800 Bin Osmanlı Altını İsviçre Bankalarında

Olaylar
Gül Kireklo’nun haberi Babası tarafından İsviçre’ye kaçırılan 1 milyar 860 milyon dolarlık altının banka kasasında tutulduğunu iddia eden Elazığlı Heylani Kebir Aşireti Reisi Sait Ali Bayr...
EMOJİLE

Gül Kireklo’nun haberi

Babası tarafından İsviçre’ye kaçırılan 1 milyar 860 milyon dolarlık altının banka kasasında tutulduğunu iddia eden Elazığlı Heylani Kebir Aşireti Reisi Sait Ali Bayrak, eylem hazırlığında Elazığlı Heylani Kebir Aşireti’nin Reisi Sait Ali Bayrak, İsviçre’deki Credit Suisse Bankası’nın kasalarında tutulduğunu iddia ettiği 1 milyar 860 milyon dolarlık servetini geri alabilmek için büyük bir mücadele veriyor.

35 bin kişilik aşireti ile Gaydimen aşireti arasındaki 150 yıllık kan davasını bitiren, 2002’de Vatikan tarafından barış madalyasıyla ödüllendirilen ve Ortadoğu’nun bazı ruhani liderleri tarafından kendisine "Barış Elçisi" unvanı verilen Bayrak’ın iddiasına göre servetin yurt dışına çıkması şöyle gerçekleşti: 12 Eylül darbesinin ayak seslerinin duyulmaya başlandığı günlerde, Sait Ali Bayrak’ın babası Hasan Bayrak, talan edileceği korkusuyla servetinin önemli bir kısmını yurt dışına çıkardı. İddiaya göre 800 bin Osmanlı altını ve ziynet eşyası, İsviçre’deki dünyanın en büyük bankalarından Credit Suisse’nin kasasına kondu. 1.5 ay sonra ise Türkiye’de askeri darbe oldu. Hasan Bayrak 1999’da vefat etti. Serveti ise halen Credit Suisse Bankası’nda tutuluyor.

’64 AVUKATLA HAKKINI ARIYOR’
43 yaşındaki Bayrak, bu iddiasını kanıtlamak ve babasının servetini Türkiye’ye getirmek için hukuki bir süreç başlattı. 7 yıldır mücadele verdiğini söyleyen Bayrak’ı İsviçre’de 64 avukat temsil ediyor. Babasının ölümünden 6 yıl sonra servetten haberdar olduğunu belirten Bayrak, "Çünkü babam bu hazineden 40 yaşıma geldiğimde haberdar olmamı istemiş. Annem aniden ciddi bir rahatsızlık geçirince vasiyeti açıklamak zorunda kaldı. Evimizin sandığında saklanan belge bana ulaştırıldı. Belgede hesap numarası ve kasa bilgileri vardı" dedi. Babasının öldüğünü ve mirasçı olduğunu belirten resmi yazıyı bankaya götürdüğünü de sözlerine ekleyen Bayrak, "Parayı almama izin verilmedi. Banka yetkilisi bana ‘Bu parayı ne yapacaksınız’ diye sordu. Ben de ‘Türkiye’ye götüreceğim’ dedim. O da bana ‘Bankamız bu tür kaynakların ülke dışına çıkarılmasına karşı’ dedi. Sonra 3 kez daha görüştük, sonuç alamadık. 23 Eylül 2005’te bankadan gelen bir yazıda babam adına kayıtlı hesabın zaman aşımına uğradığı bildirildi. İsviçre’de 10 yıllık süre içinde sorulmayan hesapların kayıp hesap listesine alındığı belirtildi. Ancak mücadelem sürüyor. Varlık Barışı Kanunu’ndan sonra parayı Türkiye’ye götürebilirim. Ama banka işi yokuşa sürüyor" diye konuştu. Maliye Bakanlığı ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’ndan yardım istediğini vurgulayan Sait Ali Bayrak, Dışişleri Bakanlığı’ndan da servetinin takip edilmesini talep etti. Bakanlık’tan gelen yazıda ise, Türkiye ve İsviçre Adalet Bakanlığı nezdinde, adli yardımlaşma çerçevesinde girişimde bulunulabileceği belirtildi.

DÜNYAYA SESLENECEK
Geçmişte Nobel Barış Ödülü’ne de aday gösterilen Sait Ali Bayrak, "Bu banka ülkelere krediler veriyor. İşadamları servetlerini bu bankaya kaçırıyor. Ama paralar güvende mi? Bakın babamın parasını 7 yıldır alamıyorum. Bu nedenle temmuzun ikinci pazar günü bankanın İstanbul’daki merkezi önünde aşiretimle eylem yapmak için İstanbul Valiliği’nden izin isteyeceğim. Ey patronlar, paralarınızı İsviçre’ye kaçırıyorsunuz ama geri alabilecek misiniz?’ diye sesleneceğim" ifadesini kullandı.

ÇAREYİ İSRAİL’DE ARAMIŞTI
Heylani Kebir Aşireti Reisi Sait Ali Albayrak, servetini kurtarmak için verdiği mücadele kapsamında 2009’da Yahudi Ruhani Lideri Rabbi Eliyahu Bakshi Deron ile de görüşmüştü. Geçmişte kendisiyle aynı duruma düşmüş çok sayıda Yahudi’nin parasını kurtarmayı başardığını ve bu nedenle yardım almak için İsrail’e gittiğini belirten Albayrak, Deron’un yönlendirmesiyle dosyasını uluslararası soykırım hukukçusu Dov Weisglas’a göndermişti.

Sabah