Yarıyıl tatili nasıl değerlendirilmeli?

Eğitim Güncel
Gizem Gül’ün haberi 17 Eylül 2012’de başlayan 2012-2013 eğitim öğretim yılının ilk yarısı 25 Ocak yani cuma günü sona eriyor. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisedeki yaklaşık 17 mi...
EMOJİLE

Gizem Gül’ün haberi

17 Eylül 2012’de başlayan 2012-2013 eğitim öğretim yılının ilk yarısı 25 Ocak yani cuma günü sona eriyor. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisedeki yaklaşık 17 milyon öğrenci karne heyecanı yaşayacak. Okulla bu yıl tanışan 66-72 aylık yaklaşık 1 milyon 600 bin birinci sınıf öğrencisi de ilk kez karne alacak. İDA Psikiyatri Merkezi doktorlarından Psikolog Ferahim Yeşilyurt, iki hafta sürecek yarıyıl tatilinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği ve karne konusunda anne babanın nasıl bir tutum göstermesi konusunda önemli uyarılarda bulundu.

KARNE YALNIZCA ÇOCUĞUN BAŞARISINI DEĞİL, AİLENİN BAŞARISINI DA GÖSTERİR

Psikolog Ferahim Yeşilyurt, öncelikle karneyi iyi değerlendirmek gerektiğine dikkat çekerek, karnenin sadece çocuğun başarısını göstermediğini, aynı zamanda ailenin de başarısının bir göstergesi olduğunu söyledi.  Karnedeki notların aile içinde değerlendirilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Yeşilyurt, “Ailelerin bu dönemde karnedeki notlardan sağlıklı bir sonuç çıkartabilecek şekilde, karşılıklı ama kimsenin birbirini suçlamadığı ve sorumluluğun ortak bir şekilde paylaşıldığı bir süreç geçirmelerinde fayda var. Bunun dışında, çocuklar eğitim öğretim dönemi boyunca çok fazla yoruldukları için bu tür bir tatili de hak ediyorlar. Bu yüzden bu yarıyıl tatili sürecini en azından mümkün olduğunca dinlenerek ve eğlenerek geçirmelerinin faydalı olacağını düşünüyorum. Ama eksik oldukları konularda da çocukların zaman zaman test ya da konu tekrarı yapmaları önemli.” şeklinde konuştu.

KARNE İYİ DEĞERLERDİRİLİRSE İKİNCİ DÖNEM İÇİN BİR FIRSATTIR

Anne babaların karneyi nasıl algılaması konusunda Ferahim Yeşilyurt şunları söyledi:
“Özellikle ara dönemde alınan karne sürecin içerisindeki bir basamağı gösteriyor. Genel olarak biz durumun neresindeyiz diye bir bilgi veriyor ve harita sunmuş oluyor, sona geldiğimizi değil en azından haritanın neresinde olduğumuzu gösteriyor. Nerelerde hatalar yapıp, nerelerde iyi işler yaptığımızın genel bir değerlendirmesini veriyor. Eğer bu iyi değerlendirilebilirse zaten ikinci dönem için daha iyi bir fırsat olacaktır ve başarı ivmesi biraz daha arttırılarak devam edecektir.”

BAŞARISIZLIK DÜNYANIN SONU DEĞİL AMA BAŞARI DA GÖKLERE ÇIKARILMAMALI

Karnesi iyi gelen çocukların da maddi hediyelerden ziyade sözel onaylarla desteklenmesi gerektiğini söyleyen Yeşilyurt, başarının göklere çıkarılmaması başarısızlığın da dünyanın sonu gibi algılanmamasının önemini vurguladı.

Ferahim Yeşilyurt, “Karnesi iyi gelen çocuklar ödüllendirilmeli ancak bu ödüller mümkün olduğunca maddi anlamdaki büyük hediyelerden ziyade küçük hediyeler ya da sözel onaylar gibi pekiştireçler şeklinde olmalı. Başarıyı büyütüp göklere çıkarmamak lazım, kötü sonuçları da hayatın sonuymuş gibi algılamamak lazım.” dedi.

TATİLDE AĞIRLIĞI DİNLENMEYE VE EĞLENMEYE VERİN

“Tatili verimli geçirelim derken verimlilikten kastımız mümkün olduğunca dinlenmek ve eğlenmek. Çünkü sezon içerisinde çok yorucu bir eğitim temposu var. Okullarda testler, sınavlar derken gençlerin ve çocukların da tatile çok ciddi ihtiyaçları oluyor. Birçok kişi tatili dört gözle bekliyor. Bu süreç içerisinde önceliği dinlenmeye ve eğlenmeye vermek lazım. Eksik kalınan konularda ders çalışma, kitap okuma gibi noktalar çok önemli ama tatilde ağırlığı dinlenmeye ve eğlenmeye vermek gerekir. “

Anne babalara karnenin nasıl değerlendirilmesi ve yarıyıl tatilini verimli geçirilmesi konusunda önerilerde bulunan Ferahim Yeşilyurt şunları sıraladı:

“Karneyi hayatın sonu olarak göstermemek gerekiyor. Hayatı boyunca çocuk birçok defa karne alacak. Aldığı bu karne ne ilk ne de son karne. Mümkün olduğunca çocuğu suçlamadan, çocuğun üzerinde psikolojik bir baskı yaratmadan bunu değerlendirmek lazım. Yarıyıl tatilini iyi değerlendirmek için aileler tüm aile fertlerinin bir arada katılabileceği aktiviteler yapabilirler. Çünkü yoğun tempo içerisinde anne baba ve çocuklar birbirlerinden uzaklaşabiliyorlar. Yarı yıl tatili aile bireylerinin birbirlerine daha da yakınlaşması için bir fırsat olarak değerlendirilmeli.  Örneğin film izlemek, bir etkinliği paylaşmak, sinemaya gitmek ya da en azından yemek vakitlerinde sofrayı birlikte hazırlamak, yemeği birlikte yemek gibi aktiviteler ailecek birlikte yapılabilir. ”

On5yirmi5