Üniversitede Hayatta Kalma Rehberi

Eğitim Güncel
Etrafınızda kendi çocuğu kazanamadığı için kıskançlıktan dişlerini sıkarak tebrik edenlerle, maratonun galibi olmanızdan içtenlikle sevinç duyanların kucaklamalarının rehavetinden başınızı kaldırın ar...
EMOJİLE

Etrafınızda kendi çocuğu kazanamadığı için kıskançlıktan dişlerini sıkarak tebrik edenlerle, maratonun galibi olmanızdan içtenlikle sevinç duyanların kucaklamalarının rehavetinden başınızı kaldırın artık. Sizi bekleyen yepyeni bir hayat var. Yeterince hazır mısınız?

Yıllardır hayal kurdunuz, çok çalıştınız, uğruna arkadaşlarınızı terk ettiniz,  eve kapanıp binlerce testi çözmeye çalışırken inek damgası yediniz, çalışmadığınız anda anne babanızdan azar işittiniz. Ve nihayet zorlu merdivenleri çıkıp, o kapıyı açarak üniversiteli oldunuz.

Artık işler göründüğü kadar kolay değil. Kazandığınız yer yaşadığınız yerdeyse pek sorun yok. Ama başka yerdeyse kolları sıvayın ve ayakta kalmak için antrenmanlara başlayın. Şunu unutmayın. Artık önünüze yemek getiren, sabah uyandıran bir anne, cebinize para sıkıştıran bir baba yok. Ama işin iyi tarafı “Niye ders çalışmıyorsun?” sorusunu soran da olmayacak.

YURTLAR SOSYALLEŞME  İÇİN İYİDİR

Kuşkusuz en önemli sorun barınma ve beslenme. Kalacağınız yer bir yurtsa işiniz pek de kolay değil. Okula yakın yurtlar çoktan dolmuş olabilir. Bir yer ayarlamak için elinizi çabuk tutun. Ve kendinizi, bazı arkadaşlarınızın tüm yasaklara rağmen içeri soktuğu tarhananın kokusuyla uyanıp, sarımsak-soğanla akşam sandviçi yemesine hazırlanmaya başlayın. Ama siz yine de odada ders çalışmak için açılan ışığı, yıkanmak için beklenen sıraları bir kenara bırakın, vaziyetin iyi taraflarına odaklanın. Oda arkadaşlarınızla yaşadığınız sıkıntıları gözünüzde büyütmemeye çalışın.

OTEL KONFORUNDA ÖZEL YURTLAR

Yok eğer devlet ya da cemaat yurtları yerine özel yurtlara girecek maddi imkanınız varsa otel konforunda bir hayat sürebilirsiniz. Burada bilgisayarınız, internet bağlantınız, sıcak suyunuz en önemlisi de güvenliğinizin olması gerekiyor. Evde pamuklar içinde yaşayan biriyseniz bu koşullarda bile depresyona girmeniz an meselesi. Ama unutmayın: Buralar biraz pahalıdır fakat alışınca evde kalmaktan daha konforludur. Keyfinize bakın.

AKRABA CANDIR AMA EV GİBİSİ DE YOKTUR

Kalacak yer için bir alternatif de yakın bir akrabanızın ya da aile dostunuzun yanı. O zaman da evde her an emanet hissiyle, ayaklarınızın ucuna basarak, kimseyi rahatsız etmeden yaşamanın yollarını arayacaksınız. Bütün bunlardan rahatsız olacaksanız; ilk iş kafa dengi birkaç arkadaş bulun. Okula yakın bir semtte, 100 TL’lik evi öğrencilere 500 TL’ye veren ev sahiplerinin gazabına uğramayı göze alın. “Arkadaş getirmeyiz abi” diye masum tavır takınmayı da unutmayın. Evi döşemek için en iyi adresse ikinci el satıcıları.

Yol, yemek ve ders kitabı masrafları için şimdiden çareler düşünün. Öğrencilere yönelik indirimli otobüs tarifeleri için başvurun. Annenizinkiler gibi olmayacak ama yurtlarda ya da üniversitelerde öğrencilere uygun öğlen yemeği, hatta bazılarında akşam yemeği çıkıyor. Bunları takip edin. Tıp ya da yabancı dille eğitim veren bir bölümde okuyorsanız kitapları ya birkaç arkadaş birleşerek ortaklaşa alın ya da fotokopi çekerek işin ucuzuna kaçın.

ÖĞRENCİNİN MASRAFI ASLA BİTMEZ

Bütçeniz yine de denkleşmiyorsa bulunduğunuz şehirde size burs verecek bir vakıf, dernek, kurum vardır. İnternette araştırma yapın. Ama önceliği devlet burslarına verin.

Son olarak okula kayıt sırasında elinize tutuşturulan kitapçığı sakın atmayın. Kampüsü iyi tanıyın. Ders programını alın, danışmanınızı bulun. Notlar da, ders sistemleri de çok farklı. Üniversite özgürlüğünün rehavetine kapılıp dersleri asmayın. Sınıfta iyi not tutabilen öğrencilerle aranızı iyi tutun. Sınav zamanı çok işe yarayacak.

ÜNİVERSİTELİ OLMAK

Yeni ortam biraz stres yapabilir. Hazırlıklı olun. Özgürlüğe açılan bu yol, ruh durumunuzu bozabilir. Gözleriniz her an tanıdık birini arasa da bunları unutup, yeni arkadaşlar edinmeye gayret edin. Kampüsün tadına varın. Kulüpleri, spor salonunu, kafeleri, kantinleri tek tek gezin. Çimenlere uzanın, amfide yüzlerce kişiyle ders dinleyin, festivallere katılın. Artık biraz çılgınlık yapmaya da hakkınız var. İsterseniz saçınızı mora boyatın. Nasılsa öğrenci diye ses çıkarmazlar.

BÜTÇENİZİ NASIL DENK TUTACAKSINIZ?

-Öncelikle üniversite içinden olmak üzere part-time iş olanaklarını araştırın.
-Burs bulmak için kapıları aşındırmak gerekebilir; sabırlı ve ısrarlı olun.
-“Kontörüm yok” demek bir öğrenci için mazur görülebilir. Ailenizi ve sevdiklerinizi ararken çaldırıp kapatmaya bakın. Bırakın onlar sizi arasın. GSM şirketlerinin öğrenci paketlerinden edinin.
-Kafa dengi arkadaşlar hem yeme-içme masraflarını hem de ev giderlerini paylaşmanıza yardımcı olabilir.
-Kitap yerine fotokopi çekmek, ortaklaşa kitap almak da masraflarınızı azaltabilir.
-Hazır ve fast-food yiyecekler yerine annenizin birkaç basit tarifi hem ucuz hem sağlıklı bir çözüm olabilir.
-Gittiğiniz şehrin öğrencilere sunduğu, ulaşım, kafe, sinema ve mağazalardaki öğrenci indirimlerini takip edin.

ZAMANINIZI NASIL YÖNETECEKSİNİZ?

-Sosyalleşme çabasıyla kantinde kök salmayın. Kantinler vakit tuzakları olabilir.
-Artık bir yetişkin olarak ders çalışma, uyku, eğlence, sosyal ve kültürel faaliyetler için ayırdığınız zamanları kendiniz ayarlayacaksınız. Sinema, tiyatro, opera, bale gibi etkinlikler sadece eğlence değildir, gelişiminizin önemli bir parçasıdır, entelektüel kimliğe sahip olmanın gereğidir. Seyahatler de görgü ve bilginizi artırır.  Bunların hepsine dengeli vakit ayırmaya çalışın.
-Vize ve finalller
öncesi sabahlamak bir üniversiteli geleneğidir. Ama siz siz olun, ders çalışma programınızı bütün döneme yaymaya gayret edin.

Dünya vatandaşı olun

PROF. DR. SEDEFHAN OĞUZ
(Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce İşletme Bölümü Öğretim Üyesi)

-Sadece dersi dinlemek ve çalışmak artık yeterli değil. Bilgisayarı iyi kullanın, sürekli araştırın ve kendinizi geliştirin.
-En az bir yabancı dili çok iyi öğrenerek ‘dünya vatandaşı’ olun. Erasmus gibi yurtdışı değişim programlarıyla farklı ülkelere gidin. Yurtdışı deneyimi sadece yabancı diliniz için değil, kendi gelişiminiz için de çok faydalı bir süreç.
-Öğrenci kulüplerine üye olarak ilgi alanlarınızı genişletebilir; bazen de iş hayatına hazırlık olarak, birlikte çalışmayı, işbölümünü, size uygun gelen işleri deneyimleyebilirsiniz. İş hayatına yönelik kulüplerin yanı sıra sanat ve kültür ağırlıklı olanlar da çok yararlıdır.
-Size çok şey katacak olan stajınıza önem verin.
-Üniversite yılları arkadaş edinmek için en iyi ortamı sunar. Ama hepsiyle aynı yakınlıkta olmayın. Farklı samimiyetlerde, farklı özelliklerde arkadaşlara sahip olmak sizi geliştirir.

Kitle tabanına göre siyasi gruplar

1-Eylemsizler: Büyük bölümünü sosyal demokratlar oluşturuyor. Eyleme, kavgaya karışmıyorlar. Ecevit hayranları Silivri’deki duruşmalara büyük ilgi gösteriyor. Apolitiklerin bir bölümü öğrenci kulüplerinde toplanıyor. En popüler olanları spor, dans ve yabancı dil kulüpleri.
2-Gülen Cemaati: Çok iyi eğitim veren dershaneleriyle üniversite kazandırıyor. Son iki yıldır özel üniversitelere burslu öğrenci çıkarması yapıyor. Üniversite öğrencilerine yurt, ev ve harçlık imkânı sunuyor. Üniversite olaylarında ön plana çıkmıyor, etliye sütlüye karışmıyorlar. Özellikle küçük kentlerde daha aktifler. Gülen Cemaati’nin içinde yer alan AK Partili gençler, hükümetle cemaatin arasının açıldığı söylentilerinden sonra cemaatin içinde kalmayı tercih ettiler.
3-Öğrenci Kolektifi: 2006’da İTÜ’de kuruldu, tüm Türkiye’ye yayıldı. Antifaşist, YÖK ve iktidar karşıtı. Tabanının çoğunluğunu Kürt solu oluşturuyor. Sosyalistler ve kızlar çoğunlukta. 68 ve 78 kuşağının değerlerine sahip çıkıyor. Duyurularını Facebook ve Twitter üzerinden yapıyor.
4-Türkiye Gençlik Birliği (TGB) ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD): Eylemlerde ortak hareket ediyorlar. Asıl inisiyatif TGB’de. İçinde birçok görüşü barındırsa da kökeni, PDA’ya (Proleter Devrimci Aydınlık) dayanıyor. Hükümetin Suriye politikasını şiddetle eleştiriyor.
5-Ülkücüler: MHP kökenli gençler eylemlere pek katılmıyor. Şehit haberlerinden sonra PKK yanlılarıyla solcular arasında çıkan kavgalarda, solculardan yana duruyorlar.
6-Milli Görüşçüler: Anadolu Gençlik Derneği
çatısında örgütlendiler. Erbakan’ın Milli Görüşü’nü benimsiyorlar. Arada Gülenci ve solculara saldırıyorlar.
7-Anarşistler: Azınlıktalar ve öğrenciler arasında sevilmiyorlar. Siyah giysileriyle bir anda ortalığı karıştırıp çekiliyorlar.

Hürriyet