Perkins, faiz lobisinin 2009’da Houndaras’ta seçilmiş Cumhurbaşkanı Zalaya’ya CIA eliyle yapılan darbeyle görevinden uzaklaştırmasını örnek gösterdi.
CNN Türk’te Cüneyt Özdemir’in programına katılan Ekonomist John Perkins, şirketlerin dünyayı yönettiğini ve devlet başkanlarının büyük şirketlerin desteği olmadan seçilemeyeceğini anlattı. Başbakan Erdoğan’ın faiz lobisi söylemi hakkında da açıklamalarda bulunan Perkins “Dünyada bu tip faaliyetlerde bulunan oluşumlar var ve bunlar ülkeye çok büyük zararlar verebiliyor” açıklaması yaptı.
Perkins, faiz lobisinin 2009 yılında Honduras’ta CIA organizasyonuyla darbe yapmasını örnek gösterdi.
Türkiye’de faiz lobisi olabilir
Evet bunu ben deneyimledim. Tabi Türkiye’yi çok iyi bilmediğim için o spekülasyona giremem ama böyle lobiler var ve bunlar ülkeye çok zarar da verebilirler. Ben Sayın Erdoğan’ın pek çok problemin nedenini yurt dışından gelen etkiler diye yorumladığını biliyorum. Çeşitli ülkelerde yolsuzluk da olsa başka sorunlar da olsa yabancıları suçlama gibi bir yol var tabi. Ama bazı çıkar lobileri böyle şeyler yapabilir bu mümkündür.
Faiz lobisi Honduras’ta darbe yaptı
2009 yılında Honduras’ın demokratik seçilmiş Cumhurbaşkanı Manuel Zelaya CIA darbesiyle görevinden uzaklaştırıldı. Çünkü çeşitli büyük, çok uluslu firmalar onun yapmak istediğinden hoşlanmadılar. Zelaya, anayasa yapmak istiyordu ve vatandaşlar yüzde 60 oranında destek veriyorlardı. Bazı büyük firmalar bundan rahatsız oldular, Honduras gibi bir yerde para kazanmaları zora düşeceği için bunu yaptılar.
Yani ekonomik tetikçiler 2008-2009’da Zelaya’yı ikna etmek için gittiler fakat ikna edemediler. Ama CIA tarafından organize edilen bir darbe tarafından görevinden uzaklaştırıldı.
Lobiler dünyayı şekillendirmeye çalışıyor
Burada önemli olan şunu anlamamız, bu büyük şirketlerin sürüklediği bir şey. Yani ABD’de çok büyük şirketler var ve Başkan Obama’nın da çok yetkisinin, gücünün olmadığını görüyoruz. Lobiler var, büyük dev şirketler var ve onlar bir takım çıkarlarını gerçekleştirmek için bazı yasaların çıkarılmasını sağlayabiliyorlar. Kampanyalarını finanse ettikleri politikacılar bunu onlar için yapıyor.
Yani bu şirketler, dev şirketler, Obama dahil olmak üzere başkanlar, o şirketlerden destek almadan işlerini kolay kolay yürütemezler. Tüm dünyada görüyoruz ki bu tür şirketler çeşitli şoklar da yaşıyorlar ve çıkarlarını koruyabilmek için CIA, Pentagon ve ABD hükümetini kullanabiliyorlar. Bu yeni kurumsal bir imparatorluk ama ülke imparatorluğu değil, şirket imparatorluğu, çeşitli ülkeleri hedefleyebiliyorlar ve artık ulus ötesi çalışıyorlar, global bir güç oldular, şirket yönetimi olarak dünyayı şekillendirmeye çalışıyorlar.