Z kuşağı çocuklarının başlıca özelliklerine baktığımızda, internet ve mobil teknolojileri kullanmayı sevdiklerini ve özelikle internet aracığıyla sosyalleştiklerini görüyoruz. Önceki kuşaklara göre daha bağımsız olan bu çocukların hem yaratıcılıkları hem de özgüvenleri yüksek. Hızlı düşünüyorlar, hızlı yol alıyorlar ve hızlı büyüyorlar. Buna karşılık, hızlı karar verip çabuk vazgeçiyorlar. Özgürlüklerine düşkünler ve esnek çalışma ortamlarını tercih ediyorlar. ERA Kolejleri’nin Kurumsal İletişim Direktörü Gülçin Aşkın Çetin, Z kuşağının özelliklerini bu şekilde sıraladıktan sonra okul seçimi yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı.
Z Kuşağına Okul Seçerken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Son 10 yılda teknolojideki hızlı gelişime paralel olarak çocukların da değişmesi, doğal olarak eğitim kurumlarının yenilenmesini gerektiriyor. Bu tablo içinde, yeni jenerasyon için okul seçiminde bakılması gereken kriterleri şöyle özetleyebiliriz:
-Okul hayatının çok yönlü olması, kendini geliştirmesi için oluşturulmuş fırsatların çokluğu
-Öğrenim sürecinde odaklanma, dikkat, akıl yürütme, karar verme, işitsel beceriler, görsel beceriler, psiko-motor beceriler ve sosyal-duygusal becerilerin geliştirilmesine verilen önem
-Fiziksel gelişimde öğrencilerin bireysel gelişimine uygun beslenme ve spor programları
-Yaratıcı düşünme becerisi, eleştirel düşünme becerisi, sosyal gelişim ve takım çalışması yeteneği, kendine güven duyma, iletişim, ikna ve karar verme becerilerini kazandıracak sosyal bir ortamın varlığı
-Teknolojinin eğitimde interaktif kullanımı
Anaokulu Zorlayıcı Olmamalı
Eğitim ve öğretimin temel amacı, çocukların mutlu yetişkinlere dönüşeceği yetenekleri kazanmalarını sağlamaktır.Dil eğitimi konusu, bugün anaokulu aşamasında önemli bir kriter olarak kendini gösteriyor. Çocukların dil öğrenme konusunda yetenekleri henüz anne karnındayken gelişmeye başladığı için erken yaş döneminde lisan eğitimi önemli bir avantaj. Dolayısıyla bize göre ebeveynler, anaokulu seçerken lisan öğrenme amacına da öncelik vermeli. Anaokulu çağındaki çocuklar, özgür bir ortamda istedikleri materyalle kendi seçtikleri, ilgi duydukları aktivitelere yönelmek istiyorlar. Burada eğitimcinin görevi, çocuğu zorlamak değil onun yeteneklerini, ilgi alanlarını keşfetmek, eksiklerini tamamlamak ve doğru yönlendirmek olmalı.
Çocuğunuzun Evi Kadar Sevebileceği Bir İlkokul
İlkokulda çoğu çocuk ailesinden sonra ilk kez bir sosyal çevreye girer. Burada öğretmenlerin çocukları iyi gözlemleyebilecekleri bir eğitim anlayışı önemlidir. Kalabalık okullar bu nedenle tercih edilmez. Çocuğun güvenli bir ortamda çevreyle ilk ilişkilerini geliştirebilmesini sağlamak gerekir. Özetle çocuğunuzun evindeki kadar güvende hissedebileceği bir okulu seçmenizi öneririz.
Ortaokul ve Lisede Akademik Başarı, Hala En Önemli Kriter
İş, ortaokul seçimine geldiğinde akademik gelişimin ağırlığı artmaya başlıyor. İlkokulda ortaya çıkan yeteneklerin en iyi şekilde değerlendirilerek lise eğitimine kanalize edilmesi gerekir . Bunun için öğrencilerin yeteneği ve ilgisine göre öğrenciyi değerlendirecek bir sistem olmalı. Böylece öğrencilerimizin TEOG gibi hayati önem taşıyan sınavlara uzun vadeli ve kalıcı olarak hazırlandığından emin olabiliriz.