25 Aralık operasyonuna başsavcılık freni

Hukuk
Polislerin iddia edildiği gibi siyasi baskılar nedeniyle değil, bizzat başsavcılığın talimatıyla operasyona katılmamaları yönünde talimat verildiği ortaya çıktı. 25 Aralık’ta Türkiye ekonomisini hedef...
EMOJİLE

Polislerin iddia edildiği gibi siyasi baskılar nedeniyle değil, bizzat başsavcılığın talimatıyla operasyona katılmamaları yönünde talimat verildiği ortaya çıktı.

25 Aralık’ta Türkiye ekonomisini hedef alan yargı darbesi, Savcı Muammer Akkaş’ın adliye önünde bildiri dağıtması ve “emniyet emirlerimi uygulamıyor” şikâyetiyle akıllara kazınmıştı. İddiaya göre polis “siyasi baskılar” nedeniyle gözaltı talimatına uymamıştı. Ancak yaşananların hiç de öyle olmadığı ortaya çıktı. 24 TV’nin ulaştığı bir belge “operasyon yapmayın” talimatının bizzat başsavcı vekilinden geldiğini açıkça gösteriyor. İşte tüm yalanları boşa çıkaran o belge.

İstanbul adliyesi önünde bildiri dağıtarak “soruşturma yapmam engelleniyor” diyen Savcı’nın doğruyu söylemediği ortaya çıktı. Başsavcı vekili imzasıyla emniyet müdürlüğüne gönderilen bu talimat, “operasyonu emniyet güçleri engelliyor” iddialarını çürüttü.

25 Aralık’ta Türkiye ekonomisini hedef alan darbe girişimi, pek çok tartışmayı da beraberinde getirmişti. Soruşturma, sorumlu başsavcı vekilinin haberi olmadan yürütülmüş ve operasyon için yine habersizce harekete geçilmişti. Oysaki hem yönetmelik hem de yasalar buna engeldi.

O gün adliyede kriz devam ederken; “emniyet, savcının emrine direniyor” haberleri çıktı. Gerçek öyle değildi. Çünkü bizzat başsavcı vekili, emniyeti arayıp, “operasyonu durdurun” talimatı vermişti. 24, o gün yaşananlara dair bir belgeye ulaştı. O belge, dönemin başsavcı vekili Oktay Erdoğan’ın imzasını taşıyor. İstanbul Mali Suçlar Şube Müdürlüğü’ne gönderilen yazıda; savcı Akkaş’ın arama, el koyma ve gözaltı kararının uygulanmaması emrediliyor.

Yazıda; dosyaya yeni savcıların atandığı, soruşturmada görevli polislerin değiştiği bu nedenle de klasör ve eklerinin yeniden incelenmesi gerektiği belirtiliyor. Yazıda ayrıca; gözaltı ve arama kararının ise 26 Aralık tarihinde kaldırıldığı anlaşıyor.

Adliyede kriz sürerken; gözaltına alınacakların listesizinin çarşaf çarşaf yayınlanması da bir hukuk skandalı olarak tarihe geçti. Daha yargılama süreci başlamadan medya üzerinden operasyon yapıldı. İşadamları linç edildi. Yeni atanan savcılar ise, dosyalardaki delil ve klasörlerinin hukuka aykırı olduğunu açıkladı. Ayrıca delil torbaları bile açılmadan çok sayıda işadamının mal varlığına tedbir konulması da soruşturmadaki skandallar zincirine eklenen bir halka oldu.