Şöhret insanı yalan bir dünyaya inandırır

Medya
‘Karadayı’nın yıldızı Kenan İmirzalıoğlu, yakaladığı şöhretin insani değerlerinin önüne geçmesine asla izin vermediğini söylüyor: Şöhret dediğin şey; ateşten gömlektir. İnsanı gerçek olmay...
EMOJİLE

‘Karadayı’nın yıldızı Kenan İmirzalıoğlu, yakaladığı şöhretin insani değerlerinin önüne geçmesine asla izin vermediğini söylüyor: Şöhret dediğin şey; ateşten gömlektir. İnsanı gerçek olmayan şeylere inandırır. Yalan dünya, birden gerçeğin yerine geçer. İşimin ve şöhretin; vicdanımı ve adalet duygumu etkilemesine izin vermem.

atv’nin reyting rekortmeni dizisi ‘Karadayı’ ile ekrana muhteşem bir dönüş yapan Kenan İmirzalıoğlu, bıyıklı imajıyla beğeni topluyor. Ünlü oyuncu, Vogue dergisinin son sayısında Çiğdem Anad’a konuştu.

Bazı yakışıklı gençler, ‘Belki bir gün biz de keşfediliriz’ umudu taşıyorlar. Bu umutlar boşuna mı?
Ünlü olmak isteyen gençlerin önce kendi belirledikleri bir yol, bir hedef olmalı. Şans, kısmet ve tesadüfle şöhretin yolu açılabilir ama bu ihtimal çok düşük. Şöhret dediğiniz şey; ateşten gömlek. Şöhret insanı gerçek olmayan şeylere inandırır, yalan dünya birden gerçeğin yerine geçer. Perde kalktığı zaman gerçekle yüzleşmek zordur. Ben üniversitede okurken harçlığımı kazanmak için mankenliğe başladım. Öncelikli hedefim üniversiteyi bitirmek oldu ve bitirdim. İşin, şöhretin; insani değerlerimin önüne geçmesine izin vermedim.

 İnsani değerlerin neler peki?
Vicdan, adalet ve hak yememek… Vicdan duygusu annemden geçti. Yanlış bir şey yaparsam çok rahatsız olurum. Hep vicdanımı dinlerim, gurur yapmam. Eğer dinlemezsem kendimle küs kalırım. İnsanlara asla yukarıdan bakmamayı, küçük yaşta annemden öğrendim. Gereksiz yere sinirlenmem. İşim için özgürlüğümden, sağlığımdan taviz veririm ama insani değerlerimden vermem.

KÖTÜ DUYGULARI UZAK TUTUYORUM
Kıskanç biri değilsin. Bu; kendini en tepede gördüğün ve mağrur olduğun için mi? Yoksa kıskanmanın hiçbir işe yaramadığını mı düşünüyorsun?
Negatif duyguları kendimden hep uzak tuttum. Kıskanmak, kötü düşünmek ve haset gibi duyguları çocukluğumdan beri uzak tutuyorum. Herkesin kendi kısmetini yediğine inanınca, kıskançlık çok manasız geliyor.

Abin Derviş senden 5 yaş büyük, çok zeki ve yakışıklı. Derviş seni kıskanır mı?
Derviş, ailenin önde koşan çocuğuydu, çok başarılıydı. Ben geriden gelip hayatta uzun atladım! Abim benimle sadece gurur duyuyor ve hep yanımda duruyor. Yer değiştirseydik, ben onun yanında bu kadar sağlam durabilir miydim bilmiyorum.

Ailenle çok sıkı bağların var. Bu kuvvetli bağın temelinde neler var?
Ben İstanbul’a gelene kadar herkesin aile bağını benimki gibi sanıyordum. Meğer değilmiş! Bizim aramızdaki muhabbet hiç bitmez. Annem ve abim yaptığım her şeyi, bugün dahi bilirler.

Hep annem diyorsun…
Biz, çocukları annelerin yetiştirdiği jenerasyonuz. Yeşilçam filmlerindeki huzurlu aileydik biz. Ortada soba, üzerinde patlatılan mısır, kestane… Evimizde engelli amcam ve 103 yaşında süt dişi çıkana kadar yaşayan babaannemle çok mutluyduk…

KADIN KENDİNE HAYRAN OLMAMALI
 Şu anda yalnız yaşıyorsun. Yalnızlık alışkanlığa dönüşebilir diye düşünüyor musun?
Yalnızlık bir taraftan bir ömür boyu sürer. Tek başıma yaşamaktan zevk alıyorum. "Ben bu insanla yaşlanmak istiyorum" diyebileceğim biriyle aynı evi paylaşmak isterim.

 Sence kadın kaç yaşına geldikten sonra şarap kıvamını yakalar?

35 yaşından sonra.

Tanımlanabilir bir estetik anlayışın var mı?
Fazlalığı olmayan, sade ama her şeyi tamam, albenili ama mütevazı, zarif ama sağlam… Kadının kendine hayranlık duymayanını, kendini seyretmeyenini beğeniyorum. Güzel kadın kendini seyrederse etrafını göremez ve güzelliğinin cazibesi kalmaz.

En çok nereni beğenirsin?
Gözlerimi.

Kendinle ilgili bir takıntın var mı?
Koku konusunda hassasım. Güzel koku birçok şeyi örter, kötü koku birçok güzelliği kapatır. Birkaç farklı parfüm kullanıyorum. Bond No: 9, Cliff Christian ve Roja. 

Stil tercihin var mı?

Özel bir stilim yok. Mağazalardaki stilistlerin tavsiyelerini dinlerim. İtalyan ayakkabılarını severim.
 Kip’in marka yüzüsün. Seninle birlikte satışlarda artış oldu mu? Çok ciddi bir artış olmuş. Benim giydiklerim hemen bitiyormuş. Çok uyumlu çalışıyoruz.

SCORSESE’NİN SETİNDE ÇALIŞMAK İSTERİM
Özellikle çalışmak istediğin bir yönetmen, kendini kıyasladığın bir oyuncu var mı?
Kıyaslamayı hadsizlik sayarım, herkesin değeri tektir. Bir insanın değeri, neden başkalarından bağımsız verilemiyor anlayamıyorum. Oyunculuğa başladığımda, beni de Kadir İnanır’la kıyaslamışlardı. Bu ne hadsizlik! Yılların oyuncusu, yeni bir oyuncuyla kıyaslanabilir mi? Bu ne bol keseden atma böyle! Türkiye’de Zeki Demirkubuz ve Nuri Bilge Ceylan’la çalışmak isterim. Demirkubuz’un ‘Kader’ filmi beni çok etkilemiştir.

Asla "Hayır" diyemeyeceğin bir yönetmen var mı?
Proje önce benim oyunculuk tarafımı ateşlemeli ama Martin Scorsese ya da David Lynch bir projede rol almamı istese, projeyi beğenmesem bile bir hikmet ararım ve onların setinde çalışmak isterim.

Röportajın devamını okumak için tıklayınız…