Açlık grevleri artık sona ersin

Olaylar
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani, ‘PKK’nın silahtan vazgeçmesi gerekir’ diyor, sorunun çözümü için barışçıl yolları öneriyor ‘Bölge konusunda vallahi benim de k...
EMOJİLE

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani, ‘PKK’nın silahtan vazgeçmesi gerekir’ diyor, sorunun çözümü için barışçıl yolları öneriyor ‘Bölge konusunda vallahi benim de kafam karışık’ diyen Barzani’ye göre açlık grevlerinde artık devletin adım atması gerekiyor.

Milliyet Gazetesi’nden Hasan Cemal, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı  Mesud Barzani ile Sere Reş’teki Başkanlık Sarayı’nda görüştü. İşte görüşmede öne çıkan sözler:

* Önce bir ateşkes olması lazım. Silahlar susmalı!

* Bir barış sürecinde Öcalan’ın rol alabileceğini görmekteyiz.

* Kanaatimce PKK hâlâ Öcalan’a bağlı.

* Anadilde eğitim artık en temel haklardan birisi… Türkiye’nin bundan kaçınmaması lazım.

* Açlık grevleri artık sona ersin. Mesajlar verildi, alındı. Buna karşılık devlet de olumlu bir cevap versin.

PKK BOZUCU UNSUR MU?

Soruyorum:

“İki taraf arasındaki ilişkilerde PKK bozucu bir unsur mu?”

Yanıtlamadan bir süre düşünüp öyle konuşuyor:

“PKK sorunun bir tarafı… Burada bir irade lazım, siyasi bir irade… Silaha başvurmadan, barışçıl yollardan sorunu çözmeye yönelik bir irade… Kürt sorununun çözümüne yönelik bu irade hâlâ çıkmış değil. Ama biz sorunun barışçıl yollardan çözüleceğine inanıyoruz.”

Ankara’ya, PKK’ya, Türklere ve Kürtlere mesajlarınız nedir diye sorunca, özetle şu yanıtı veriyor:
“Ankara’da olsun, PKK’da olsun, her iki tarafta da iki farklı çizgi var. Bir taraf hâlâ silah diyor, savaş istiyor, diğer taraf da barış diye bastırıyor.”

PKK’da da barış için bastıranlar var mı diye bir daha sorunca, “Evet” diye vurguluyor. Kendi konumunun altını şöyle çiziyor:
“Biz hem Ankara’da, hem PKK içinde sorunun barış yoluyla çözülmesini isteyen güçlerin yanındayız.”
Ekliyor:
“Son Ankara ziyaretim sırasında, 2009’daki gibi bir açılım sürecine ilişkin bir iyi niyet olduğunu gördüm. Ayrıca bu süreç tam olarak da durmadı.”

‘SORUN DERİNE GİDİYOR’

Aramızdaki soru cevap şöyle devam etti Başkan Barzani’yle:

“PKK silahla bir yere varabilir mi?”

Barzani:

“Silahla bir yere varılamaz. Silahlı mücadelenin zamanı dolmuştur. PKK’nın silahtan vazgeçmesi gerekir.”
“Bir yol haritası var mı? Ne yapmak lazım yeni bir süreç için?”

“Sorun derin, derine gidiyor. Başbakan Erdoğan’ın 2005’teki Diyarbakır konuşmasını anımsıyorum, ‘Kürt sorunu bizim de sorunumuzdur’ diyen o konuşmasını… Sonra Erbil’e geldiğinde söyledikleri… Türkiye bir devlettir. Kendi vatandaşlarına karşı sorumlulukları vardır.”

“Nasıl bir yol haritası olabilir?”

Mesut Barzani:

“Önce bir ateşkes olması lazım, önce silahlar susmalı, (silahların tümden bırakılması, toprağa gömülmesi anlamında söylemiyor; bunun daha sonraki adım olduğunu belli ediyor, HC) Sonra küçük küçük adımlar atılmalı, kolayından başlayarak…”

ANADİLDE EĞİTİM…

Soru:

“Bu yol haritasının bir yerinde anadilde eğitim, Kürtçe eğitim de yer almalı mı?”

Mesut Barzani:

“Anadilde eğitim, Kürt dilinde eğitim artık en temel, en basit haklardan birisi… Türkiye’nin bundan kaçınmaması lazım.”
Ve tekrarlıyor Barzani:
“Bir ateşkesle birlikte, en kolayından küçük adımlarla başlayacak bir yol haritası, bir süreç… Kolayından zoruna doğru zaman alacak bir süreç…”

ÖCALAN FAKTÖRÜ…

Soruyorum:

“Bu süreçte Öcalan’ın rolü ne olabilir? Bu konu Türkiye’de tartışmalı. Kimi, Öcalan’ı PKK artık dinlemiyor derken, kimi de farklı düşünüyor. Ne diyorsunuz?”

Mesut Barzani bu sorumu gayet dikkatli, sözcüklerini seçerek yanıtlıyor. Ama verdiği izlenim, Öcalan’ın dışlanamayacağına işaret ediyor.

Söyledikleri şöyle:

“Özellikle Türkiye’de yazılanlara, yine kamuoyundaki havaya, Kürtlere bakınca… Böyle bir barış sürecinde Öcalan’ın rol alabileceğini görmekteyiz. Kanaatimce PKK hâlâ Öcalan’a bağlı… Hava öyle ki, Öcalan’ın hâlâ etkisi var örgüt üzerinde… Ama iş pratiğe dökülünce, uygulamaya gelince ne olabilir, bilemiyorum tabii…”

Namık Durukan araya giriyor:

“Oslo benzeri bir sürecin yeniden başlatılması konusunda arabuluculuk yapar mısınız?”

Mesut Barzani:
“Sorunun barışçıl bir şekilde çözülmesi için ben her zaman hazırım. Her iki taraftan en küçük bir barışçıl adım atılsın, ben üzerime düşeni yapmaya hazırım.”

“Böyle bir süreç var mı?”

Mesut Barzani:

“Henüz böyle bir şey yok. Ben böyle bir şey görürsem, bana da gerek duyulursa, ben hazırım.”
Mesut Barzani’nin “Henüz böyle bir şey yok!” sözü gerçeği yansıtıyor.

Geçen cuma gününden beri Erbil’deyim. Sürekli görüşme halindeyiz. En çok üstünde durduğum konuların başında, Türkiye’de PKK ve Kürt sorunu geliyor.

Ankara’nın MİT ve Dışişleri olmak üzere değişik kanallardan Erbil’le temas halinde olduğu söylenebilir.

Ama Kürdistan yönetiminde, Türkiye’deki PKK ve Kürt sorunuyla ilgili ‘Kürt dosyası’nın şimdilik boş olduğunu söylemek galiba gerçeği ifade etmek olacak.

AÇLIK GREVLERİ…

Mesut Barzani’ye Türkiye’deki ‘açlık grevleri’ni soruyorum.
Yanıtı şu oluyor:

“Aslında açlık grevleriyle mesajlarını vermişlerdir. Artık devletin de adım atması gerekir diye düşünüyorum. Kısacası mesajlar verildi, alındı bence… Açlık grevleri sona ersin. Buna karşılık devlet de olumlu bir cevap versin.”

Milliyet