gelir. (Sızıntı Dergisi’nden alınmıştır) Guguk kuşunun yuvadaki diğer yumurtaları dışarı atarak yuvaya yerleşmesinde uyguladığı taktik, paralel örgütün TSK ve poliste kendinden olmayanları tasfiye etmesine benzetiliyor.

Sistematik işkence

Gördüğü sistematik işkence sonucunda 2010 yılında Kara Harp Okulu’ndan ayrılmak zorunda kalan ve 35 bin TL tazminat ödemeye mahkum edilen Ç.G., Harbiye içindeki yapılanmanın nasıl çalıştığını detaylarıyla anlattı. Star’a konuşan Ç.G, yaşadıklarını şöyle özetledi:

“Bir grup öğrenciye yönelik sistematik bir baskı mevcut.  Bu öğrenciler genellikler askeri liselerde dereceye giren öğrenciler ya da disiplin puanı hiç düşmemiş öğrenciler. Öğrencilerin sosyal medya hesapları ve mail adresleri kırılıyor. Elde edilen bilgiler üzerinden sınıflandırma yapılıyor. Onları yıldırmak için sürekli ceza verme, insanların içinde hakaret etme yoluna gidiliyor. Eğitim sırasında bir grup hiçbir şey yapmazken, baskı gören grup ekstra eğitimlere tabi tutuluyor. Sınav zamanlarında değişik idari görevlere vererek sınava çalışmasını engelleniyor. Hatta sınav sorularının doğru olanlarının silerek, puan kaybetmelerine neden oluyorlar. Bu nedende sınava tükenmez kalemle girip ceza alan arkadaşlar var.”